¹⁵Loser

165 18 2
                                    

Gözlerimi aralayıp etrafa bakındım. Burası neresiydi? Üstümdeki battaniyeyi çekip ayağa kalkıp etrafa göz gezdirmeye devam ettim.

Hâlâ anlayamamıştım. En son sunghoon'a sarılıyordum. Sonrası ise yoktu aklımda.

Odadan çıkıp evin içinde gezinmeye başladım. Burnuma gelen tanidik kokuyla anlamıştım. Sunghoon'un eviydi burası. Ama kendisi neredeydi?

"Sunghoon! Nerdesin?"

Salon olduğunu düşündüğüm yere ilerledim. Amerikan mutfağı vardı.

"Hoonie!"

"Hm efendim?"

Arkamdan gelen sesle yerimden sıçradım. Ödümü kopardı şerefsiz! Arkama dönüp sunghoon'a bakındım. Üstünde önlük vardı. Ne yapmıştıda bu hale gelmişti?

"Ne yapıyorsun?"

"Hmm.. Hiç yemek hazırladım. Sunoo'yu arayıp favori yemeklerini öğrendim. Tabi sunoo bana bayılır hemen söyledi. Bende sana nefis ellerimle yemekler hazırladım. Hepsini yiceksin. İtiraz istemiyorum, yemeğini yedikten sonra da ilaç içiceksin."

"İlaç mı? Niye ki?"

"Hastasın çünkü Riki.. Dün kollarımın arasında bayıldın. Çok korktum riki. Sana bir şey olucak diye çok korktum. Defalarca kez uyandırmaya çalıştım uyanmadın. Nereye götüreceğimi bilemedim. Bu yüzden evime getirdim seni. Ateşin çıkmıştı, bende seni hemen kıyafetlerinle soğuk suyun altına koydum. Üstüne bakmadım. Değiştirmem gerekti diğer türlü ıslak ıslak yatsaydın daha da çok hasta olacaktın. Merak etme hiç bir yerine bakmadım. Yaklaşık 12 saattir falan uyuyorsun. Uyurken sürekli sayıklayıp durdun.. ben aslında o şeyler hakkında da konuşmak istiyorum.

Her duyduğum sözlerle daha da şaşırıyordum. Nasıl sayıklıyordum? Ne söylemiştim?

"Ben..Teşekkür ederim sunghoon. Ama ne sayıkladığımı bilmiyorum. Neler sayıkladım?"

"Yemeğini ye, ilacını iç söyleyeceğim."

"Hmm pekii!"

⋆ ✮ ⋆

"Ee söyle neler söylemişim ben?"

"Riki aileni sayıklıyordun ilk başlarda. Uyandırmaya çalıştım bana bağırdın. "Uzaklaş! uzak dur benden!" diye. Riki bu sefer niki diyerek uyandırmaya çalıştım.  Ağlamaya başladın. Uyandıramadım seni Riki. Neler oluyor? Içinde ne tür bir savaş var? Anlat bana her seyi içini dök bana. Yargılamayacağım seni. Her neyle savaşıyorsun bilmiyorum. Ama yardim edebilirim. Anlat lütfen içinde ne tür savaşlar var?"

Söyledigi şeylerle daha da paniklemeye başlamıştım. Bir tarafım anlat diyordu ama bir diğer tarafın anlatma diyor du. Ne yapacaktım? Hangi tarafı sececektim?

"Ben.." diye mırıldanabildim sadece.

Nefesim gittikçe daralıyordu. İçimdeki dediği savaşlar tekrar kopuyordu.

Anlatıcakmıydım? Hayır. Anlatamazdım. Korkuyordum, deli gibi korkuyordum.

Yaşadığım tüm kötü anılar aklıma geldikçe daha da kötüleşiyordum.

"Ben.. Benim gitmem lazım! Annem. Ben ben.. Gitmem lazım. Hayır! gitmeliyim. Sunghoon özür dilerim!"

Gitmeliydim. Kaçmalıydım buralardan.

Ayağa kalkıp dış kapıya yöneldim. Eşyalarım nerdeydi bilmiyorum ama şuan eşyalarım önemli değildi.

Ayakkabımı yarım yamalak giyip koşmaya başladım.

Dışarı çıktığımda hava hala karanlıktı. Deniz kenarına yakın bir yerdi. Biliyordum buraları. Hızlıca deniz kenarına koştum.

"Riki! Beni bekle lütfen. Dur riki!"

Arkamdan gelen seslerle daha da hızlı koşmaya başladım. Gitmeliydim. Gitmem lazımdı sunghoon uzaklaş benden.

"Riki!"

Ağlıyordum, yorulmuştum yürüyemeyecek kadar. En sonunda durdum yerimde. Oda durmuştu. Arkam ona dönüktü.

"Riki neler oluyor? Neden kaçtın benden?"

Yüzüne bakamıyordum. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Kolumdan tutup yüzümün ona çevrilmesini sağlamıştı. Yüzüne bakamıyordum.

"Sunghoon! Benim neyimi seviyorsun? Ha neden? Neden yardımcı olmaya çalışıyorsun bana? Ben bu kadar değer verilecek birisi değilim. Bana bu kadar değer verme lütfen. Özellikle beni bırakacaksan hiç verme. Sevme beni. Iğrenç birisiyim ben! Herkes böyle diyor. Sıkıldım kendimden! Aptalmıyım neyim ben? Ne olduğumu bilmiyorum. Ben bile kendimi bu kadar çok sevmiyorum. Kimse bana bu kadar değer vermedi sunghoon. Lütfen bırakıcaksan uzaklaş benden. Ben değersiz birisiyim. Okulun bana nasıl davrandigini biliyorsun. Lütfen sunghoon yapma bana bunu. Duygularımla oynama benim lütfen! Babam gibi bırakacaksın beni biliyorum lütfen.. uzak dur benden. Kimse anlamıyor lütfen, lütfen! Uzaklaş benden. Baksana herkes bana çirkin diyor, çirkin birisiyle neden arkadaş olmaya çalışıyorsun ya da sevgili ha? Ben iğrenç bir yaratığım. Baksana rüyamda sayıklıyorum. Korkunç bir canavarım ben!"

Kalbim acıyordu.

Canım acıyordu.

Neden anlayamıyor kimse beni?

Neden böyle ağlak birisi olmak zorundaydım ki?

Her türlü iğrençlik bendeydi.

"Riki, ben ne olursa olsun. Bak ne olursa olsun diyorum! Senden asla, ama asla. Vazgeçmeyeceğim. Gelip kafama sıksalar yinede senden vazgeçmeyeceğim."

જ⁀➴
Naber çok uzun zaman oldu biliyorum ama Attim bugün hadi bakalım bismillah

ρяσנє¢т'нσσηкιHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin