Civciv

4. bölüm

Selam.. Bir kaç birşey söylemek istiyorum. Bu kitap tutacak mı bilmiyorum. Ben bu kitapı bir sahil kenarında yazmaya başladım. Ve o sahil kenarına gelemden 2 gün önce tekrar bu kitapı satırlarda yaşatmak istedim. Belkide bu bir işarettir. Geldiğim bu Sahil yeniden civciv'i yaşatmamı istiyordur.
Bencillik yapmayacağım hiç yapmadığım gibi, herşeye rağmen var olacak bu kitap.
İyi okumalar!

__

(Ege'nin anlatımı)

Yavaşca odadan çıktım. Erken kalkmaya alışık değildir onun bünyesi biraz yürüyüncede yorgun düştü büyük bir ihtimal..

Hızlıca aşağı indim herkes sofrada oturuyordu. Yanlarından hızlıca geçip arabaya yöneldim Caner gayet rahat bir şekilde telefona bakıyordu.

Şoför koltuğuna geçtim. Arabayı çalıştırıp biraz ilerdeki mezarlığın önünde durdum.

"Napıyorsun lan sen!" Diye bir anda caner'e çıkıştım.

"Abi ben ne bileyim ya!"

"Lan ne demek ne bileyim o kız babasını denizin ortasında kaybetti lan boğuldu o kız! Eğer babası sirene basmayaydı ikiside ölüydü şuan amk sen ne yapıyorsun!"

"Dua et Caner hafızası yok dua et. gerizekalı seni aklını bulandırıyosun kızın! Geçmişi sili çöpe atın! Deniz gercekleri öğrenirse... Kendini suçlar intihar eder lan yapar!"

"Özür dilerim ege vallahi bilmiyordum yıllar geçmiş unutmuşum..."

"Bana bak lan! O kız 18 yıldır benden uzakta! Ben tek bir gün bile unutmadım verdiğim yeminleri! Ben o kızın neyi sevip neyi sevmediğini bile unutmadım! Sen kim oluyorsun da basit bir geçmiş gibi görüp o hayatımızı kaydıran kazayı unutuyorsun he!"

"Özür-"

"Kes sesini!" Arabayı çalıştırıp hızlıca şirekte sürdüm.

(Deniz'in anlatımı)

Yavaşça gözlerimi araladım. Karanlık bir odadaydım... Yavaşca oturur pozisyona geçtim, gözlerim karanlığa alışmaya başladı.. camdan giren ışık hafif aydınlık yapıyordu zaten.. Ege'nin odasındaydım...

Kafamda bir kaç birşey belirdi kavga etmiştik... Odadan çıkmıştı.

E biri öpmüştü anlımı! Rüya gördüm diye düşünüp odadan çıktım.. havanın kararması ya göre saat geç olmuştu ege nerdeydi ki ?

Lan imam! Olduğum yerde kaldım saat kaç? Hızlıca odama girdim. Saate baktığımda saat 8 e geliyordu ben saatlerdir nasıl uyuyordum...

Odadan çıktım merdivenlerden sessizce aşağı indim. Mutfağa tam giriyordum o sıradan Selma abla çıkıyordu.

Tam bağracaktı ellerimle ağzını kapattım.

"Korkma benim acıktım da lütfen kimseye söyleme uyandığımı" yalvarır şeklide baktım gözlerine. kafa salladı ellerimi dudaklarından çektim.

"İyi misin ?" Diye bir soru yöneltti.

"İyi olmak istiyorum Selma abla..." Hafif tebessüm etti bende ettim.. o mutfaktan çıkarken..

"Yaprak sarma var dolapta alda ekmekle ye kızım.."

Tebessüm ettim.

O giderken bende dolaba yöneldim. Yavaşca açıp tencereyi tezgaha koydum dolabı kapatıp, tencerinin kapağını açıp Allah ne verdiyse giriştim.

(2 dakika sonra)

Arkamda bir tıkırtı hissetim elimde tenceyle ve ağzımın yüzmün yağ olduğuna emin olarak arkamı döndüm.