six

228 34 17
                                    

Omega gömleğini jeaninin içine sıkıştırdıktan sonra Hoseok'dan aldığı marka ceketi düzeltip aynada üzerini kontrol etti. İyi göründüğünden emin olduğunda da Jimin'e bakarak "Hadi gidelim." dedi. Alfayla birlikte lavabodan çıktılar.

Henüz kaloriferlerin çalışmadığı okul koridorunda ilerlerken "Çok soğuk." diye mırıldandı Yoongi. "Dışarı çıkmayalım o zaman? Direkt yurda geçelim?" Başını iki yana salladı. "Hayır Jungkook ve Seokjin'e söz verdim."

Birkaç adım attıktan sonra Jimin kafası karışmış bir şekilde etrafına bakındı. "Namjoon hangi derslikte olacaktı ya?" Yoongi bir anlığına sessiz kaldı ve sorunun cevabını hatırladığında "209 demişti sanırım." diye yanıtladı.

"Oh, en azından bizim katta."

Hızlı adımlarla aradıkları dersliği buldular. "Daha çıkmamışlardır değil mi?" Yoongi şimdi öğreniriz der gibi kulağını kapıya dayadı ve o sırada açılan kapıyla kalçasının üzerine düştü. Jimin kahkaha atmak ve yardım etmek aradında gidip gelirken başka bir alfa Yoongi'ye elini uzattı. "Çok üzgünüm, iyi misiniz?"

Yoongi tanıdık sesle birlikte yerde gezen bakışlarını alfaya çevirdi. "Jae...?" Şaşıran alfa "Jaesung." diye yanıtladı onu. "Ve sen de Yoongi?" Sarışın omega başını salladı ve kendisine uzatılan eli tutacakken Jimin onu hızlıca koltuk altından tutarak kaldırdı.

Jimin omegayı sahiplenir bir şekilde kolunu omzuna attığında omegadan ters bakışlar aldı. "Ne yapıyorsun?" diye fısıldadı kalabalık ve gürültülü koridorda sesinin diğerleri tarafından duyulmamasını umarak. Jimin de aynı onun gibi karşılık verdi: "Kısmetini kapatıyorum."

Omega omzunu hareket ettirip kolu düşürmeye çalışsa da başarılı olamadı. Jimin onu daha sıkı tutmaya başladı.

Ne konuştuklarını anlamayıp gerilen Jaesung konu açmaya çalıştı. "Tesadüfe bak, ne arıyorsun burada?" Alfayı görmezden gelmişti. Jimin ise ilginin üzerinde olmamasından hiç hoşlanmazdı. Bu yüzden kaşlarını çatarak konuştu: "Orospu çocuklarını tespit edecek bir uygulama yapması için bilgisayar mühendisi arıyordu. Ona bakmaya geldik."

"Ahahahah, Jimin ya." dedi Yoongi dişlerinin arasından. "Şaka yapıyor işte."

Yoongi ağrıyan kalçasını eliyle tuttuğunda Jaesung'un bakışları kısa süreliğine oraya kaydı.

"Cidden çok özür dilerim. Kapının arkasında birinin olabileceğini düşünmedim."

"İnsanlar tavanda mı yürüyecek reis, nasıl düşünemedin?"

Jaesung şaşkın bakışlarını Jimin ve Yoongi arasında gezdirdi ve birkaç kez ağzını açıp kapasa da ne diyeceğini bilemedi.

"Şaka yapıyor, şaka. Şakacı çocuk işte." dedi yeniden Yoongi tüm oyunculuğunu kullanıp Jimin'i dövmemek için kendini sıkarken.

"Bir arkadaşımızı bekliyorduk." Kapıdan çıkan Namjoon'la göz göze geldiklerinde onu işaret etti. "Geldi o da."

"Sunbae, Jimin ve Yoongi'yle tanışıyor musunuz?" Jaesung başını salladı. "Yoongi'yle iki hafta kadar önce bi partide tanışmıştık."

"Sunbae derken?" dedi Jimin kaşlarını kaldırıp. "Alttan alıyorum bu dersi." diyerek açıkladı Jaesung. Jimin ise alttan aldığı iki dersini yok sayarak içinden ona başarısız piç dediğini hayal etti.

"Gidelim hadi artık." dedi Yoongi. Jimin'in Hoseok'tan daha beter olduğuna emin olmuştu; bu yüzden daha fazla bu ortamda kalmak istemiyordu.

Namjoon ve Jimin ona itaat edip, Jaesung'a bir şey demeden, arkalarını dönerek bir adım atmışlardı ki duydukları sesle durdular.

hoseok was nothing to yoongi | sopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin