DENEY: YAZ (TAMAMLANDI)

FİNAL

Bir süre sonra:

"Harbiden bu nasıl hamile? Bu kızın beş kilo almış hali buysa diyete girmem lazım." dedi Irmak inatla süzmeye devam ettiği geline bakarken

"Kadına baka baka topuklusunun topuğunu kırdın Irmak. Bakma artık." dedi Kayra.

"Ama şuna bak nasıl iki aylık bu kadın?" dedi Irmak.

Samsun'daydık. Düğün salonunda bir masada Alaz, Kayra ben ve Irmak oturuyorduk. Burada olmanın güzel bir yanı özlediğimi bile anlayamadığım Irmak'tı. İki hafta görüşememiştik ve hemen kuzenimin düğününe gelmişti.

Herkesten uzak bir masada sadece dördümüz oturuyorduk. Dördümüz de aşırı sıkılmıştık. Üçümüz zaten tatilden erken döndük diye sinirliydi. Sayın ÖSYM bu ara tercih açıklamaya bir türlü zahmet etmediği için yine gergindik bu konuda.

"Ulan Fatih abi. Babamı ikna edebilsem çeyrek yerine yirmi lira taktıracaktım." dedi Alaz.

"İntikam için üçünüz de aynı anda evlenin. Amcan üç tane çeyrek takmak zorunda kalsın. Sonra küsün ve konuşmayın hiçbiri ile. Çeyrekler de sizde kalır." dedi Irmak.

"Yok lan dava falan açıp alabiliyorlar çeyrekleri." dedi Kayra.

"Derslere mi başladın hukuk adam?" dedi Irmak.

"Hayır Instagram'da görüp araştırdım gerçekmiş." dedi Kayra. Bir süre yine sessiz durduk. Horon müziği pastanın salona girmesiyle son bulurken gelin ve damat pastayı kesti. Sonra slow müzik çalarken orkestradaki adam çiftimizi yalnız bırakmayalım naralarına başladı. Alaz ayağa kalktı.

"Hanginiz beni dansa kaldırıyor?" dedi. Gülerken eline uzandım.

"Gel ablasının gülü." dedim. Kayra da kalktı.

"En azından danstan sonra dışarı kaçalım sigara içeceğim." dedi Irmak.

"Tamamdır." dedim. Annem ve babam dans ediyordu. Derya abla, Fatih abinin kardeşi Ferit abi ile dans ediyordu. Biz de Alaz'la dans etmeye başladık hafif hafif.

"Nasılsın Barış travmalı Doğa?" dedi. Yüzümü buruşturup ona baktım. Güldü.

"Anladım kötüyüz ve isim anmıyoruz." dedi. Kafamı salladım.

"Olsun be Doğa. Her şey daha da sarpa sarmadan sen daha da bağlanmadan bitiverdi. Belki de en iyisi buydu." dedi. Dün sabah uçağa binene kadar, bindikten sonra ve eve girene kadar ağlamamak adına bunu kendi kendime tekrar edip durmuştum. Böylesi daha güzeldi demek ki ki bu şekilde oluşmuştu. Böylesi en iyisiydi belli ki.

"Bende böyle düşünüyorum." dedim derin bir nefes alıp.

"Bak hala zekisin." derken güldü. Omzuna vurdum.

"Sus be..." diye homurdandım. Birkaç tur sallandık ve sonunda müzik biterken Irmak çantasını aldığı gibi dördümüz de dışarı çıkıp düğün salonunun arkasına dolandık. Irmak çantasını açtığında hepimize baktı.

"Yavru kediler sizi. Tamam size de vereceğim." dediğinde Kayra gözlerini devirip Irmak'tan aldı paketi ve hepimize birer dal verdi. Yaktıktan sonra sırtımı duvara verdim

"Doğa şu suratı düzelt lan artık." dedi Kayra.

"Sigarayı böyle mi içeyim?" derken tüm dişlerimi gösterecek şekilde gülümsedim ağzımda sigara varken.

"Iy korkunç oldun." dedi Irmak dehşetle. Kayra'ya gözlerimi devirdim.

"Ben senin âşık olmandan nefret ediyorum ve bunun kardeş kıskançlığı ile alakası yok çünkü cereme çekiyorum hep." dedi Kayra.