17

31 3 0
                                    

HOSEOK

Saat'e baktığımda 22.12 olduğunu gördüm   göğüsümde uyuyan yoongi'yi yavaşça yana dönerek bıraktım.

Kalkarak beline ve bacaklarına kollarımı dolayarak kaldırdım, arabaya götürerek arkaya uzandırdım, geri dönerek örtüyüde aldım.

Ceketi mi çıkartarak üstüne örttüm, arabayı çakıştırarak evine doğru sürdüm.

Sonunda geldiğimizde arabayı durdurup indim, arka kapıyı açarak saçlarını sevdim "yoongi uyan, evine geldik" dediğimde elimi tuttu, gülerek elini sıkıp "kalk hadi geldik" dediğimde oflayarak kalktı.

Elini yumruk yapıp gözünü ovdu, şişko yanakları, büzdüğü dudakları çok şirindi, mantıya benziyordu.

Gülerek anlını öptüm , arabadan indi, kafasını göğüsüme yaslayarak "uyumak istiyorum" dediğinde gülerek beline kollarımı sarıp "evde uyu ,geldik" dediğimde kafa salladı, bagajdan kitap poşetlerinide çıkarttım.

Evin kapısı açıldığında babaları çıktı, gülerek bize bakıyorlardı, tanrım çok utanıyorum, kısa olan babası el salladı "gelsenize çocuklar, hava soğuk" dediğinde yutkunarak yoongi'ye baktım.

Yoongi "tamaam" diyerek bana baktı "bu çok erken oldu" dediğinde kafa salladım, omuz silkerek "neyse gidelim hadi gördüler artık" dediğinde onayladım.

Geri çekildiklerinde içeri geçtik, uzun olan babası poşetleri alarak "yoongi okumadığın daha çok kitap var , daha fazla almamalısın ve teşekkür ederiz.. " eğilerek "hoseok, jung hoseok efendim" dediğimde gülerek "hoseok teşekkür ederiz, siz oturun bizde geliyoruz" dediğinde onayladım.

Yoongi oturduğunda  yanına oturdum, çok gergindim şuan, elimi tutarak "gerilme, seni sıkmazlar"  dediğinde "elimde değil" dedim, gülerek yanağımı öptü, bu çocuk beni öldürücekti.

Babaları geldiğinde elini çekti, kısa olan gülerek "içecek ne istersin hoseok" dediğinde yutkunarak "su , teşekkür ederim" dediğimden gülerek kalktı, bir bardak su getirdi.

Teşekkür ederek aldım, bir yudum içtim, uzun olan babası "ben Namjoon yanımdaki eşim jin" dediğinde "b-bende hoseok tanıştığıma memnun oldum efendim" dediğimde güldüler.

İsmi jin olan "rahatla hoseok, nasılsın" dediğinde "iyim efendim siz" dediğimde namjoon babası "bizde iyiyiz, yoongi senden bahsetmişti,  tanışmak için sabırsızlanıyorduk doğrusu" dediğinde gülümsedim.

Bana hiç bahsetmedi babalarından "öylemi" diyerek elimi enseme koydum, of gebericektim şimdi.

Jin babası "gerginsin hoseok rahatla lütfen, yeni olduğunuzu biliyoruz tabi, açmısınız" dediğinde "hayır efendim, teşekkür ederim " dediğimde güldü.

Yoongi'ye bakarak "suga daha gelmedi, nerede biliyormusun? " dediğinde yoongi "hayır, bugün sevgilisi ile 4. yılları geç gelir" dediğinde yutkundum, ah doğru ya seokyun ile suga çıkıyordu, tamamen unutmuştum.

Namjoon babası "arada gelsin, saat çok geç oldu" dediğinde kafa salladı, aradığında kapalıydı, bana bakarak "seokyun'u arasına suga'nın telefonu kapalı" dediğinde onu aradım.

Açtığında uykulu sesi gelmişti "efendim hoseok" dediğinde "neredesin" dediğimde "evde, birşeymi oldu? " diyerek esnedi.

Yutkunarak "suga oradamı" dediğimde "evet film izlerken uyumuşuz" dediğinde kafa salladım "tamam, ailesi merak ediyor, telefonu kapalı, uyandır ozaman" dediğimde jin babası gülmemek için kendini zor tutuyordu.

"Lan daha ben tanışmadım ailesi ile , sen neredesin" dediğinde gülerek "tamam sen uyandır hadi, görüşürüz" diyerek kapattım, babalarına bakarak "film izlerken uyuya kalmışlar" dediğimde kafa salladılar.

sope : ikizlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin