4

1K 42 25
                                    

Bol yorumlu okuyalımmm🫶🏻🫶🏻


Kerem'den:

"Lan Barış!" Diye seslendim Barış'a.

Abdülkerim abiyle konuşurken bana doğru baktı. Yanından ayrılıp Yunus ile bana doğru yürümeye başladı.

"Noldu Kerem?" Dedi.

"Sen aşık mı oldun?" Dedim. Kaşlarını çattı.

"Nerden çıkardınız oğlum? Ne alaka?" Dedi.

"E bizim Gözde'yle tatlı tatlı atışıyormuşsunuz." Dedi Yunus.

"Ha Gözde. Size mi söyledi?" Dedi kaşlarını serbest bırakarak.

"Bize söyledi evet ama normal bir şekilde değil. Baya sinirliydi." Dedim.

"Onun siniri geçmeyecek bana zaten." Dedi. Yüzü düşmüştü.

"E resmen taciz etmişsin kızı." Dedi Yunus.

"Saçmalamayın lan. Yanlışlıkla gördüm işte. Ne yapayım gözümü mü oyayım şimdi." Dedi.

Güldük. "Eğer seviyorsan sana yardımcı olabiliriz." Dedim.

"Ya çok saçmaladınız. Ben gidiyorum." Dedi.

"Tamam tamam. Bir şey demedim" dedim. Ardından Yunus, "Ya Barış, biz bu akşam Grön'e gideceğiz. Gelsene muhabbet sohbet falan ederiz." Dedi.

"Gözde gelirse gelmem ama." Dedi Barış.

"Yok gelmeyecek bugün." Dedim.

"İyi bakarız." Dedi ve yanımızdan ayrıldı.

"Biz bunları yaparsak cennetlik oluruz." Dedi Yunus.

"Ben zaten cennetliğim oğlum. 5 vakit namaz kılıyorum. Senin gibi kafir cenabet değilim." Dedim.

"Vayyy göte bak sen. Görüşcez oğlum öbür tarafta bakalım kim cennetlik." Dedi Yunus.

"Siktir lan." Dedim. Ve ardından ne dediğimin farkına vardım. İçimden tövbe ettim.

"Ağzın bozuk bi kere." Dedi Yunus.

"Allah'tan bi kere küfür ettim senin gibi maçta ana bacı girmiyorum." Dedim gülerek.

"Siktir lan." Dedi biri beni taklit ederek. Arkamı döndüğümde İcardi olduğunu gördüm.

"Aman abi sen yapma!" Dedim.

———

Gözde'den:

"Geliyor musun Grön'e." Dedi Zümra.

"Gelemiyorum bugün ya Mert abimleyim bugün." Dedim.

"Ya Mertoyla her gün berabersiniz zaten gel işte." Dedi Zümra. Israrla ne kadar olmaz desemde ikna etmişti.

"Sende bi haller var ama bakalım." Dedim.

"Ne hali olcak ya. Sensiz yapamıyorum Gözde anlasana." Dedi.

Gülerek "Yaaa kesin yapamıyorsundur." Dedim.

"Tabi yapamıyorum kankam olmadan." Dedi.

"İyi kaçta gidiyoruz?" Diye sordum.

"20:00. Ben seni motorumla alacağım." Dedi.

"Tamam hadi git eve de giyin." Dedim.

"İyi hadi kaçtım ben." Dedi ve Zümra'yı uğurladım.

Bu gece soğuk olacakmış. Zaten hava da esiyor. Üstüme beyaz bir tişört giydim altıma bol yırtık bir kot pantolon giydim ve deri ceket attım üstüme. Evden çıkınca dışarda Zümra'yı motoruyla gördüm o da deri ceket gitmişti. E normal motorcu.

"Motora bak bebek gibi yapmışsın." Dedim.

"Tabi benim bebeğim o." Dedi bana kaskı uzatarak.

Kaskı taktım ve Zümra'nın beline sarıldım.

"Uçuyoruz bebeğim sıkı tutun." Dedi.

Gülerek. "Uçalım bakalım." Dedim.

Zaten yakın olan kafeye 7-8 dakikada ulaşmıştık.

Motordan inince kaskı çıkarıp içeriye doğru girdik.

Gözüm bizimkilere takıldı. Ama yanlarındaki kişi... Ne alaka ya?

Sinirle nefes verip yerimde durdum.

"Zümra!" Dedim.

"Ya Gözde ne yapayım Kerem'le Yunus çok ısrar etti." Dedi.

"Ve sen de onlara uydun dimi? Aferin sana." Dedim. Alkışlayarak.

"Ya gel otur. Konuşmazsan konuşma. Otur sadece." Dedi kolumdan çekiştirerek.

"Gidiyorum ben Zümra." Dedim.

Arkamı dönüp çıkarken biri kolumdan tuttu.

Dönünce Barış olduğunu gördüm.

"Bıraksana!" Dedim.

Kolumu iyice kavrayıp beni dışarı çıkarttı. "Söyle Gözde. Neden benden bu kadar nefret ediyorsun?" Dedi.

"Bak Barış. Benim sana anlatamayacağım şeyler var. Ve kısaca şöyle diyim senin yaptığın şey bana eski mevzuları hatırlattı." Konuşurken sesim titredi

Barış'ın yüzü düştü.

"Özür dilerim. Ben bilmiyordum. Ve benim niyetim kötü değildi. Böyle hissettirdiysem çok özür dilerim. Allah benim belamı versin." Dedi kendine sinirlenerek.

"Şşş tamam anladım. Niyetin kötü değilmiş neden kendine bela okuyorsun?" Dedim.

"Sana böyle hissettirdim. Çok iğrenç bi adamım ben." Dedi.

Kolunu tuttum. "Hayır Barış. İğrenç falan değilsin sus artık." Dedim daha fazla uzamaması için.

"Gözde yeni bir başlangıç yapalım mı?" Dedi.

"Yapalım." Dedim.

Giydiği siyah Lacoste'nin yakasını ve duruşunu düzeltti.

"Selam hanımefendi. Ben Barış Alper." Dedi elini uzatarak. Güldüm.

"Selam Barış. Ben de Gözde." Dedim elini sıkarak.

"Memnun oldum Gözde. Acaba müsaitsen bi kahve içelim mi?" Dedi.

"Hmm... müsaitim galiba içebiliriz." Dedim.

"O zaman buyurun." Dedi eliyle içeri girmem için işaret yaptı.

"Teşekkür ederim çok naziksiniz." Dedim.

"Size her zaman çok nazik olacağım." Dedi.

Kaşlarımı kaldırdım. "Öyle mi Barış bey. Çok sevinirim." Dedim gülerek.

Aramızı daha fazla kötü tutamazdım. Oy vermeyi unutmayınnn öptümm💖

Barış Alper Yılmaz - IslansınWhere stories live. Discover now