-Sırf onunla hastanede yalnız kalma diye onun kemiklerini kırmayacağım.
Gözlerini kapatıp derin bir nefes çekti. Jisoo ise bir şey demeden sadece belini sıkan eli okşamakla yetindi.
Junmyeon eşyalarını alıp ışıkları kapattı ve odadan çıktı. Lakin ne Taehyung ne de Jisoo yerlerinden ve konumlarından kıpırdamadı.
🗝️🌻
Taehyung dolan gözlerindeki yaşlar yere düşmeden hızla doğruldu ve bir şey demeden bedenini Jisoo'dan ayırıp arkasını döndü ve her bir detayını ezbere bildiği salonda ilerleyip dolabının önünde durdu:
-Hey Taehyung d-
-Jisoo sevgilinin peşinden git. Duş alacağım.
Eline aldığı deodorant ile dolabın kapağını kapatıp yere düşen havlusunu aldı Taehyung. Ardından hızlı adımlarla duş kabinine ilerledi.
Jisoo'da o duş kabinine girmeden peşinden koştu:
-Ama sana söylemem gereken bir şey vardı..
-Jisoo emin ol umrumda değil.
Nefes verdi Taehyung. Boşta kalan elini dağınık saçlarına geçirip onları arkaya doğru yatırdı arkasını döndü. Jisoo'nun karanlıkta parlayan gözleriyle buluştuğu zaman konuşmaya başladı:
-Senin ne söyleyeceğin umrumda değil. Lakin benim söyleyeceğim var. O aptal sevgilini bul ve ona selamımı ilet. Bugünkü hatayı bir kere daha yaparsa onu değil kampüste, şehirde bile göremezsiniz Bayan Kim.
İlerleyip Jisoo'nun önünde durdu ve yüzüne eğilmeden konuştu:
-Bir insanın kötü bir davranışının ilk seferi hatadır ve bu bilmediğin için olur. Fakat ikincisi yanlıştır ve Kim Taehyung'un kitabında yanlış diye bir şey yoktur. Şimdi sana iyi günler.
Jisoo'nun konuşmasına izin vermeyen Taehyung hızla duş kabinine girdi ve kapıyı kırılmasını istercesine sertçe kapattı.
Karanlık salonda tek başına kalan Jisoo dudaklarını yaladı ve hızla oradan çıktı.
🗝️🍀
-Veee ondan özür diledin. Değil mi?
-Hayır.
Herkes aynı anda kendini yere atmış ve yalandan ağlamaya, birbirlerini vurmaya başladı. Jisoo ise bacaklarını kendine çekmiş ve kollarını bacaklarına dolamış bir şekilde gökyüzünü izliyordu.
Aklında ne özür vardı ne de Taehyung'la yaşadığı onca klasik şey. Aklında sadece Junmyeon'un o son söylediği sözler vardı. Sevgilisi hırsına yenik düşmüş ve bir erkeği en zayıf noktasından vurmuştu. Bu aslında Taehyung'un değil, Junmyeon'un zayıflığıydı.
Çünkü Junmyeon her zaman kaybeden olmuştu. Tek bir şey dışında.
Ebeveyn sevgisi..
-Hey Jisoo? Ne düşünüyorsun?
Nefes nefese ayağa kalkan Jungkook dağılan saçlarını düzeltti ve yanında duran yastığı kendisine küfür etmek için hazırlanan Haein'in ağzına soktu. Ardından tekrar gülmeye başladı lakin kısa sürdü. Çünkü Chen arkadan onun üstüne atlamış ve kısa süreliğine nefesini kesmişti.
Herkesin kavgasını durduran kişi ise yine Jisoo olmuştu:
-Onunla soyunma odasında tek kaldım ve beni duvara yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗧𝗵𝗲 𝗖𝗼𝗮𝗰𝗵 ᵛˢᵒᵒ
FanfictionSeul Üniversitesinin en büyük iki özelliği vardı. Birincisi basketbol takımı, ikincisi ise ulusal not birincisi Kim Jisoo. Okul basketbol takımının ülkenin en iyisi olmasının sebebi şüphesiz kaptan Kim Taehyung'du. Lakin yüksek egosu ile kampüsün pl...