TANEM

2

 

 

     Sizi üzmemek için kendini üzen birini sevin.

   Şu an yemek yemiş salonda oturuyorduk.Tabikide kimse bir şey demiyordu herkes mum kesilmişti.

  Sanki konuşsam her kelimeme bir kusur bulacaklarmış gibi hissediyorum.

Acaba gerçekten de sevilmeye değer bir insan mıydım?

Buna dair hiç bir fikrim yoktu.

-Eee Tanem bahset bakalım kendinden.

Düşüncelerimi Belgin Hanım'ın merak dolu cümlesi ile bölündüm

Benimle kaynaşmaya çalışmaya çalışmaları güzeldi.

-Kendimden bahsedecek bir şey yok sadece şu son dört aydır hastene'ye gidip geliyorum.

  Bunu ben gayet normal bir şekilde bundan bahsederken yüzleri düşmüştü.

Neden bu kadar üzülüyorlar anlamıyordum.

*Sana değer veriyorlar cınım

-Ee o zaman ben artık kalkayayım hasteneye gitmem lazım.

Ben çantamı takarak ayağa kalktım.Benle birlikte herkes ayağa kalktığında gözlerimi herkesde gezdirdim.

-Tamam kızım abinler seni bıraksın yanında kalsınlar sen istediğin zaman gelebilirsin odan hazır.

Odam hazır mı?

-Odam hazır mı?Benim için oda mı hazırladınız.

Aynı andan soru sorarken bir yandan da kapıya yöneliyorduk.

-Kızım unutma sende bu evin bir bireyisin artık.

Kapıya geldiğimizde Belgin hanım bana sıkıca sarıldı.Ağladığı biliyordum benimde gözümden istemsizce bir iki yaş gelmişti.

Tam ayrılcakken bu sefer yüzümden akan tek sıvı göz yaslarım değil burun kanamamdım

Belgin hanımdan ayrıldığımda elimi burnuma götürdüm.

-Hay ben böyle işi

Çantamdan peçete çıkartacakken başımın döndüğünü fark ettim.

Kolumu yanımdaki ile şeye yani kişiye Tekin'e tutunmamla,yeri boylamam bir oldu.

-Tanem!

Haluk Bey'in adımı haykırışlarıydı son hatırladıklarım ve gördüklerim.

                            
                              ........

-Belgin Hanım lütfen doydum.

-Ama olmaz kızım daha bitmedi.

Belgin hanım bana zorla çorba içirmeye çalışıyordu.

Ben bayıldıktan sonra Tekin beni kucağına almış hastaneye gelmişler.

Bende uyandıktan sonra Belgin hanımım bana çorba içirme isteği geldi.

-Iyi tamam kızım acıkınca söyle

Belgin hanım oturduğu sandelyeden kalkıp hemşireyi çağırdı ve çorba tabaklarını almasını istedi.

-İyi misin bakalım ufaklık?

Batuhan yanıma gelip saçlarımı karıştırdı.

-İyiyim teşekürler