Bir süre ona bakıp göz devirdim önüme dönüp dersi dinlemeye başladım.
☆☆☆
Ders acayip sıkıcı geçiyordu. Bunalmaya başlayınca etrafa bakmaya başladım. Sınıfın bazıları zevkle dersi dinliyordu, bazıları ise uyuyakalmıştı. Ne zaman bitecekti bu ders? Ego yığının beni dürtmesiyle ona doğru dönüp kafamı ne oldu anlamında salladım. Kulağıma doğru eğilip bir şeyler fısıldıyordu ama şuan ki yakınlığımızdan onu dinleyemıyordum.
"Yah dinle beni. Dersi ekelim."
"O nasıl olucak paşam?"
"O işide bana bırak"
Benimle konuştuktan hemen sonra sınıftakı bır kıza not yazıp atmıştı.
Noluyor lan?
Bunun amacı benim kıskanmam mı?
Gerçi kuduruyorum şuan.
Niye ona kağıt attı ki? Atma ya!
Kız ona doğru dönüp gülümseyerek kafasını salladı.
HAYIRDIR KOÇUM NOLUYORUZ LAN!
Kız ayağa kalkıp çöp kutusunun oraya ilerleyip kağıdı çöpe attı. Ardından aniden sınıfın kapısına doğru tutunup yere doğru düştü. sınıftakiler anıden ayaklanıp kızın etrafını kaplamıştı. Ego yığınının kolumdan tutmasıyla ona doğru döndüm.
"Çantanı al kalabalığın arkasından çıkıcaz."
Dediğini yapıp arkadan dolaşıp sınıftan çıkmıştık. Ve şuan acayip hızlı koşuyorduk. Çünkü arkamızda nöbetçi hoca bizi kovalıyordu. Acayip yorulmuştum ama hoca hala arkamızdaydı. Bahçeye geldiğimizde kapıların kapalı olduğunu görünce bakışlarım hoona döndü. O da sanki ne yapacağımızı biliyormuş gibi beni kapının orada durdurdu.
"Elimden destek al ve yukarı çık. Ben senden sonra gelicem"
Kafamı sallayıp ellerine bastım ve yukarı çıktım. Ben yukarı çıktığımda o hiç vakit kaybetmeden bize bakan hocaya el sallayıp, çöp kutusuna basarak kapıyı geçti.
Elimden tutup tekrar koşmaya başladık.
"YAH! DAHA NE KADAR KOŞACAĞIZ!"
"Hm yoruldun mu?"
Beni durdurmasıyla ona baktım.
"Evet! Bacaklarım acıyor."
Önümde eğilip çantasını sırtından çıkardı.
"Ne?"
"Sırtıma bin, ben taşırım seni."
"Çok ısrar ettin biniyim bari"
Sırtına doğru çıkıp diğer omzumada hoonun çantasını taktım, zaten çok hafifti okula yavsamaya gelıyo herhalde.
"Eee nereye gidicez?"
"İstediğin her yere."
"Hmm neresi olabilir ki? Lunapark? Ama dur çok çocuksu oldu.."
"Hayır hiçte bile. Senin evine gidelim ilk başta çantaları koyarız,sen üstünü değişirsin sonra da gideriz zaten."
Kafamı sallayıp kendimi iyice onun sırtına yasladım.
☆☆☆
"Riki uyan."
Gözlerimi aralayıp etrafa baktığımda hala hoonun sırtında olduğumu fark ettim. Evimin önündeydik.
"Hı geldik mi?"
"Evet anahtarın nerde?"
"Cebimde olması gerekiyordu."
Elimi cebime atıp anahtarı hoona uzattım. Dış kapıyı açıp giriş katta olan evimin kapısını açıp içeri girdi. Beni sırtından indirip salona geçti.
"Yah! Sen böyle mi durucaksın?"
"Evet neden ki?"
"Kendi kıyafetlerimden veriyim, hem bollar, sana da olur."
"Ver o zaman. Bekliyorum seni."
"Tamamm sen de o sırada salonda otur."
Hoon kafasıyla onaylayıp telefonuyla ilgilenmeye başladı. Hoonun bu haraketinden sonra odama doğru ilerledim. Gardırobumu açıp elime geçen ilk kıyafetleri aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Sol taraftaki Hoonun sağ taraftaki rikinin iste)
"Riki! Sence oldumu bunlar ya?"
"Ya oldu bak kaç kez sordun. Güzel oldu aa."
"İyi sen öyle diyorsan öyledir."
"Hadi!! gidelim artık."
"Emredersiniz komutan."
e bitti sey geçiş bolumu yapıcwm usendım yazmaya bb
