harry styles, love of my life
-
"Güzel bebeğim."
Jeon Jungkook uzanıyor oldukları yatakta saçlarını okşarken ağlamamak için dudaklarını birbirine bastırıyordu Taehyung. "Güzel omegam." diyordu ona ve Alfa'nın her kelimesi içinin titremesine neden oluyordu. Dönüşümünü geçirmesinin sonrasında her şey onun için karmaşa halini almıştı. Kendisine yöneltilen bakışlardan, imalardan, bir Alfa'yı mutlu edemeyeceğine dair dönen dedikodulardan sıkılmıştı ve acı çekiyordu. Ailesi onu karşısına alarak bir eşi olmayabileceğine dair konuşurken kendini kötü hissetmişti. Omega gibi gelişmemiş olmasının acısını en derinde yaşayacağını düşünmüştü.
Odaya girdiği ilk andan beri Alfa olduğunu sanmasına rağmen Jungkook onunla ilgilenmişti. Hiçbir zaman aklında onun türüyle alakalı bir durumun geçmediğine emindi ama yine de her zaman yanında olmuştu. Gök gürültüsünden korkması, üzerini banyoda değiştirmesi, ondan uzak kalışı karşısında anlayışla yaklaşmıştı. Taehyung onun eşi olduğunu bilmediği o zaman diliminde bile Alfa'ya karşı hisler beslemeye başlamıştı. Jeon Jungkook yakışıklı olmasının yanında güzel bir kalbe de sahipti.
"Sen ağlıyor musun?"
Jungkook onun ağladığını gördüğü an ne yapacağını bilememişti. Taehyung sırt üstü yastıyor ve Alfa'nın saçlarını okşarken kulağına güzel sözler söylemesine izin veriyordu. Ağlamak nereden çıkmıştı? "Taehyung, bebeğim." diye mırıldandı Jungkook, onun saçlarını öptü. "Seni seviyorum ve yanımda olduğun için teşekkür ederim." dedi Taehyung, bedenini yanındaki Alfa'ya doğru çevirdi ve gözleri birbirini buldu. "Ben de seni seviyorum, Omega'm. Ne olduğunu anlatmak ister misin?" diye sordu ona, ilişkiye başladıkları andan beri Jungkook bir kez olsun onun üzerinde baskınlık kurmaya çabalamamıştı. İsteklerini her zaman nezaket kuralları çerçevesinde dile getiriyordu.
Biraz daha kendini toparlamak için zaman verdi kendine. "Sana sahip olduğum için çok şanslı hissediyorum. Hyung, ben kendimi bilmiyordum. Herkes Omega olarak yeterli olmadığımı haykırıyordu sanki ve yorgun hissediyordum. Bir eşimin olmasını beklemiyordum. Ona karşı yetersiz hissediyordum." diye devam etti Taehyung, biraz daha kollarının arasında dönerek Jungkook'a yaklaştı. "Benim için senden daha yeterli kimse yok Taehyung. Sana yemin ederim, başka birini istemezdim. Seni anlamaya çabalıyorum, bebeğim. Uzun bir süre kendi türün ile bağ kurmakta sorun yaşamışsın ve insanlar bu konuda sana sorun yaratmış." dedi Jungkook, elini Taehyung'un saçlarına götürdü yeniden ve okşadı.
Taehyung başını onun boyun girintisine sakladı, kokusunu içine çekti. Manolyanın tatlı kokusu her yerini sardı. "Ah, sana çok aşığım Kim Taehyung." diye mırıldandı Jungkook, boynundaki beden kıkırdadı. "Ben de sana aşığım Jeon Jungkook ve teşekkür ederim." dedi Taehyung, iç geçirdi. "Benimle aynı evde yaşayacaksın, değil mi?" diye sordu Taehyung, masada Jungkook sessiz kalmıştı ve kötü hissetmesinin nedenlerinden biri de buydu. Jungkook'un sessiz kalışı onu üzmüştü. İleri mi gitmişti? Ona kötü mü hissettirmişti? Alfa olarak Omega'nın bu konuda bir şeyler demiş olması ya da adım atması kötü mü hissettirmişti? Jungkook yine sessiz kalıyordu. "Seni kötü mü hissettirdim?" diye sordu Taehyung dayanamayarak, başını onun boynundan çekti ve Jungkook'un parlak gözlerine baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i think i'm lost again' taekook
Fanfiction-omegaverse- jeon jungkook, alfa sandığı oda arkadaşı kim taehyung'a aşık oldu.