Sessiz Çığlık

07

İmgeden:

Eve gelmiştim, yorgun bir şekilde kendimi yatağa atmış tavana bakıyordum.

Annem odama girince doğruldum.

-İmge ben biraz dolaşacağım kızım bişey istiyor musun dışarıdan?
-Yok istemiyorumda nereye gidiyorsun sen?
-Şey
-Ben anladım, hapishaneye gidiyorsun, o adamı görmeye
-İmge o adam dediğin kişi baban kızım
-sana şiddet uyguladığı için hapise girende BABAM anne!

Annem odamın kapısını kapatıp yanıma oturdu.

-kızım babanla bir çok sorun yaşadık, sıkıntı yaşadık, ama babanında sıkıntıları var, psikolojisi iyi değil, kafası yerinde olmadığı için sürekli çıkışıp şiddet uyguluyordu, babanı savunmuyorum bana şiddet uyguladı ikimizinde psikolojisini bozdu, çok kötü günler geçirdik ama her ne olursa olsun o senin baban, ilerde babana bir şey olursa sonradan üzülme, vicdan azabı çekme diye diyorum.

Ufak bir kahkaha attım, elimle yüzümü sıvazlayıp konuşmaya başladım:

-inan bana ölse hiç umrumda olmaz, kendini kandırmayı bırak anne, o adamın psikolojik bir sıkıntısı yok, kazandığın paraları kumarda yiyordu, kazanamayınca senden çıkarıyordu sinirini, bunu anlamayacak kadar körsün, Pes!

-Ben en iyisi gideyim, dedi annem ve odamdan çıktı.

Annemin arkasından göz devirip yatağıma tekrardan yattım.

Sabah:

Okula gelmiştim ve sırama oturmuş bekliyordum, tam o sırada sınıfa Leyla girdi ve bana doğru yaklaştı.

-Günlüğüne ağlayarak yazdın mı bari bişeyler, diyerek güldü

-Boş yapmak yerine sırana gitmek ister misin?

-Vay sen konuşabiliyor muydun ya?
Kızım sana yetmemiş herhalde rezil olmak bir dahakine bu kadar yapmakla kalmam, seni rezilliğinden okuldan bile attırırım. Ona göre ayağını denk al

Söyledikleri şeyler çok ağırıma gitsede sadece yüzüne baktım Leylanın.

Leyla sırasına geçip yerine oturdu ve tekrardan konuşmaya başladı
"Neyse senin gibi bir ezik ile uğraşamayacak kadar önemli bir vaktim var"

Daha fazla bu saçma sözlerine dayanamayarak konuşmaya başladım;

-Öyle mi? Sen Okul'a benim için uğraşmaya gelmiyor musun ya? Sana baya batıyorum herhalde, kısa ve öz kudurmak gibi bişey

Leyla gözlerini fal taşı gibi açtı ve kaşlarını kaldırdı.

O anda sınıfa Güneş ile Aslı girdi, ortamın gergin olduğunu anladılar, Güneş yanıma gelip çantasını sırama bıraktı ve yanıma oturdu.

-İmge biraz gerginsin sanırım canım, koridorda 1-2 tur gezelim gel

-dur dur bekle, ne demeye çalıştın sen bana bir daha söyle o lafları!, dedi Leyla

-Leyla bak beni şu an'a kadar aptal biri olarak görebilirsin ama ben aptal değilim, eğer bir daha bana yaklaşırsan elimden bir kaza çıkacak

Güneş ile Aslı birbirine şaşkınca baktı, büyük ihtimalle böyle bir şey diyeceğimi beklemiyorlardı.

-Nasıl bir kaza çıkacakmış göstersene

-Hey hey! Yeter bu kadar tamam mı? Hadi İmge gel Lavaboya gidelim biz, dedi Güneş

Sınıftan dışarı çıktık ki karşımıza Çınar çıktı, Güneş Çınara gülümseyerek 'Günaydın' dedi

-Sanada günaydın, nasılsınız?