Matrix, kulağıma eğildiğinde hafifçe titredim. Bi' dakika, yoksa o beni mi koklayarak hipnoz etkisine mi almaya çalışıyor? Kendimi hızla geriye çekip, sinirli ifadeyle ona baktım.Matrix: Sen.. nesin böyle?
Rowena: Asıl sen kimsin de.. BANA HİPNOZ YAPMAYA ÇALIŞIRSIN!!
Yükselen sesimle, herkesin bakışı bize dönmüştü. Yanıma, kız arkadaşlarımla diğer erkek arkadaşlarımız gelmiş ve Matrix'e sinirle bakmaya başlamışlardı.
Katerina'nın göz renkleri değiştiğinde, Matrix'e saldırmıştı. Ametis hemen Katerina'yı tutmaya çalışırken Murdo olaya el atmış, Katerina'yı omzuna alarak sınıftan hızla çıkarmıştı.
Ametis ve Alexis de sınıftan çıktığında, geriye ben, Lucas, Jackson ve Eiden kalmıştık. Sinirime yenik düşerek, Matrix'e ilerleyip kolunu sertçe tuttum.
Rowena: Senin, cezanı ben vereceğim!
Dediğime gülmesiyle, bana yaptığı ani bir hareket esnasın da, kendimi Lucas'ın arkasında sırtına yaslanarak bulmuştum. Kokusu, kiraz gibiydi. Oha! Ne düşünüyorum ben böyle..
Hâlâ Lucas'ın sırtına yapışık iken, Lucas'ın vücudunda hissettiğim sıcaklıkla başımı Lucas'ın boynunun oradan kaldırıp, Matrix'e baktım. Lucas, onun kolunu yakıyordu! Kendimi Lucas'ın dibinde hissedince geri çekildiğim gibi, Lucas derin nefes almış ve konuşmuştu.
Lucas: SEN KENDİNİ NE BOK SANIYORSUN LAN?!
Matrix: Sana ne? Ne istersem, sanarım? Asıl, sen kimsin de.. Rowena ile arama giriyorsun?
Lucas bana göz ucuyla bakıp, derin nefes alarak Matrix'i itmiş tekrardan konuşmuştu.
Lucas: Burada, hemen şimdi Rowena'dan.. ÖZÜR DİLEYECEKSİN!!
Lucas'ın bağırmasıyla yerimden sıçramıştım, omzumda hissettiğim ellerle başımı çevirip omzumu tutan Eiden'a baktım. Bana güç verircesine omzumu hafifçe sıkmış, elini omzundan çekmişti.
Matrix: Rowena, özür dilerim güzelim.
Adımı duyduğumda bakışlarımı Eiden'dan çekip, Matrix'e yöneltmiştim. Göz ucuyla Lucas's baktığımda sinirden belli olan damarlarını görmüştüm.
Lucas: ADAM AKILLI DİLE ŞU ÖZÜRÜ!?
Matrix'e baktığımda, yüzü gerilmiş bir şekilde Lucas'a bakıyordu. Sınıfta olan herkes, nedense şaşkındı?
Matrix: Rowena, özür dilerim.. lütfen affet beni.
Matrix konuştukça, sanki biri beynime bir şey sokmaya çalışıyor gibiydi. Derin nefes alıp, Lucas'a baktım bana baktığında tekrardan derin bir nefes alıp bize yaklaşan Matrix'e bakıp Lucas'ın bi tık önünde olacak şekilde durdum. Arkamda hissettiğim, sıcaklık nedense bana güç verirken, diğer taraftan hissettiğim sertlikle yutkundum. Düşüncelerimi toplayıp, konuştum.
Rowena: Hayır. Seni hayatım boyunca affetmeyeceğim!
Lucas: Rowena'yı duydun.
Arkamdan önüme hızla geçmesiyle, Matrix'in yüzünün ortasına vurması bir olmuştu. Tekrardan Matrix'e vurmaması için, Lucas'ın elini tutarak önüne geçmiştim. Lucas'ın gözü ellerimize kayıp tekrardan gözlerime baktığında, sınıftaki herkes Lucas'ın elini tutmuş bana bakmıştı.
Etrafıma kısa bir göz atıp, ellerimdeki Lucas'ın elini sıkıca tutup sınıftan dışarı çıkardım. Bizimle beraber, Eiden ve Jackson da çıkmıştı. Okulun bahçesine gittiğimizde Katerina ile Murdo yere oturmuş Ametis ve Alexis de yanlarındaki bank'a oturmuşlardı. Bizi farkettiklerinde hepsi ayağa kalkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{Eternity is Destiny}
VampireÖlümsüz olmak bir avantaj mıydı? Yoksa bir Lanet. Bizim için ölümsüzlük ne demekti? Düş peşindeysen, düş peşime. Ölüm dediğin nedir ki; dönüşü olmayan bir tatil. Aşk dediğin nedir ki; gençliği olmayan bir katil. NOT: HİKÂYE TAMAMEN KURGUSALDIR!! ...