Alexis: KALKIN HADİ! DAHA RESTORANA İNİP, KAHVALTI YAPACAĞIZ!
Sabah sabah.. ne bağırıyorsunuz arkadaşım? Hayır, yani kafayı mı yediniz? Bu, ne şamatadır. Bırakın da adam akıllı uyuyalım. Yeterince yorgunum ve sizde kahvaltı diyorsunuz. Oflayarak, gözlerimi açtım ve tavana baktım. Farklı odalarda da olsak, vampir olduğumuz için her odadan gelen sesleri duyuyoruz. Bu, insanlar çok gürültülü davranıyor. Off.
Katerina: Kalksana Rowena, daha ne uyuyorsun?
Katerina'nın sesini duyunca, yataktan kalktım.
Rowena: Aman be kalktım işte, yemedim yatağı ya?
Alexis: Zaten, yatağı yiyemezsin.. salak kızım.
Ay ne kadar da komik? Bi de gülüyorlar. Sabır. Sinir bozuculara bak ya... neyse, ben bi önce tuvalete gideyim. Tuvalette, elimi ve yüzümü yıkayıp, kurulayarak çıktım. Kızların enerjilerini hissederek gülümsedim ve duvara bakarak gözlerimi kırmızı yaparak duvarın arkasına baktım. Sahi, bir özelliğimizi söylemedim. O da enerji hissederek, duvarın arkasında olanları izliyor ve görebiliyoruz.
Rowena: Ametis neden yatıyor? Da, ben kalkıyorum? Oda kalksın, banane.
Ametis: Ben uyanığım zaten? Kör müsün sen?
Duvara dönerek bana baktığında kaşlarımı çattım. Derin nefes alıp, üzerimi değiştirdim.
Katerina: Yatakta arkası dönük yattığı için, Rowena görmemiş olabilirsin.
Alexis: KAHVALTI DİYORUM, DAHA SİZ YERİNİZDE MİSİNİZ?! HADİ!
Oflayarak, otel odamdan çıktım. Benimle beraber, aynı anda Ametis ve Katerina da çıkmıştı. Hep beraber, otelin restoranına gidip, kendimize masa seçerek oturduk. Alexis, çoktan siparişleri vermişti, siparişler gelene kadar gözlerimi kapatıp kuşların ötüşünü dinledim.
Katerina: Bu, gece uçalım mı?
Rowena: Çok ama çok iyi bir fikir.
Ametis: Rowena, haklı. Bence de güzel olur.
Alexis: O zaman işimizi hemen hâlledelim. Ve, sonra da gezelim?
Katerina - Ametis: İyi fikir.
Rowena: Ama önce kahvaltı. Açım çünkü.
Alexis - Katerina: Açıkçası.. Bende.
İkisi birbirine bakınca, gülümsedim. Gezmek, iyi fikirdi üstelik. Gerçi, biz buraya sınıf hocasıyla geldik ama, hocamız yok? Nerede bu adam? Biz, özel safkanlarız. S tipi gündüz yürüyenleriz, kan gruplarımız en nadiridir.
Bizden, sadece sayılı 14 milyon kadar, S tipi gündüz yürüyen var. Vampir türleri; A'dan Z'ye kadar. En güçlüleri; "S" ve "J" tipi vampirlerdir. Almanya'da ise sadece, S tipi 10 vampir var. İlkler olarak; Alexis, Katerina, Ben, Ametis, müdür ve sınıf hocamız.
Katerina: Yine, yine daldın gittin?
Rowena: Vampir türlerini ve sınıf hocamızı, düşünüyorum?
Ametis: Sınıf hocamız? Neden, onu düşünüyorsun?
Rowena: Vampir Lideri, istediği için vatanımıza döndük? Ve, burada okuyacağız ya hâni?
Katerina: Ah, doğru. Peki, sınıf hocamız nerede? Göremiyorum.
Alexis: Bende öyle.
Etrafıma bakınırken, sınıf hocamızın enerjisini hissederek karşıma baktım. Karşımızdan gelerek, yanımızda durdu ve masamıza katılarak bizlere baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{Eternity is Destiny}
VampirÖlümsüz olmak bir avantaj mıydı? Yoksa bir Lanet. Bizim için ölümsüzlük ne demekti? Düş peşindeysen, düş peşime. Ölüm dediğin nedir ki; dönüşü olmayan bir tatil. Aşk dediğin nedir ki; gençliği olmayan bir katil. NOT: HİKÂYE TAMAMEN KURGUSALDIR!! ...
