Yanlış Numara(irondad)

37.bölüm

İki gün önceki geziden beri değişen pek bir şey olmamıştı. Tabi Flash'ın artık Peter'a zorbalık yapmadığını saymazsak.

Süper iyileşmesi sayesinde Peter'ın ayağı neredeyse iyileşmişti. Hala üstüne basarken biraz zorlansa da alçısını çıkarmışlardı.

Bu süre zarfında iki gündür okula gitmeyen Peter rahat rahat kanepede yayılırken Tony'nin aceleyle odasına doğru koştuğunu gördü.

Ne olduğunu merak eden Peter ayağa kalktıktan sonra yukarı doğru bir ağ atarak tavanda sürünmeye başladı.

Tony'nin saat seçmeye çalışmasını izlerken tavanda sürünmeye devam ediyordu. Belliki bir yere gidecekti.

Tam o sırada havalandırma kapağından kafasını sarkıtmış olan Clint'le çarpıştı. Peter tam kafam diye bağıracaktı ki Clint elini dudaklarına götirerek sus işareti yaptı.

Tony onları duyamayacak kadar meşgul görünüyordu.

Peter ve Clint sessizce Tony'i izledi. Tony saati seçip taktıktan sonra hızla odadan çıktı. Tabi son anda parfüm sıkmayı ve saçlarını düzeltmeyi de unutmadı.

Clint havalandırmadan Peter ise tavandan sessizce Tony'i izledi.

●

Bir süre sonra Tony ve Natasha'nın buluşup arabaya bildiğini gördüklerinde sırıtarak birbirlerine baktılar. Clint ve Peter onları takip etmeye karar vererek aşağı indiler.

"Eeee şimdi nereye gideceğiz?" diye sordu Peter. Tony ve Natasha gözden kaybolmuştu.

"Dahi olan sensin, sen bul." Clint umursamaz bir tavırla cevap verdi.

Peter göz devirmesine engel olamazken bir şeyler düşünmeye çalıştı. Ama önce bir taksiye binmeleri gerekiyordu.

"Clint, bak ne diyeceğim, sen bir taksi bul ben de bilgisayarımı alıp geliyorum. Tamam mı?"

Clint'ten gerekli onaylamayı aldıktan sonra hızlıca asansöre koştu. Bilgisayarını ve ne olur ne olmaz diye bir miktar nakit parayı yanına aldıktan sonra tekrar aşağı indi.

Taksiye bindikten sonra Peter bilgisayarını açtı ve bir şeyler yazmaya başladı. Ne yaptığını anlayan Clint alaycı bir tavırla "Hah" dedi.

"Ne var? Onları bulmanızın tek yolu bu."

"Friday'i hackleyebileceğini mi sanıyorsun?"

"Daha önce yapmıştım." diyerek yandan bir bakış attı Peter. O gün aklına gelince sırıtmadan edemedi.

"Ah evet, unutmak mümkün mü?" Clint göz devirdi. "Turşularıma veda etmek zorunda kalmıştım."

Peter kıkırdarken Clint somurtmaya devam etti. Neredeyse yarım saatin sonunda Peter'ın işi bitmişti. Tabi bu arada taksi nereye gideceğini bilmeden öylece gidiyordu.

"Eee bitti mi? Şimdi ne olacak?" diye sordu Clint.

"Tony bugün Manhattan West Restoran'da rezervasyon yaptırmış. Oraya gidiyoruz."

"Vay pislik, bizi bir gün böyle pahalı bir yere götürmedi. Peter sakın orda yemek falan sipariş etmeye kalkışma. Bizim paramız oraya yetmez. Çıkışta ben seni shwarma yemeye götürürüm." dedi Clint. Peter gülmemeye çalışıyordu.

Taksi şoförüne gidecekleri yeri söyledikten sonra Clint bir markette inmek istediğini söyledi. Peter neden olduğunu anlamadı.

Beş dakika sonra geri döndüğünde Clint'in elinde bir kozmetik dergisi, bir gazete ve iki şişe de su vardı.