Peter uyandığında ilk gördüğü şey beyaz tavanlardı. Çok fazla ağrısı olmasa da başı çatlayacakmış gibi hissediyordu. Elini başına uzattığında kafasında sargı olduğunu farketti ve kolunda da bir serum vardı.
Henüz bitmemiş serumu kolundan çekip attığında acele etmeden kalkmaya çalışsa da yanına gelen Bruce buna izin vermedi.
"Hayır Peter, kafana darbe aldın ve hiperventilasyon geçirdin. Ayağa kalkmamalısın."
"Sence bu umurumda mı?" dedi Peter. Bruce'un engellemeye çalışmasına aldırmadan ayağa kalktı.
Bruce ne kadar Peter'ı durdurmaya çalışsa da Peter onu dinlemeyip Tony'nin yanına gitti. Tony sanki cansızmış gibi yatakta yatıyordu. Peter korkuyla yanına gidip nefes alıp almadığını kontrol etti.
Nefes aldığını farkeden Peter rahat bir nefes verdi. Tony'nin yatağının yanındaki koltuğa oturup onu izlemeye başladı.
Tony'nin yüzü bembeyaz olmuştu. Yüzü yara bere içindeydi ve kolu alçıya alınmıştı. Peter onun bu halini görünce içi acımıştı.
Her ne kadar ağlamamak için kendini tutmaya çalışsa da daha fazla dayanamayıp gözyaşlarını bırakmıştı. Tony uyanıp onu ağladığını görmesin diye hemen gözyaşlarını sildi.
Omzuna konan elle arkasına döndü. Natasha hüzünle Peter'a bakıyordu. Peter hızla kalkıp natasha'ya sarıldı.
"Uyanır değil mi, anne örümcek?" diye sordu Tony'i işaret ederek.
"Tabiki uyanacak yavru örümcek, endişelenme."
Peter Natasha'ya sarılmaya devam ederken gözyaşları kızıl kadının omzuna damladı. Yorgun hissediyordu.
"Biraz dinlenmek ister misin? Yorgun görünüyorsun." diye fısıldadı Natasha. Peter olumsuzca kafasını salladı. Buradan ayrılmak istemiyordu.
"O uyanana kadar yanında kalabilir miyim? Belki varlığımı hisseder. Yanında olmadığımı düşünmesini istemiyorum."
"Peter, bu çok uzun sürebilir, biliyorsun değil mi?"
"Umurumda değil, aylarca beklemem gerekse de buradan bir yere ayrılmayacağım. Rica etsem beni onunla yanlız bırakır mısın?"
Natasha Peter'ın kafasının üzerine bir öpücük bırakarak kapıya doğru yürüdü.
Peter Natasha çıktıktan sonra Tony'nin yanına oturup sağ elini tuttu. Elindeki yaraları görmek kalbini acıtıyordu. Eline dudaklarını bastırdıktan sonra başını eline yasladı ama canı yanmasın diye ağırlığını vermiyordu.
"Uyan Tony, lütfen, beni sensiz bırakma. Sen benim ailemsin, sensiz ne yaparım ben"
Peter ağlayarak bütün gün Tony'e uyanması için yalvardı ama Tony uyanmamıştı.
Normalde olsa ağlamsına kıyamayıp her istediğini yapacak olan adam şimdi uyanmıyordu. Peter bir süre sonra uyuya kaldı.
Uyandığında üzerinde ince bir pike sol tarafındaki masada da kendisi için bırakılmış bir tepsi yemek vardı.
Peter uyuya kaldığına inanamıyordu. Ya kendisi uyurken Tony uyansaydı?!
Sorumsuzluğu için kendisini azarladıktan sonra epey acıkmış olduğunu farketti. Örümcek güçleri ona bu konuda fayda sağlamıyordu.
Çoktan soğumuş olan fajita'yı yemeye başlarken boğazından geçmediğini farketti. Et ağzında talaş gibi dağılırken çiğnemekte zorluk çekiyordu. Üçüncü çataldan sonrasını midesi kabul etmediğinde tepsiyi tekrar bırakarak Tony'e döndü.
Tony hala aynı şekilde uyuyordu uyanmasına dair ufacık bir belirti bile yoktu
Peter hayal kırıklığıyla Tony'nin yanına geri oturdu.
Tony'nin elini tutarak uyanmazsa ondan habersiz devriyeye gitmekle onu tehdit etti.
Fakat bir işe yaramış görünmüyordu. Başka zaman olsa legolarını çöpe atmakla tehdit edecek adam şimdi tepki bile vermiyordu.
Peter tekrar uyumaya başlayacağını farkettiğinde göz ucuyla monitöre baktı. Her şey stabil görünüyordu.
Göz kapakları daha fazla dayanamazken uyandığında Tony'nin uyanmış olmasını diliyordu.
●
Peter tekrar uyandığında Tony'nin monitöründen bir ses geldiğini farketti.
Korkuyla ayağa kalktı. Tonynin kalbi durmuştu. Peter daha o farketmeden birisi kolundan tutup onu dışarı çıkartmaya çalıştı.
Bruce aceleyle Tony'nin yanına gitti. Peter bir süre sonra Bruce'un gözünden bir damla yaş aktığını görünce endişesi daha da arttı.
"Ne oldu niye durdun, müdahale etsene Bruce"
"Üzgünüm Peter, yapabileceğim bir şey kalmadı."
Peter kafasını sallayıp "Hayır!" diye bağırdı.
"Hayır hayır Tony ölmedi. Ölemez, Tony beni bırakmazki söz verdi yanımda olacaktı."Peter onu tutan kişiyi itip Tony'nin yanına gitti. Ellerini tutup ona baktı. Elleri buz gibiydi ve yüzü bembeyaz olmuştu.
"Tony hadi uyan, lütfen bunu bana yapma. Daha çok güzel anılarımız olacak, daha yüzyüzeyken sana baba diyeceğim, lütfen..."
Peter onu kollarından tutup çektiklerinde bile vazgeçmeden uyanması için Tony'e yalvarmaya devam etti.
"Bırak beni! Bırak! Tony'nin yanında kalmama izin ver. Bruce bir şey yap kurtar onu. Bırakın beni. Tony uyan lütfen. BABA!"
☆☆☆
![](https://img.wattpad.com/cover/346432449-288-k62014.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Numara(irondad)
FanfictionTüm hakları marvela aittir. #1 Irondad-22.07.23 #1 tonystark-22.07.23 #1 peterparker-22.07.23 #1 clintbarton-12.08.23