Sonuçlar sonrası moral olsun diye bölüm getirdim size. Dünkü bölümü atlamayinn
ve birazcık yorum yapmaya çalışın🥺🫶🏻
*
Doruk, kapıma dayanmıştı.
Attığım o son mesajın ardından bir anda çevrim dışı olunca heyecandan şok oldu ve o yüzden ortadan kayboldu diye düşünmüştüm ama yazmamasının sebebinin yola çıkması olduğunu bir anda çalmaya başlayan kapımla anlamıştım.
Kucağımda uyuyan Köpük, tıklama sesini duyar duymaz uyanıp koşturmaya başladığında ben de sessiz olmaya özen göstererek kalktım yerimden. Üzerim tamamen çıplak olduğundan ince bir tişört geçirip o şekilde ilerledim kapıya.
Çocukların uyanması şu an isteyeceğim son şey bile değildi. Bu yüzden elimden geldiğince sessiz olmaya çalışarak araladım kapıyı. Doruk, dağılmış saçları ve soluk soluğa kalmış haliyle karşımdaydı.
"Hoş geldin-"
Bir anda içeri adımlayıp belimi kavradığı gibi dudaklarıma kapanmasıyla yarıda kesildi cümlem. Dudaklarına doğru gülümsemek istesem de alt dudağımı yoğunca öpen dudaklar karşısında böyle bir şansım yok gibiydi. Kollarım boynuna sarılıp bedenlerimiz arasındaki mesafeyi sıfıra indirirken ayağıyla kapattığı kapıya yaslamıştı sırtımı.
"Deli edeceksin beni." soluk soluğa bir halde baktı gözlerime. "Cidden, deli edeceksin."
Çıplak bacağımı kavrayan kocaman eli bulunduğu yere sertçe vurduğunda alt dudağımı ısırarak kendimi Doruk'a ittim. Aynı yere bir kez daha vurup ardından acısını almak istercesine okşarken dudaklarını yeniden dudaklarımla buluşturdu.
Sadece öpüşüyle bile alıyordu aklımı başımdan. Ayaklarımı yerden kesiyor, başımı döndürüyordu. Alt tarafımda hissettiğim uyarılma hissi ve kalçamdaki tatlı kaşıntıyla Doruk'un dudakları arasına doğru inlerken buldum kendimi. İhtiyaç dolu sesimi duyduğu anda tutuşunu sıkılaştırarak kucağına aldı beni.
Öpüşürken yankılanan o sesi duymayı da bedenimde gezinen ellerini hissetmeyi de deli gibi özlemiştim ama en çok özlediğim şey kesinlikle kucağında olmaktı.
"Ihmm..." ikinci kez kendimi tutamayıp inlememle dudaklarımı birbirine bastırarak başımı Doruk'un omzuna bastırdım. Dudakları boynuma sayamayacağım kadar çok öpücük kondururken dişlerini hissetmemle gözlerimi sıkıca kapattım. Dokunuşları karşısında o kadar hassastım ki odaya geçelim dahi diyemiyordum.
"Birileri beni çok özlemiş sanki?" yukarı sıyrılan tişörtüm sayesinde siyah şortumun altından belli olmaya başlamış şişkinliğe sırıtarak baktı. "Gece yeni başlıyor, yavrum. Sakin ol biraz."
Bu, seni hemen zirveye ulaştırmayacağım demek oluyordu sanırım.
Yeniden boynuma kapanan dudakları bulunduğu yere izlerini bırakmak istercesine dişlerini geçirirken saçlarını sıkıca kavrayarak başımı kapıya yasladım. Nefes nefeseydim, kolları arasında tükenecek kıvama gelmiştim bile ve bu kadar hassas oluşumu aylardır duyduğum özleme bağlıyordum.
Parmakları şortumun belini zorlayarak içeri girdi. İç çamaşırımı aşıp doğrudan kalçama ulaşan elleri sızlanarak Doruk'un dudaklarına yapışmama neden olurken dudaklarımın arasına doğru ukalaca sırıtmış ve işaret parmağını onun için ihtiyaçla kasılan deliğime bastırmıştı.
"Sikeyim." boğuk bir tonda mırıldanarak ayrıldı dudaklarımdan. "Çocuklar-"
"Uyuyorlar."
İşaret parmağı hala deliğimi yoklayıp etrafında daireler çizerek beni delirtirken kucağında bir kez hoplatıp odama yöneldi. Soluk soluğa bir halde yatak odasına geçtiğimiz esnada havlayarak Doruk'un paçasını yakalamaya çalışan Köpük, Doruk'un içeri girmesine engel olmaya çalışıyordu. "Beni durdurmaya çalışıyor bir de." bacağını dikkatle kurtardı Köpük'ten. "Yavşak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Sen • [bxb]
Teen Fiction[Tamamlandı] Doruk, alkol bağımlılığı yüzünden eşini ve çocuklarını kaybetmişti. Texting /düzyazı -Mpreg- 🌈Herkesin eşit haklara sahip olduğu bir dünyada geçmektedir.