cok ozur dileyerek bolume baslamadan once kucuk bir duyuru yapmak istiyorumbolumu okurken zaten anlayacaksiniz ki zamanda kucuk bir ilerleyis yaptim. bunu yapmak zorundaydım cunku arkadaslar ben bu hikayeyi yazarken henuz 12. sınıftım ve uzerine mezuna kalip iki sene de universite okudum... bu kisiler hala 12. sınıf.. yani en azından kendi acimdan bunu yapmak zorundaydım. yani yaptigim da aslında cok bi ileri sarıs degil ama yine de benim acimdan keyif kacirici bir seydi. atladıgım kısımları da okurken anlayabileceginizi dusunuyorum
bunu yapma surecinde de kafamda yer alan bircok seyden vazgecmek zorunda kaldım hatta bazıları kurgunun en basından beri aklımda olan ve yazmazsam olurum dedigim sahnelerdi. ne yazik ki bunlari yazamayacagim cunku bu hikayenin fazlasıyla uzadigini dusunuyorum. kaldi ki kafamdaki kurgu bile henuz bitmedi. yani sizi burada bekletip iki senede bir bolum atmamın bir anlamı yok
diyecegim o ki gercekten bu hikayeye gerektigi ilgiyi vermedigim icin uzgunum, en cok yeni bolum hakkinda bildirim aldigim hikayelerden biri de bu oldugu icin bu aciklamayi yapma geregi duydum. umarim okumussunuzdur ve bir nebze olsun anlasilmisimdir. deger verip bu hikayeyi okudugunuz ve sabirla beklediginiz icin gercekten cok tesekkur ederim.
çarşamba 23.44
görkem: altay
görkem: uyuyor musun
görüldü (23.49)
görkem: bana kızgın olduğunu biliyorum
görkem: sana veda etmediğimin zaten farkındayım ve zaten bunun suçluluğunu yeterince taşıyorum
görkem: ama gerçekten bu kızgınlığın geçmesine ihtiyacım var
altay: sadece anlamıyorum görkem
altay: bu konuda daha fazla da konuşmak istemiyorum
altay: çok az bir süre kafa dinlemeye ihtiyacım var
altay: ama bunu bile yapmama izin vermiyorsun
görkem: bir haftadır konuşmuyoruz
altay: aedpasklfmwaklfsşfja
altay: görkem
altay: ne yaptığının farkında bile değilsin
görkem: farkındaıym
altay: yani gerçekten
altay: sabah beşte bana
altay: altay ben gidiyorum yazıp
altay: tek bir şey demeden denizliye siktirip gitmenden bahsediyorsak
altay: bence çok da farkında değilsin
görkem: zorunda olmasam gitmezdim
altay: değildin
altay: açığa geçtin zaten
altay: bir okul zorunluluğun yoktu
görkem: eniştemin tayini çıkmasaydı gitmeyecektim
altay: defalarca gitmemeni söyledim
altay: yani kalabileceğin o kadar yer vardı ki
altay: benim evimde kalabilirdin
altay: hiç değilse yks'ye kadar
altay: sonra zaten siktirip gidip bir yer tutardık
altay: bu bir zorunluluk değildi ki
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir eve hangi gün gidilmez
Historia Cortagerçek olmadığını bilsem yanına gelirdim texting/boyxboy dobro vecher 2. kitap