Tatlı Mayıs | ARA VERİLDİ

6. Bölüm

En güzeli oymuş gibi
Bunca yıl beklemiş gibi
Beklediğime değmiş gibi
Ben ona resmen aşığım

Nil Karaibrahimgil ♥️

3 ay önce

Ben insanların isimlerinim onların karakterlerini yansıttığını düşüncesine pek katılmıyorum. Sonuçta ismini sen seçmiyorsun. Seni fikrin alınmıyor. Hatta belki de ismin belliyken sen bu dünyada nefes bile almıyorsun...

Ama Savaş'ın ismi tamamen onu yansıtıyordu. Her alanda. İhtişamı Savaşlar kadar yıkıcıdı , bakışları savaşlar kadar sert , karakteri savaşlar kadar ciddi ve soğuk , heybeti ve vücudu savaşlar kadar büyük.

Bu adam tam anlamı ile bir Savaştı.

Beraber karşımıza çıkan ilk kahve dükkanına girmiş ve küçük bir masaya oturup iki kahve ve küçük keklerden istemiştik. Savaş kahvesini sert istemişti. Tam da tahmin ettiğim gibi. Ben ise sütlü kahve istemiştim. Tam da tahmin edileceği gibi.

Yaklaşık bir saattir kafede oturmuş muhabbet ediyorduk. Savaşın sessiz ve sakin biri olduğunu biliyordum ve açıkçası buraya oturduğumuz da konuşanın sadece ben olacağını zannetmiştim. Ama yanıldığımı hemen fark ettim çünkü aramızda koyu bir sohbet başlamıştı. Tabii yine de ben ona oranla on kat daha fazla konuşuyordum.

Onun bir polis olduğunu ve sınıfımda ki yeni öğrencim Aslı'nın amcası olduğunu öğrenmiştim. Polislik tam da ona yakışır bir meslekti. Hatta onun gibi birine en çok yakışan meslekti. Kutsaldı.
Kafasına düştüğüm gün neler olduğunu en ince ayrıntısına kadar konuşup gülüştük. Müdür odasına Aslı için gittiğini öğrendiğimde ise onu tanımadan önce hakkında düşündüklerimden utandım. Onun Aslı'yı umursamadığını falan düşünmüştüm. Fakat onun böyle birisi olmadığını tanıyınca çok daha iyi anladım.

Flört konusunda pek bir bilgim yoktu. En son ne zaman biriyle çıktığımı hatırlamıyorum. Sanırım milattan önceydi. Bu tür konularda pek şanslı sayılmam. En son ki sevgilim bir akşam beni arayıp, gittiği sinema filminde çok güzel bir kadın gördüğünü ve ona aşık olduğunu bana ağlaya ağlaya anlatmıştı. Haziranın'da dediği gibi ağlamalı değil daha çok gulmeli bir konu olduğu için her hatırladığımda gülerdim...

Şu an ise savaş ile aramızda olan durumun flört durumu olup olmadığını bilemiyordum.

" Yani iş dışında ilgilendiğin tek şey futbol mu ? " Dedim hayretle. Sanırsın ben her iş çıkışı Alp dağlarına tırmanmaya gidiyorum.
" Bir de bilgisayar oyunları var tabi " dedi savaş omuz silkerek.

Ah ! Erkeklerin bir oyun çubuğu ile hayali kötü adamları " piuv piuv " diye yalancıktan öldürmekten zevk alması çok garipti bence.

" Sen futbolla ilgileniyor musun ? " Diye sordu.