Arabadan indiler ve bagajdan bavullarını almak üzere arabanın arkasına yöneldiler.Taehyun'un babası onları yurttan arabasıyla almış, onları kendi evlerine getirmişti. (Arabaya 6 kişi nasıl sığdı diye sormayın -ya da sorun çünkü sıkış tıkış, kucak kucağa, üst üste gitmişlerdi resmen. Beomgyu yolculuk boyunca arabanın kenarına sinmiş, sakince camdan dışarıyı izlemişti. Durum diğerleri için aynı değildi. Onlar sakin olmayı bırak kaos çıkarmışlardı da denebilirdi.
-"Yeonjun bacağını çek."
-"Kai ayağıma basıyorsun."
-"Soobin kenara kaysana.."
-"Nereye kayayım camdan fırlicam a-"
-"Off çok sıcak olmadı mı-"
-"Kuscam galiba!"
-"Üstüme kusma da nereye kusarsan kus." gibi konuşmalara geçmişti yolculukları. Taehyun'sa önde, babasının yanında rahatça müzik dinlemişti. Beomgyu da her ne kadar kulaklığı takıp müziğe odaklanmaya çalışsa da nafileydi. Yanındaki üçlü buna izin vermiyordu.
-"Beomgyu,"
-"Ne dinliyorsun?"
-"Hangi sanatçı?"
Gibisinden bir ton soru yağmuruna tuttukları için Beomgyu şarkıya bir türlü odaklanamamış, en sonunda pes etmiş ve kulaklığı çıkarmıştı.
Uzun ve eziyetli geçen yolculuğun ardından da arabadan inmişler ve bavulları çıkarmaya koyulmuşlardı.
Beomgyu bavulunu zorlanarak kendine çektiğinde Taehyun'un babası Beomgyu'ya yardımcı olmuştu.
Pekâlâ, Taehyun sanırım bu huyunu babasından almıştı. Beomgyu çekingence teşekkür edip kenara çekilmişti. Diğerleri de kendi bavullarını bagajdan çıkardıktan sonra "Burası." diye önlerindeki binayı işaret etti Taehyun. Muhtemelen yaşadıkları yeri gösteriyordu. Çok katlı olmayan, sevimli görünen bir apartmandı gösterdiği yer. Hızlı adımlarla içeri girdiler.
Kapıyı açıp onları karşılayan Bayan Kang oldu. Üstünde sade bir elbise vardı. Saçlarını da yukarıdan hafifçe toplamıştı. Genç görünüyordu. Kadının tek çocuğu olduğundan kaynaklı olmalı ki, yüzünde pek bir kırışıklık yoktu.
Samimi bir gülümsemeyle,"Hoşgeldiniz." diyerek kenara çekildi. Çocuklar teker teker içeri girdiklerinde Bayan Kang, "Buyrun bu taraftan." diyerek onları salona yönlendirse de Beomgyu direkt sordu, "Lavobo nerede acaba?"
Taehyun Beomgyu'ya lavobonun yerini gösterdikten sonra, "Elimi yıkayıp geleyim o halde." dedi ve ilerledi.
Diğerleri de Beomgyu'nun bu dediğine katılarak peşinden gittiler.
Ellerini yıkayıp salona oturduklarında Taehyun'un annesi -Bayan Kang- onları ufak bir soru yağmuruna tutmuştu.
-"Nasılsınız çocuklar?"
-"İyiyiz."
-"Aç mısınız?"
-"Açsanız yemek hazır, hemen sofrayı kurabilirim."
-"Yok anne, yurttan çıkmadan yedik."
-"Ama oğlum, belki arkadaşların açtır. Onlara soruyorum ben. Aç mısınız gençler?"
-"Evet kurt gib-" Yeonjun Kai'ye dirsek atarak susturdu.
-"Hayır Kang teyze, Taehyun'un da dediği gibi çıkmadan yemiştik biz-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
5 KᗩᗪEᖇ~ // T᙭T
Fiksi PenggemarBeomgyu 16 yaşında bir lise öğrencisiydi. Diğer yaşıtlarının aksine sessiz,sakin ve asosyal bir çocuktu. Aynı zamanda babasından baskı ve şiddet gören Beomgyu, babası tarafından zorla yatılı okula yazdırılır. Bu kitap, Beomgyu'nun iç dünyasında yaş...