Olayın üstünden bir hafta geçmişti. Zaten olaydan dolayı okul da bir hafta tatil edilmişti. Sensei de Katsuki de iyileşmişti. Ben ise hala hayatım ile ne yapacağımı düşünüyordum. Özgünlüklerim yok olmuştu. Büyük bir villainin kızıydım ve kimsem kalmamıştı. Cidden yalnız kalmak ne demek bunu öğreniyordum çünkü sürekli yanımda dolaşan bir Jack vardı. Artık o da olmayacaktı.
Kendimi amaçsız hissediyordum. Kahraman olamazdım, annemin katilini bulma intikamı ile de yaşayamazdım. E o zaman ne yapacaktım. Daha önce hiç ne olmak istediğimi düşünmemiştim. Büyük bir kişilik krizinin içindeydim.
O esnada odamın kapısı çaldı. Kapıyı açtığım anda tüm sınıfım odama dolmuştu. Ellerinde bir pasta ile beni neşelendirmeye gelmişlerdi.
" Çok güçlüsün Sakuraaa" dediler hep birlikte . Bir an gözlerimin dolduğunu hissettim.
" Hep birlikte yanına gelelim dedik, iyi düşünmüş müyüz" dedi Mina. Kafamı onaylayacak şekilde salladım. " Ayrıca bak sana bir hediyemiz var " derken arkalarında elinde çiçek buketi ile duran Katsuki'yi gördüm.
" Yani al işte çok önemli bir şey değil ama" utanmasını saklamaya çalışarak buketi uzattı. Onun bu halini görünce gülmeye başladım. " Çiçekler için teşekkür ederim.
O gün akşama kadar birlikte eğlendik. Oyunlar oynadık, dans ettik ve film izledik. Akşam olduğunda ise KATSUKİ hariç hepsi gitmişti. Onunla da okulun bahçesindeki bir bankta oturuyorduk.
" Katsuki biliyor musun, nedense özgünlüklerim gittiği için o kadar üzülmüş hissetmiyorum. Galiba en başından beri kahraman olmayı o kadar istemiyordum ama bunun farkına varamadım çünkü annemin mutluluğuna çok odaklanmıştım."
Bana bir şey söylemek istediği belliydi.
" Sakura bunu bencillik olarak algılamanı istemem ama özgünlüğün varken sana ufak bile olsa dokunamıyordum. Sanki asla ulaşamayacağım bir rüya gibiydin. Şimdi ise o rüya gerçeğe dönüşmüş gibi hissediyorum ama benim dokunmaya gücüm yok" bunları söylerken bana öyle bir sevgi ile bakıyordu ki karşındakinin Katsuki olduğunu unutmuş gibiydim
" Siz romantik cümle kurabiliyor muydunuz ya " dedim dalga geçerek.
" NE ROMANTİĞİ YA" dedi bir anda " Sen istersen dönüşürüm ama bazen" dedi sonradan.
" Bipolar mısın oğlum sen " dedim gülerek. O da güldü.
" Katsuki ben karar verdim. Ben UA de okumaya devam edeceğim ama kahramanlar için ekipman tasarlama bölümünde. Galiba böyle bir meslek beni mutlu edebilir" benim karar vermeme benim kadar o da sevinmişti.
Saat ilerlediği için artık Katsuki'nin gitmedi gerekiyordu. Ayağa kalktı bana görüşürüz demek için arkasını döndüğü anda dudaklarımızı birbirine yapıştırdım. İlk başta şaşırdı ama olayı idrak ettiği anda o da beni öpmeye başladı. Bir süre böyle durduktan sonra ona sıkıca sarıldım. " Artık temas konusunda kendini tutmana gerek yok Bay biporlar" dedim gülerek. " O zaman kendini kollasan iyi olur " dedi imalı bir şekilde.
Okuldan çıkarken ona el salladım" artık her şekilde benimle konuşmak için başka sınıfa geleceksin " dedim gülerek. O da peki peki diyerek beni geçiştirdi.
Üç senemiz sürekli bir o sınıfa bir bu sınıfa giderek geçti. Aynı sınıfta olamadığımız için sürekli görüşemiyorduk ama mutluyduk.
Ben yeni geçtiğim sınıfımda işlenmiş derslere ayak uydurmak konusunda sıkıntı yaşasamda bir şekilde öğrendim.
İkimiz de liseyi çok iyi notlarla bitirdik ve çok iyi ajansalara girebildik. Ben ise girdiğim ajanstan ekstra memnundum. İki numaralı kahraman Hawks'ın ajansı.
Lisedeki eski sınıfımla bir kafede oturmuştuk. Herkes gittiği yerlerle ilgili konuşuyordu ve hepsi benim Hawks'a aşırı hayran olduğumu çok iyi biliyordu. " Hawks'ın ajansına da girdiğime göre başlasın A planı" Mina ile ben kıkırdadık.
" Ne planı kızım" diye araya girdi Katsuki.
" Hawks'ı baştan çıkarıp evlenme planı" dedim ama niyeyse Katsuki bunu ciddiye aldı.
O gün tüm sınıf Katsuki ile dalga geçtik. Akşam ise eve geldiğimizde. Biz diyorum çünkü artık ortak eve çıkmıştık. O sabah eczaneden aldığım testi yapmaya karar verdim.
Yaklaşık on beş dakikadır bekliyordum ve sonuç çıkmak üzereydi.
ÇİFT ÇİZGİ.
Bir anda evde çığlık attım. Katsuki bir şey olduğunu zannedip kapıyı yumruklamaya başladı. Şak diye kapıyı açınca da yere düştü.
" BİR ŞEY Mİ OLDU NİYE BAĞIRDIN" dedi endişeyle. Ona elimdeki hamilelik testini gösterdim.
Bana anlamsız bir şekilde baktı. " Kızım manyak mısın? Bir şey olmaz. İkimizin de aşısı var zaten. Ben bakarım sana. COVID movid sana bir şey yapamaz" dedi aptalca.
" KATSUKİ SALAK MISIN BU HAMİLELİK TESTİ"
" what dedin gülüm"
İdrak etmesi yaklaşık olarak bir dakika aldı sonrasına ise kahkaha atarak beni kucağına aldı. İkimiz de mutluluktan ölürken hayatımı doğru kişi ile geçirdiğimin bir kere daha farkına vardım.Aşklarım kitap ciddi ciddi bitti. İnanamıyorum. Benim gibi üşengeç bir yazar ile muhattap olduğunuz için özür dilerim. Umarım sevmişsinizdir. Oylamayı unutmayın<333333
ŞİMDİ OKUDUĞUN
you're like a dream[bakugou x reader]
Fiksi Penggemarkatsuki ve izuku ile çocukluk arkadaşı olan sakura özgünlüğü yüzünden zorluklar yaşıyordur ama zayıf biri ile arkadaş olmayı kabul etmeyen katsuki ona bu konuda yardım etmeye çalışır.