𝗧𝗵𝗲 𝗖𝗼𝗮𝗰𝗵 ᵛˢᵒᵒ

❦︎10❦

Gitmek istediği yere varınca çete lideri hafifçe sırıttı ve ayağa kalktı:

-Hoşgeldin Jisoo...

-Merhaba Yoongi..

Ve işte beklenen an gelmişti. Kim Jisoo tüm grubunun aksine ters şeride geçmişti. Kimilerine göre sevgilisine sadık kalması güzel bir şey olurken, kimilerine göre de birliktelikleri yılları alan arkadaş grubu ile bambaşka yollardan gitmesi gerçekten rezil bir durumdu:

-Doğru yolu seçeceğini biliyordum. Hoş geldin.

Yoongi içten bir şekilde gülümsemiş ve genç kızı kollarının arasına alıp sırtını okşamıştı. Jisoo da bu sarılmaya karşılık verdi ve kısa bir süre sonra iki beden ayrıldı:

-Doğru yer burasıydı. Yani kalbim öyle söyledi.

-Tabi ki burası. Senin yerin Junmyeon ve bizim yanımız.

İkili birbirlerine gülümserken Jisoo'nun gülüşü aniden solmuş, Yoongi'ninki ise kalıcılığını korumuştu:

-Hoş geldin sevgilim..

Yüzüne bakan kişilerin hemen aşık olacağı türde bir sırıtış yerleştiren Junmyeon, elini parlak siyah saçlarına geçirdi ve bozulmamalarına rağmen onları geriye atıp şekillendirdi. Ardından Jisoo'nun elini tutup genç kızın önce dudaklarına kısa bir öpücük kondurmuş, daha sonra onu belinden kavrayıp yanına banka oturtmuştu:

-Jisoo'da bizimle ise tüm oklar bize dönmüş demektir.

Sigarasını yere atıp ayakkabısı ile izmarite basan genç adam herkesle göz teması kurmuş ve ellerini cebine almıştı:

-Jimin haklı. Bugün bloglarda çıkan anketlerde zirveyi tekrar ele geçiririz. Sonunda tahtın asıl sahipleri hak ettikleri yerde oturacak.

İçten gülüşü ile arkadaşına katılmıştı Hoseok. Ardından bedenibi geriye yaslamış ve ayakta duran Yoongi'ye çevirmişti bakışlarını:

-Aptal Taehyung ve aynı onun gibi gereksiz çetesine bazı şeyleri tekrar hatırlatmak gerekiyor galiba.

Ona açılan yere oturdu ve gözlerini kapattı.

O sıralarda herkes şaşkınlıkla Jisoo'yu izlerken bakışlarını doğal olarak Taehyung'un tarafına çevirdi. Chanyeol yaktığı sigaranın biriken külünü silkeledi ve itici bir kahkaha attı:

-Hey Taehyung. Şu meşhur Jisoo bu kız mı?

Taehyung hem şaşkınlık hem de kalbindeki acı ile sessiz kalmaya devam etmiş ve bakışlarını o taraftan çekip derince yutkunmuştu. Onun aksine Jungkook sinirle birkaç küfür edip ayağa kalkmıştı:

-Beynini sikeyim senin. Aptal! Nasıl yapar böyle bir şeyi!

Sona doğru çıkan yüksek sesi ile Jisoo hariç neredeyse çoğu kişi oraya dönmüştü. Jimin gülmeye başlayıp Jungkook'a karşı kaşlarını kaldırıp göz kırptı. Siniri tepesinde olan Jungkook hızla oraya doğru koşmak için bir hamle yaptı:

-Belanı sikecem senin!

Sinirle attığı adımları Haein ve Chen beraber durdurabilmişti. Jinyoung gelip onun saçlarını okşamış ve sakin olması gerektiğini söylemişti:

-Hey Jungkook. Sakin olup ortaya attıkları yeme bu kadar kolay zıplama. Şuan orayı ateşe vermeyi senden çok isteyen biri daha var lakin yapması gereken şey sessizce oturmak.