11. bölüm

61 7 32
                                        

selam! Nasılsınız ? Yeni bölüm sizlerle. Ve heyecanlı bir şekilde atıyorum bu bölümü. İyi okumalar! Yıldızlamayı unutmayın!

____

Kartlar masaya koyuldu. Ve oyun yeniden başladı. Urgan, artık benim boğazımda değil. Ölmesini istediğim herkesin boynunda.

____

Gözlerim sanki birbirine yapışmıştı. Yavaş yavaş gözlerimi açmaya çalıştım. Küçük bir odada gözlerimi açtım. Yavaşça yana döndüm ve dört bir yanımı Ege'nin güzel kokusu sarmıştı. Kafamı hafif kaldırdığımda Ege'ye baktım. Hala uyuyordu, o kadar huzurluyduki iç çekerek bu haline baktım. Yavaşça elini kaldırıp belime doladı ve bana doğru yaklaştı, kafasını boynuma gömdü. Bu haline hafif tebessüm ettim.

"Kalp atışlarını duyabiliyorum civciv." Gözlerimi kocaman açtım. Sesi yeni uyandığı için biraz daha çatallı çıkmıştı.

"Sen uyumuyormuydun ?" Ellerimi nereye koyacağımı bilemedim. Bir elimi bileğini diğerini kendi karnıma koydum.

"Uyuyordum, senin uyandığını anlayınca uyandım." Dedi. Merak ettiğim şeyi sordum.
"Biz nerdeyiz ve saat kaç ?" Hafif mırıldandı ve kokumu içine çekti. Gelinliğim hala üstümdeydi ve yavaştan kaşınmaya başlamıştım.

"Biz büyük bir ihtimal Roma yakınlarına yaklaşık, İtalya'ya gidiyoruz. Ve saatte..." Düşünür gibi yaptı. "Üç buçuk olabilir.'

"Ne!" Heyecanla yatakta oturur pozisyona geçtim. "Ege! İtalya'ya mı gidiyoruz ciddi misin gerçekten mi ege?!" Heyecanla ve yüksek sesle konuşuyordum o kadar heyecanlanmıştım ki yatakta ayağa kalktım o sırada ege oturur pozisyonuna geçti.

"Aslında..." Dedi durdu. Beni daha çok meraklandırmak istiyordu. "New York'a gidecektik. Ama sen İtalya'yı merak ettiğini söylediğin için kaptanla konuştum rotayı İtalya yaptık."

Olduğum yerde zıpladım kendimi sarılmak için Ege'ye doğru attım. Ege kahkaha atıyordu. Yüzünün her yerine öpücük bıraktım. Ve her öpücüğümün arkasından teşekkür ediyordum.

"Tamam tamam" dedi gülerek. Şuan Ege'nin üstündeydim. Ve elleri yavaşça belime dolandı. Biraz daha kendine bastırdı. Gözleri git gide koyulaşıyordu. Ve bu hiç iyi değildi hiç!

"Ben kalkayım da üstümü giyineyim..." Yavaşça kalkmaya çalıştım ama o belimi dahada doladı. Dudaklarından itiraz dolu bir mırıltı çıktı.

"Ben kıyafet-" cümlemi tamamlama izin vermeden konuştu.

"Her şeyi ayarladım güzelim. İçin rahat olsun." sakince kafa salladım. Bir süre ikimizde sustuk öylece baktık birbirimize, sorguluyordu bireyleri kaşlarını çatıyordu.

"Noldu ?' Kaşlarını çatıyorsun arada. Çapkınca sırıttı.

"Güzelliğini düşünüyorum. Ve başkların bu güzelliği gördüğünü düşününce sinirleniyorum." Dudaklarım yukarı doğru kıvrıldı. "Hım" diye bir mırıltı çıktı. Ege bir anda beni altına aldı dudaklarımdan ufak bir çığlık çıktı.

"Ege ya napiyorsun!?" Yavaşça ellerimi tutup başımın üstünde birleştirdi.

"Deniz'im şuan hiç ama hiç iyi değilim. Onu net bir şekilde görüyordum zaten"!

Yavaşça dudaklarıma yaklaştı. Sakince izliyordum yüzünü.

"Ege" dedim sesimdeki huzursuzluğu belli ederek. Kaşlarını çattı. "Söyle deniz'im?" Sesimin titrememesine özen göstererek..

"İçimde bir huzursuzluk var birşey olacak gibi hissediyorum, belkide çok mutlu olduğum için bu kadar mutluluğa alışkın olmadığım için bilmiyorum ama birşeyler var.. canımı sıkan beni tedirgin eden."

CivcivHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin