Neighbour | Taekook

12 | Beni seviyor

"Emin değilim Bogum" derin bir nefes alıp gözlerini herkesin üzerinde gezdirdi.

"Baştan beri senle fazla ilgiliydi zaten... Yastık ve fotoğraflar da eklenince. Bilmiyorum, fazla açık değil mi?" Dedi Yoongi, Saçlarını karıştırarak dudaklarını ısırırken.

"Eğer gerçekten böyle bir şey varsa" derin bir nefes aldım. "Ben onun gözleri önünde ablasıyla flört ediyorum!"

İkiside kafasını onaylar anlamda salladı "Yoon senin bu Hoseok mu ne işte, Ondan laf alabilir misin?"

Bogum Yoongi'ye ithafen konuştuğun da gözlerim komodin üzerinde ki bilekliğe ilişti. "Sanmam"

"Sor yinede en azından bilip bilmeden konuşmuş olmayız" Üçümüz de düşünceli bir şekilde etrafa bakarken sessiz ortamı Bogum bozdu. "Neden bu konuya bu kadar takıyoruz ki? Küçük çocuk büyüyünce unutur zaten."

Seslice iç çektim. Bilmiyorum bu Onu üzüyordur. Karşımda da defalarca ağladı üzüyor olmalıydım.

Ağlamasını istemiyordum. Kim ister ki?

Derin bir nefes alıp yerimden kalktım "Bilmiyorum" elime aldığım bileklikle seslice yutkundum.

Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Nasıl davranmam Ona olan tavrımı nasıl değiştirmem gerektiğini bilmiyorum.

"Kendimden soğutmam lazım" ikisinin gözleri bana dönerken teker teker yüzlerine baktım.

"Gördüğünden beri çocuğa her türlü inekliği yaptın... Buna rağmen hala seviyorsa zaten kendinden soğutman zor" Yoongi'nin dediğine yavaşça kafasını sallayarak Bogum'da onayladı.

"Sus sen be! Hem arasana Hoseok'u" Şimdi mi dercesine gözlerini büyüttü. Kaşlarımı çatıp kafamı onaylar anlamda salladım.

Gözlerini devirerek cebinden telefonu çıkardı.

"Bak şimdi dinle dünyanın en cringe konuşması geçicek" Bogum'un dediklerini üzerine Yoongi eline gelen yastıkları kafasına atamaya başladı.

Sadece gözlerimi devirerek Yoongi'nin Hoseok'u aramasını bekliyordum.

Yan bir bakış atıp Bogum'la didişmelerini sonlandırdığında derin bir nefes aldım "Hoparlöre al"

Telefon birkaç çalışın ardından açıldığında dudaklarımı dişledim.

"Hoseok bebeğim nasılsın?" Bogum'la ona çatık kaşlarla bakarken hemen söze girmesini tembih ettik "İyi, sen?"

"İyiyim bende. Yanıma gelsene bı konuşalım" Heycanlı gözlerle ona bakarken telefondan ses yükseldi yeniden "Ne konuşacağız hem nerdesin sen?"

İçimi heyecan kaplarken sessizce Yoongi'ye bize çağırmasını fısıldadım "Taehyung'un evindeyim gel hadi"

"Bir sorun mu var Yoon?" Büyük ihtimalle Hoseok'u endişelendirdiğimiz için bize kaşık kaşlarla bakıyordu. "Gelince konuşalım"

"Tamam geliyorum" Telefonu kapattığı gibi gözlerini Bogum'la benim aramda gezdirdi.

"Kapıda bekliyorum ben" hızla oturduğu koltuktan kalkıp koşarak odadan çıktı. Arkasından bende ayaklanıp koridarda ilerledim

Kapıyı açıp beklemeye başladığında arkada kalan duvara yaslanıp bende beklemeye başladım

Çok geçmeden merdivenleri koşarak inen Hoseok ile yerimde dikleştim.

Hoseok direkt olarak kapıda bekleyen Yoongi'nin boynuna atıldığında gözlerimi devirdim.

"Hadi içeri geçin" Hoseok anlamaz tavırlarla beni süzdükten sonra terliklerini çıkarıp içeriye girdi.