Biraz ağladıktan sonra
Cenk'i geriye doğru itim ona sarıldığım için pişmanlık duyuyordum cenk arkasını dönüp göz yaşlarını sildikten sonra odaya girip tabloyu alarak camdan fırlattı biraz durduktan sonra yanıma gelip"Bidaha asla ağlama çünkü ağlamak sana hiç yakışmıyor luna."
Cenk'in neden beni bukadar önemsediğini anlamıyordum ben ona ne yapmıştım ki?
Odanın içine bir adım atıktan sonra cenk'e bakarak
"Sen benim nişanlımısın?"
Cenk şaşkınlık içinde bana bakarak
"Bunu sana annen mi söyledi ?"
Başımı evet şeklinde sağlayarak bu lafın gerçek olup olmadığını anlamak için cenk'in gözlerine baktım cenk sağ eliyle anını biraz ovuşturduktan sonra bana bakıp
"Hayır hayla nişanlanmadık çünkü nişana gerek yok zaten yakında evleneceğiz."
Bu sözler sanki kafamın içinde yankılanıyormuş gibi geriye doğru dengemi kaybederek tam düşeceken cenk beni tutu onun kolarının üzerine düşerken istemsizce göz göze geldik bir süre cenk'in kollarında kaldıktan sonra ayağa kalktım işaret parmağımı cenk'e uzatarak
"Sakın bidağa az önceki laflarını tekrarlama yoksa..."
Cenk gülümseyerek kaşlarını çatıp
"Yoksa ne ?"
Elimi aşağıya indirerek sustum çünkü diyecek bir laf bulamadım cenk omzuma dokunarak
"Merak etme beni sevmeyen bir kızla evlenecek kadar karaktersiz değilim ama biraz dinlensen iyi olur çünkü antreman için güce iğtiyacın var."
Diyerek gülümseyip odadan çıktı yatağa biraz yaklaşarak oturdum ve sırt üzeri kendimi bıraktım tavana bakarken nekadar yorulduğumu hatırladım ama neyin içinde olduğumu anlayamıyordum.
Gözlerimi kapatırken annem ve babamla dışarda mangal yaptığımız zamanı hatırladım ne kadarda mutluydum babam etleri yapıyor annem bağçede salata için domates topluyor ve bende köpeğim karayla top fırlatmaya oynuyorduk bir anda panikle yataktan fırladım köpeğine ne olmuştu benim dert ortağım kara şuan nerdeydi?
Odadan koşarak çıkıp tam merdivenlerden ineceken aniden birine çarptım başımı kaldırıp kim olduğuna bakarken kapıdaki adam olduğunu gördüm gülümsiyerek bana bakıp
"Bu acelende ne ?"
Kekeleyerek
"Köpeğim kara nerde ?"
Adam bir anda gülmeyi bırakıp
"Ailen için olanlara üzgünü kardeşimin böyle canice birşeyin yapacağını asla bilemezdim ama eyer böyle birşey yapacağını bilseydim emin ol izin vermezdim."
Bu evde öldürmekten başka birşey bilen kendi halinde düzgün birinin olduğunu öğrenmek biraz olsun içimi rahatladı cenk'in kardeşi olmasına rağmen bukadar nazik ve kibar bi adam olması çok şaşırtıcı bişeydi. Ona bakarak
"Kimsin sen ?"
Adam gülümsiyerek elini uzatı beyaza boyadığı saçlarını dağıtmıştı siyah gözleri beyaz tenine yakışıyordu kulağının arkasındaysa küçük bir ben vardı çarpışırken gözüm takılmıştı oda en az cenk kadar yakışıklıydı.
Bana bakıp gözlerini kısıp başını eğerek
"Nereye daldın bakalım ? Elim havada kaldı."
Hemen utangaçlıktan elini sıktım adam gülümseyerek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇAKIL TAŞI
AçãoGözlerini bana dikerek "Hadi ne bekliyorsun ateşle şu nalet silahı." Elimdeki silahı ona doğrultum yüzümde göz yaşları süzülürken son birkez gücümü toplayıp sadece tetiğe basacaktım ama herşeyin bu kadar zor olacağını tahmin edemiyordum cenk ayağı...