Arkadaşlar bölüm atmam biraz uzun sürdü kusura bakmayın ama gerçekten yoğunum ve müsait olamadığım için gecikti ve yarın yine müsait olamayacağım için bu gece uykumu bir kenara atıp bölümü yazacağım Umarım beğenirsiniz İyi okumalarr☆
Hehh okumadan önce medyadaki müzikle beraber okumanızı tavsiye ederim tüm bölümü bu müzikle yazdım¿?Bu müziği dinleyince aklınıza ne geliyor ve nasıl hissediyorsunuz?
...!^^+-+)
- "Hazır mısın?"
"Evet"
Başını yukarı kaldırın. Ellerin iki yanında sabit dursun ve omuzlarınızı dik tutun lütfen."
"Tamam bitti mi? "
- "Evet bitti sayılır. Son iki çekim kaldı."
"Şimdi bitirelim"
- " önce bir ara verin. Sabahtan beri ayaktasın"
"Hayır gerek yok. Bitirelim hemen lütfen"&
5 saattir çekimlerdeyiz şuan saat 11.00
Namjoon hyung bu saatte gelir demişti.
Neden gelmedi? Çekimlerden hemen sonra üzerimi değiştirmiştim. Altıma bol bir eşofman, üzerime yine bol ve büyük bir tişört. Saçlarım sarı renkti ve baya uzamışlardı. Onları da hiç özenmeden öyle bırakmıştım.
Böyleyken daha rahat hissediyordum.Dar giyinmeyi sevmem fakat çekimlerden dolayı sürekli dar ve vücudumu açığa çıkaran kıyafetler giymek zorunda kalırım.
Yavaş adımlarla stüdyodan çıktım
Bahçeye vardığımda derin bir nefes içime çektim. Sabah yağmur yağdığı
için heryer toprak kokuyordu.
Bu sabah hafif bir yağmur yağmıştı...
Şuan çok güzeldi heryer ıslaktı.Öylece duruken burnuma bir damla yağmur tanesi düştü. Hafifçe gülümsedim.
Bu hissi çok severdim ardından
yağmur yavaş yavaş yağmaya başladı.
Çok mutluydum ve koşmaya başladım.
Ayağımı her yere vurduğumda
gökyüzü daha da hırçınlaşıyordu.
Yağmur taneleri daha da çoğalıyordu...
Toprak ile bitkiler keyifle dans ediyordu. Sanki herşey daha
anlamlıymış gibi geldi gözüme.Sanki ben yaşadığımı hissediyordum...
Öylece koşarken bir anda yere yığıldım
üstüm başım çamur olmuştu önüme baktığımda simsiyah giyinmiş bir alfa
gördüm.Çok soğuk duruyordu. Siyah bir bot, siyah dar bir pantolon, grimsi bir kazak üstünde ise uzun bir ceket ve yine siyah bir sırt çanta...
Her iki kulağında farklı çeşitli küpeler vardı. Siyah bir şapka aynı şekilde siyah bir maske...
Açıkçası çok havalı duruyordu
Acaba stüdyomuza gelen yeni
yapımcı mı? Yada ünlü biri mi?
Ama onu tanımıyord-
"Daha beni ne kadar süzeceksiniz?"
Sert ve soğuk bir şekilde söylemişti.
Hemen kendime geldim. Aishhh.
Çok utanç verici bir durum.
Neden bu kadar düşüncelere kapılıyorum ki? Hemen kalktım yerimden.
"Kusura bakmayın" dedim hemen.
"Bir dahakine dikkat edin. Bana çarptınız!"
"Şey kusura bakmayın lütfen yanlışlıkla oldu."Bir şey demeden yanımdan geçtiğinde biraz utandım. Ayy neden hep rezil
olmak zorundayım? Yağmur da durmuştu en iyisi stüdyoya gidip bir kahve içeyim. Üstüm başım da kirlenmişti. Hafif bir duş alsam iyi olur.Namjoon hyung'a da söylesem iyi olur.
Neden gelmedi şuana kadar?
Herneyse neden onu bu kadar düşünüyordum?
Hızlı adımlarla stüdyoya vardığımda
Kendime özel odama ilerlediğim sırada asistanım beta park bo-young konuşmaya başladı "Efendim sizi bekley-"
Sözünün tamamlanmasına izin vermeden
"Şimdi duş alacağım beni rahat bırakır mısın?" ayrılacağım sırada tekrar konuştu.
"Efendim ama sizi bekleyen biri var"
Off... göz devirerek konuştum
"Tamam, de ki yarım saat daha beklesin"
"Peki efendim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Would you like? / Taekook
Hayran KurguOmegalardan nefret eden bir alfa dünyaca ünlü bir modelin özel koruması olur