O gideli iki aya yakın oluyordu. Hayatım yeniden düzene girmişti.
Garip olan tek şey o gittikten sonra başka bir oda arkadaşımın olmayışıydı. Lakin bunu çokta düşünmemiştim açıkçası.
Yaptığım şeyler monotonda olsa bana huzur veriyordu.
Her gün derslerime gidiyor, dersten sonra elimde kahvemle bir parkta oturup kitap okuyor, bizimkilerle buluşuyor ya da konuşuyordum. Ardından yurda gelip yemeğimi yiyordum, derslerimi tekrar edip uyuyordum.
Mutluydum ve kelimenin tam anlamıyla özgür hissediyordum.
Bu özgürlük hissi o gelmeden önce bile yoktu. Hep bir izlenme hissiyle yaşıyordum ama şimdi o da yoktu.
Huzurluydum.
Yine kahvemi alıp parka yürüdüğüm bir gün iki aydır hissetmediğim bir şeyi hissettim, izleniyordum.
Adımladımı sıklaştırdım ve park yolunun tersine yürümeye başladım. Elimdeki kahveyi ilk gördüğüm kadının eline tutuşturdum ve koşmaya başladım.
SİKTİR. SİKEYİM. SİKEYİM SENİ BANG CHRISTOPHER CHAN!
Bence o seni s- sever ama sen bilirsin tabii.
YA KONUMUZ BU MU AMK!
Nefesim götüme kaçmış şekilde daha da hızlı koşmaya çalışıyordum. Yakındalar mı diye kafamı arkaya çevirdiğimde orada olmadıklarını görüp daha da endişelendim.
Çünkü, hadi ama hepimiz biliriz bunu, kaçtığınız kişi arkanızda değilse,
"Önünüzdedir."
Adımlarımı yavaşlatıp önüme baktığımda haklı olduğumu gördüm.
Oradaydı.
"Ah, her zaman ki gibi yine çok zekisin güzelim."
Gözlerim çoktan dolmuştu. Tutamadığım bir hıçkırık boğazımdan kaçtı ve diğerleri onu takip etti. Önüm bulanıklaşırken ayaklarımın üstüne çöktüm.
"Tanrı seni kahretsin! Uzak dur benden, korkuyorum. Ne olur uzak dur. Seviyorsun biliyorum ama ben sevmiyorum. Korkuyorum. Özür dilerim, çok korkuyorum. Sevmiyorum seni, özür dilerim."
Saçma sapan bir sürü şeyi arka arkaya söylerken beni anladığından emin değildim. Çünkü hıçkırıklara boğulmuştum.
Bana doğru gelen güçlü adımları hissettiğimde daha da fazla ağlamaya başladım.
Tam dibimde durdu ve bana eğildi.
"Şşş, ağlama. Özür dilenecek bir şey yok. Şimdi sevmiyorsun ama seveceksin sonuçta birtanem."
Koltuk altlarımda onun büyük ellerini hissettim. Beni kucağına alıyordu.
Çırpındım, onu itmeye çalıştım ama beni bırakmadı. Beni kucağında sıkıca tutarken kulağıma fısıldadığı sözlerin gerçekliği canımı deşti.
"Rüyandan keyif aldın mı? Çünkü, bunların hepsi bir rüyaydı bebek."
Ani bir kararla, hazır köy molası vermişken kitabı bitirip öyle gitmeye karar verdim. Artı kitabı düzenledim tüm bölümleri baitan okumanızı tavsiye ederim. Evet kararlı kalma sürem bu kadardı. Neyse umarım keyif almışsınızdır.
Byeee
❤️💜❤️💜❤️💜❤️💙💛🤎💛💜💛💙🧡🤎💜💛❣️💛💞💛💓💜🖤🤎🤎💛🤎🤎💛🖤🧡💞💞💕💕💟❣️💚💜💚💚💙💛💜🤎💛❤️🧡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Roommate ✅
FanfictionChan, Changbin'in yeni oda arkadaşıydı. Hikâyede intihar, kan, zorla alıkoyma gibi tetikleyici unsurlar bulunmaktadır.