3.Kına Gecesi

1.8K 104 23
                                    


Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorummm 


Kınayı yakmışlar gelineee!

Kafamdaki örtünün altından Duru'ya baktım. Annem de dik dik bakıyordu fakat arkadaşım umursamadan diğer kızlarla birlikte etrafımda dönmeye devam etti. Kınamdaydık... Büyük bir şey istemediğim için Emel ablanın lokantasında yapmaya karar vermiştik. Orta büyüklükte ve oldukça estetik gözüken bu lokantayı severdim. Bazen ona yardım etmek için uğrardım ve garsonluk yapardım.

Etrafımdaki olanlara şokla bakıyordum. Ben pek sevmezdim böyle geleneksellikleri ama yapma teklifini de reddetmek istememiştim. Anılar birikiyordu. Artık ileride gerçek bir evlilik yaptığımızda eşimizle gülerdik... Şarkı değişti klasik yüksek yüksek tepelere çaldı ve ortam bir anda loş ışık oldu. Tepemde dolaşan insanlara ters ters bakmayı bırakamıyordum.

Şeyma teyze yüzüme eğildi. "Ağlasana kız!"

Ona inanmazcasına baktığımda Emel abla Şeyma teyzeyi geri çekti. "Niye ağlayacakmış benim gelinim? Hiç ağlamasın hep mutlu olsunlar." Emel ablaya öpücük gönderdiğimde bana göz kırptı. Çok geçmeden müziği durdurup elimi açmamı istediler. Annem omuzlarımdaki elleriyle güven veriyordu. Aslı abla elime kınayı yaktığında Duru atıldı. "Aa kaynanası! Açmıyor bu kız elini."

"Yoo açıyorum." Duru kaş göz yaptı.

Ben bu kızı öldürecektim. Gerçekten. Zaten bugün Uğur bizi eve bıraktığında annemi de alıp çeyiz alışverişine gitmişti. Tüm işi Pelin, Aslı abla, Emel abla ve ben yapmıştım. Uğur'un da her şey aceleye geldiği için şirkette yapması gereken birkaç işi vardı. Sonuç olarak asla açmak istemediğim bir çeyizim vardı. Çünkü onu Duru hazırlamıştı. İçinden ne çıkacağını tahmin bile etmek istemiyordum. Annemin geldiği gibi çeyizi herkesin içinde açmamam için verilen uyarıları sayesinde daha da korkmuştum.

O bohçayı Uğur'dan uzak tutmalıydım.

Emel abla tam altını avucuma bastırdığında etraftakiler alkışlamaya başladı. Tabii Duru durmadı diğer elim için de aynı tepkileri verip de Emel ablanın diğer altını da avucuma koymasıyla Duru'yu öldüreceğim kesinleşti. Tehlike kokusunu alan Pelin, Duru'yu benden uzaklaştırdı. O sırada tekrar beni kaldırdılar ve oynattılar. Neyse ki azcık da olsa eğlenmiştim. Aslı abla bana doğru gelip kulağıma eğildi. "Seninki dışarıda."

Benimki değildi ama tabii ki onu suçlayacak değildim. Gülerek kafamı salladığımda milletin arasından kapıya yöneldim. Etrafımdakiler kıkırtılarla gülümseyip, birbirlerine fısıldamaya başlamışlardı bile. Kapıdan çıktığımda üzerindeki siyah takım elbise ve dağılmış saçlarıyla ortama 'ben damadım' diye bağıran Uğur ile karşılaşmıştım. Gözleri bana değdiğinde hafifçe duraksayıp süzdü ve elindeki sigarayı dudaklarına götürdü. "Çok güzel olmuşsun."

Üzerimdeki kırmızı bindallıya baktım. "Nesi güzel Allah aşkına?"

Bir kez daha sigarasından nefes çekti. "İçindeki."

Gözlerimi kısıp onu süzdüm. "Dalga geçmeyi bırak ya." Kafasını yana döndürüp kıkırdadığında yanına iliştim. Alttan alttan yüzüne baktığımda hayırdır dercesine kaşını kaldırdı. "Bi' fırt versene." Karizmatik bir hareketle sigarayı saçına değdirmeden saçlarını karıştırdı. "Vermem."

Ellerimi yukarı kaldırdım. "Ellerim senin yüzünden böyle. Ver hadi." Kolunu omzumdan geçirip beni kollarına çektiğinde dudaklarıma sigarayı uzattı. Gülümseyerek dumanı içime çektiğimde ellerini çıplak kolumda gezdirdi. "Üşümüşsün kızım ya." Üşüdüğümü onun kelimeleriyle idrak edip daha çok ona doğru sokulmuştum. "Isıt o zaman."

SÖZDE ARKADAŞ (FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin