Murdo: Rowena, kayıp ve telefonuna ulaşılmıyor üstelik kimse nerede bilmiyor?
NE?! NASIL KAYIP? Ne demek, Rowena kayıp.. Dalga filan mı geçiyor? Derin nefes alıp, Murdo'ya baktım.
Eiden: Nasıl ya? Nereye gidebilir ki?
Jackson: Ya... kaçırıldıysa? Sizce, olamaz mı?
Lucas: Hayır, olamaz. Rowena, vampir eminim ki kendini kaçırmaya çalışan birisini hissederdi?
Derin nefes alıp, arkama yaslandım ve düşünmeye başladım. Nereye gidebilirdi ki? Üstelik, hangi aptal onu kaçırmaya tenezzül etmişti? Gerçi, aklıma birisi geliyor ama umarım o değildir.. eğer,
o ise sonucunu iyi düşünmesi gerekiyor.
Murdo: Korkarım ki, Jackson haklı olabilir. Hadi hemen kızların yanına gidelim, "GELECEĞİZ BİZSİZ ORMANA GİTMEYİN!" dedim. Bu yüzden, hemen eve gidelim. Ayrıca, Lucas.. kuzenin insan, vampir değil kızları zorlayabilir.
Jackson: Şey.. Rowena'nın-
Murdo'yu kafamla onayladım tam konuşacağım esnada Jackson konuşunca cümlemesini tamamlayamadan Jackson'ın sözününü kesip, aniden konuştum.
Lucas: Rowena'nın ne? Söylesene Jackson?
Jackson: Canavarı..çok dehşet verici, şöyle ki senin canavarınla eş değerde Lucas.
Murdo: Sen, nereden biliyorsun Rowena'nın canavarını?
Jackson: Alexis ile Rowena'nın peşinden ormana gittik ve Rowena'nın canavarı ortaya çıkarak bize saldırdı.
Eiden: Size mi saldırdı? Rowena?
Jackson: Saldırdı ama tam yaralayacağı zaman insana döndü havada, bende onu havada yakaladım.
Rowena'nın canavarı mı varmış? Bunu bilmiyordum.. ondan önce Jackson ve Alexis'e nasıl saldırabilir?Aklım almıyor ya! En iyisi, bu konuyu sonra konuşmak. Derin nefes alarak iç çektim.
Lucas: Ah, sinirlerim feci şekilde gerildi şu an. Önce Rowena'yı bulalım, sonra konuşuruz bu konuyu.
Eiden: Lucas, sen Rowena'yı yakmamış mıydın?
Niye durup duruken bunu sordu ki? Tamam yaktım bir kere, sonrada paşa paşa özür de diledim. Derin nefes alıp, Eiden'ı başımla onayladım.
Lucas: Evet, yaktım da neden soruyorsun?
Eiden: Onu, bulabilirsin? Hani, sen yaktığın kişileri bulabiliyorsun ya?
Lucas: Doğru ya! O iyice aklımdan çıkmış.. bekleyin biraz.
Elimi Rowena'nın omzunu yaktığım yere koyarak, yakmaya başladım. Rowena'yı görür gibi oldum ama görüntüsü hemen gitmişti. Demek oluyor ki, ya baygın veyahut uyuyor olmalı ki yanıt vermiyor. Ve, ona ulaşmaya çalıştığım için uyandığı veyahut ayıldığı zaman, yaktığım yeri feci şekilde ağrıyarak ateşlenecekti. Derin nefes alıp, bana bakan arkadaşlarıma baktım.
Lucas: Yanıt yok.. hadi kızların yanına gidelim daha fazla yalnız kalmasınlar.
Derin bi' iç çekip, erkeklerle bulunduğumuz evden hızla çıkarak kızların olduğu eve gitmeye başladık.
Yolda beni biri aramıştı ve numarasını bilmediğim için açmamıştım. Bi' süre sonra, kızların evine geldiğimizde kuzenim hariç herkes endişeliydi.
Sahiden de, Rowena iyi miydi? Yoksa, kötü müydü? Kafayı yiyeceğim ya! Ya, ona bir şey olursa? O zaman ben ne yapardım?
Katerina: Lucas, ne düşünüyorsun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{Eternity is Destiny}
VampireÖlümsüz olmak bir avantaj mıydı? Yoksa bir Lanet. Bizim için ölümsüzlük ne demekti? Düş peşindeysen, düş peşime. Ölüm dediğin nedir ki; dönüşü olmayan bir tatil. Aşk dediğin nedir ki; gençliği olmayan bir katil. NOT: HİKÂYE TAMAMEN KURGUSALDIR!! ...
