Herkes ağzı açık olayı izlerken telefonları kapatıp kampüse girdi. Tabi ki Jisoo ve çetesi bir anı bile kaçırmamıştı. Birbirlerine bakıp gözlerle anlaştıkları zaman onlarda kalkıp onlarca öğrenci ile beraber derslere girmeye başladılar.
Birçok öğrenci yerde yatan Yoongi ve arkadaşlarını kaldırırken Taehyung Chanyeol'a dönüp güldü:
-Seul üniversitesine hoş geldiniz Bay Park.
🗝️🧁
-Bay Park biliyorum. Tamam Chanyeol. Şimdi Min Yoongi biraz sinirli- Babanızı bu basit olay için rahatsız etmeyelim. Çözebiliriz.
-Bakın Bay Minseok. Babamı rahatsız etmeyeceğim zaten. Haklısınız. Lakin bu basit dediğiniz olay sevgili kuzenim Lalisa'nın karakterine hatta ailemize yapılan bir iftira, kara lekedir. Babam bunlardan nefret eder bunu en iyi siz bilirsiniz.
Müdür geriye yaslanıp derin bir nefes aldı. Ardından kravatını düzeltip öksürdü:
-Biliyorum Bay P- Chanyeol. Ben halledeceğim.
-Gerek yok efendim. Konu kapandı.
-Tamam o zaman. Size iyi dersler. Babanıza benden selamlar.
-Tabi efendim.
Chanyeol yeterince eğildi ve müdür beye selam verip odadan çıktı ve saçlarını düzeltti. Ardından aşağıya inip kantinde oturdu:
-Mükemmel bir girişti Chan. Bunu bekliyordum.
-Saol Alex. Görevim bu.
Gülüp bir sandalyeye oturdu ve ona getirilen kahveyi yudumlayıp geriye yaslandı. Alex de karşısına oturup saçlarını karıştırdı:
-Yoongi biraz aptaldır. İnsanı zayıf yönden vurup canını sıkıyor sadece. Söylediklerinin hiçbir doğrusu yok.
-Onu takan yok zaten. Sadece yanlış kişiye laf etti ben de cezasını kestim.
-Artık seni rahat bırakmazlar. Çok güçlüsün Chanyeol ve bugün öfken sayesinde kazandın. Lakin şunu unutma ki Yoongi serserinin teki. Yani bugünkü gibi hazırlıksız olmaz.
Omuz silki Chanyeol. Ardından elinde takılı gümüş yüzüklerle oynamaya başladı:
-O serseri ise ben de MMA dövüşçüsüyüm Alex. Ben hep daha güçlüyüm.
Kolunu kaldırıp bileğindeki saate baktı ve zilin çalmasına az bir vaktin kaldığını görünce ayağa kalktı:
-Kahve için teşekkür ederim Alex. Akşam takılırız. Muhtemelen Taehyung'da oluruz.
Gülümseyip başıyla selam verdi Alex. Chanyeol da karşılık verip kantinden çıktı ve bahçeye gitti. Etrafa bakıp boynunu esnetti ve yavaş adımlarla sabah arkadaşlarının oturduğu banka oturdu. Cebinden çıkardığı gri paketten uzun ince bir dal aldı ve ucunu siyah Zippo çakmağı ile ateşe verdi. Çıkan yoğun dumanla gözlerini kapatırken rahatlayıp geriye yaslandı ve çalan zil ile dışarı çıkan öğrencileri izledi.
🗝️🍭
-Tanrım Jisoo daha geldiği ilk günden Jennie'ye ve herkesin korktuğu Yoongi'ye ne yaptın gördün? Taehyung'dan başka kimse bu aptal bahçede kavga çıkaramadı-
-Roséanne cidden sadece merak ediyorum ders boyunca o çocuğu anlattın bana. İlgilenmiyorum anlamıyor musun? O ve aptal Taehyung ilgimi çekmiyor.
Jisoo göz devirip banka Jungkook'un yanına sinirle oturdu ve elinde tuttuğu kahve bardağından bir yudum aldı. Ardından bakışlarını bahçede gezdirdi:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗧𝗵𝗲 𝗖𝗼𝗮𝗰𝗵 ᵛˢᵒᵒ
FanficSeul Üniversitesinin en büyük iki özelliği vardı. Birincisi basketbol takımı, ikincisi ise ulusal not birincisi Kim Jisoo. Okul basketbol takımının ülkenin en iyisi olmasının sebebi şüphesiz kaptan Kim Taehyung'du. Lakin yüksek egosu ile kampüsün pl...