SUGA
Yoongi istediği kitabı söylediğinde hoseok'a mesaj attım
'Krystian bala - amok' kitabını istiyormuş
Hoseok
Tamam , teşekkür ederim
Rica ederim
Bebeğime mesaj attığımda hoseok ile avm'ye gideceğini söylediği için yoongi 'nin odasına gittim.
Kapıyı açarak içeri girdiğimde kitaplık beni boğuyordu, dolmuştu ve kenarlara kitapları koymaya başlamıştı.
Her türden kitap okuyordu ve yetmezmiş gibi koli koli siparişte veriyordu.
Yanına oturarak "birazda gerçek dünyayamı dönsen abicim" dediğimde kaşlarını çatarak "senden 3 dakika sonra doğdum ne abisi ya" dediğinde güldüm "olabilir ama bu abin olduğum gerçeğini değiştirmiyor" dediğimde göz devirdi.
Benden kısayadı ve tatlı bir yüze sahipti, kahve saçları olduğundan da küçük gösteriyordu.
Ben daha kalıplı ve gözümde yara olduğu ve saçlarım sarı olduğu için aramızda 6 yaş var gibi görünüyordu ama aynı yaştaydık.
Abilik görevim olduğu için uğraşmaya gelmiştim ama kıyamıyordum, kitap okurken ki mimiklerini çok seviyordum, kaşları çatılıyor , şaşkın olduğunda gözlerini kocaman açıyor bazen burnunu kıvıyor, çok şirindi, aramızda dakika vardı ama bende aramızda yıl farkı varmış gibi hissetmekten alı koyamıyordum.
Bana bakarak "sende kitap okusan fena olmaz" dediğinde "bana göre varsa ver yoksa benden icraat bekleme küçük kedi" diyerek güldüm.
Kalkarak ince polisiye bir kitap getirip "bunu kesin seversin, buna başla" dediğinde kafa sallayarak açıp okumaya başladım.
_______________
SEOKYUN
Hoseok ile avm'ye gelmiştim, mağazaya girdiğimizde gözüme direkt etek ve crop'lar takılmıştı ama yönümü çevirip hoseok'un yanına giderek sweat bakmaya başladım.
Her zaman kızların giydiği şeyleri giymek istemiştim ama ailem bize her zaman cinsiyetimize göre hareket edip giyinmemizi söyleyerek yetiştirmişti.
Bende herkesden saklamıştım, bazen gizlice dener ve almadan bırakırdım, hep içimde kalmıştı.
Hoseok'a söylemek istiyordum ama ne tepki vereceğini bilmediğim için korkuyordum.
Suga'ya bile söylememiştim, birbirimizi seviyoruz ama öğrenirse benden iğrenmesinden korkuyordum.
Hoseok yüzümün düştüğünü gördüğünde "hey ne oldu" dediğinde omuz silktim, yanıma gelerek saçlarımı okşayıp "ne olduğunu anlat bana, yardım edeyim tamam mı" dediğinde yutkundum.
"Sence etek giyseydim babam ne derdi" dediğimde şaşkınca bana baktı, yutkunduğunda gülerek " ahaha şaka yaptım, oyunculuğumu geliştiriyorum, nasıl" dediğimde kaşlarını çatarak "iyiydi ama eğer gerçek olsaydıda seni desteklerdim, babamız annemiz öldüğünden beri bizimle birkere bile ilgilenmedi yani karışma cürretini gösteremez" diyerek saçlarımı öperek geri çekildi.
Gözlerimi kaçırarak "y-yani kız kıyafeti giysem beni d-desteklermiydin" dediğimde gülerek "elbette, kıyafetler cinsiyet belirlemez eğer öyle olsaydı kızlar neden gömlek ve kot giyiyor? asla bir kıyfetin cinsiyet belirlemesini desteklemiyorum, insanlar ne isterse giyebilir" dediğinde kafa salladım.
(Bence de öyle kıyafetin cinsiyet belirlemesi çok saçma)
"E-etek d-deniyebilirmiyim? " dediğimde elimi tutarak eteklerin oraya götürdü, siyah altında beyaz çizgi olan pileliyi alarak "bunu dene" dediğinde gülerek aldım.
Kabinde deniyerek çıktığımda hoseok "çok yakıştı, almamızı istermisin? " dediğinde heyecan ile "alalım mı, ciddimisin? " dediğimde "ciddiyim, çıkart hadi" dediğinde hoseok'a sarılarak "teşekkür ederim" dediğimde saçlarımı öptü.
Eteği çıkartıp sweatshirt'de alarak mağazadan çıktık, hala çok heyecanlıydım, ilk defa bir etek alıyordum.
Hoseok beni birkaç yere daha götürdü, pembe kedili uzun çorap aldığında "bu da sana yakışır gibi , siyahmı alsak" dediğinde gözlerim dolmuştu ona sarılarak "teşekkür ederim hoseok, b-ben eğer beni istemezsin diye çok korkmuştum" dediğimde bana sarılarak "saçmalama , ne olursa olsun senin arkandayım birdaha böyle birşey duymayacağım" dediğinde kafa salladım.
Göz yaşlarımı silerek "seç hadi " dediğinde siyah olanı aldım, ödemeyi yaparak çıktık, birazdaha dolaştık ve yemek yiyerek eve döndük.
Babamız yılda 1 eve gelirdi ama hesaplarımıza yüklü miktarda para yatırırdı.
Bizde ondan gizli yeni bir hesap açarak hepsini o hesap'a gönderiyorduk, geleceğimiz için birikimimizdi ve eğer para göndermeyi bırakırsa diye kendimize önlem almıştık.
Şimdi ise okul 2 haftalık bir tatile giricekti ve babamızda 3 gün kalmak için gelicekti.
Aklım hala suga'da kalmıştı, bunu ona nasıl söyliyecektim, söylersem ya beni bırakırsa ve yüzüme iğrenerek bakarsa, dayanamazdım, bütün hayalim, yaşam sevincim ona bağlıydı.
Bana ilk hislerini çakıladığında sevinçten gözlerim dolmuştu, o da korkudan olduğunu düşünerek panik yapmıştı ve özürler diliyordu, ona sarıldığımda ilk şaşırmış daha sonra bana sıkıca sarılmıştı.
Üzerinden 3 yıl geçmişti ama hala en sevdiğim komik ve güzel anılarımızdandı.
Kimseye söylemememizin sebebi hoseok ve yoongi arasında olan nereden çıktığı bilinmeyen bir dalaşmaydı, ama çıkarları için çok iyi işbirliği yaptıkları su götürmez bir gerçekti.
_______________
HOSEOK
Okullar tatile girmişti , seokyun evde eteğini giymiş salonda "hep bunun hayalini kurmuştum" diyerek koşturuyordu.
Zil çaldığında durdu ve korkarak "b-babam geldi" dediğinde yanına giderek "yukarı çık ve üstünü değiştir, sakla bunları tamammı sadece 3 gün" dediğimde kapı yeniden çalarken koşarak yukarı çıktı.
Bende biraz daha durdum ve kapıyı açarak geri çekildim, babam yüzüme bakmadan içeri girdi, bavulu kenarı koyarak salona girdi.
Göz devirerek kapıyı kapattım, merdivenden seokyun indiğinde "bavulu odasına götür" dediğimde onaylayarak götürdü.
Bende salona girdiğimde " diğeri nerede" dediğinde sinilenmiştim , bize başkasının çocuğu gibi davranmasından nefret ediyordum, yutkunarak "eşyalarını odana götürdü" diyerek koltuğa oturdum.
Telefon'a bakıyordu ve umursamazca kafa sallıyordu, gıcık adam sormak için soruyordu sadece.
Seokyun yanıma gelerek oturdu, korkarak bana baktığında kendime çekerek gülümsedim.
Babam kalkarak yukarı çıktığında uyuyacağını anladık.
Seokyun "korkuyorum" dediğinde göz devirerek "korkma ben yanındayım tamammı" dediğimde kafa salladı.
Uzanarak yoongi'nin istediği kitabı sipariş ettim , seokyun gülerek birileri ile konuşuyordu.
Amerikada olan jungkook ile konuştuğunu düşünerek "hey jungkook'a selam söyle" dediğimde "bu jungkook değilki sevgilisi jimin" dediğinde şaşkınca "sevgili mi yapmış? " dedim gülerek "evet, üçümüz konuşuyoruz yani daha çok ben ve jimin konuşuyoruz jungkook dayanamayarak çıktı" dediğinde kafa salladım.
Jungkook buradaki tek arkadaşımızdı ama ailesi ile beraber Amerika'ya taşınmışlardı, bizde irtibatı koparmamıştık tabi , gerçi biz fazla konuşmazdık daha çok seokyun ile eğlenir ve gezerlerdi.
Görüntülü konuşur dedikodu yaparlardı genellikle.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope : ikizler
FanfictionJung ikizleri : seokyun - hoseok Min ikizleri : suga - yoongi