Eula Gojo ile geçirdiği uzun ve hızlı bir geceden sonra sabahın erken saatlerinde uyanmıştı.
Zaten çok geç duş alıp yattıkları için muhtemelen 2-3 saat uyumuşlardı.
Gojo'nun hala uyuduğunu gören Eula sessizce yataktan sıyrılıp odadan çıktı ve salona gitti.
Gojo'nun evindeki kedisi Eula'ya sürtünmeye başladı, ismi nana'ydı ve tıpkı Gojo'ya benziyordu.
Bembeyaz tüyleri ve masmavi gözleri ile onun kedi versiyonu gibiydi.
Nana'ya mama ve su koyduktan sonra Eula mutfağa gitti, dolaptan pankek yapmak için biraz malzeme çıkardı.
Gojo'ya sadece bir kez pankek yapmıştı, bu yüzden uyumasını fırsat bilip ona sürpriz yapmak istiyordu.
Tüm malzemeleri karıştırdı, tavada şekilleri yamuk olan pankekleri pişirmeye başladı hepsi piştikten sonra iki tabağa ayırdı.
Dolaptan çilek, muz ve böğürtlen çıkarıp bir tabağa koydu, aynı şekilde biraz sürme çikolata ve balı da tabaklara ayırdı.
Gojo uyanmış yatakta kıvranırken pankeklerin kokusu burnuna gelmişti, hızla kalkıp elini yüzünü yıkadıktan sonra mutfağa gitti.
"Hey, günaydın Toru."
"Günaydın"
"Pankek sevdiğini söylemiştin."
"Hemen yemek istiyorum."
"Önce üzerine bir tişört giy Toru, yoksa pankek yiyemeyeceğim."
"O zaman giymeyeyim ben."
"Neyse bugün seni bir şeye zorlamayacağım."
"Neden?"
"Bugün sen ne istersen onu yapacağız, sevdiğin her şeyi yapacağız yani."
"O zaman bütün gün sevişelim."
"Saçmalama, zaten hala kıçım ağrıyor."
"Kalça masajı yapabilirim."
"Şimdi sadece oturalım ve biraz pankek yiyelim, devamını sonra düşünürüz."
"Tamam"
Gojo pankekleri iştahla yerken Eula sadece onu izleyip gülümsüyordu.
"Neden yemiyorsun?"
"Yiyorum"
"Hayır yemiyorsun, bak şimdi sana pankek dürümü yapacağım, çok güzel oluyor."
Gojo iki tane pankeki alıp arasına çikolata ve balı sürdü meyveleri de üzerine ekledikten sonra Eula'nın ağızına doğru götürdü.
"Hadi ağızını aç, aaaa hadi."
"Çok büyük bu ağızıma sığmaz ki Toru."
"Yani, son zamanlarda yaptığımız pratiklerden sonra sığmaması imkansız."
"Ne pratiği?"
Gojo sırıtarak Eula'ya baktı.
"Haa, seni pislik bugün çok azgınsın kafan sadece sapıklığa çalışıyor."
"Yaaa ama bu dürümü boşuna mı yaptım hadi."
Eula Gojo'nun ağızına tuttuğu pankek "dürümünü" yemeğe başladı.
"Nasıl nasıl, güzel mi?"
"Güzelmiş"
"Ne kadar güzel?"
"Çok güzel, beğendim."
"Tabi güzel ben yaptım ya."
"Ah şey, bugün eve döneceğim kıyafetim için falan."
"Bugün benim istediğim şeyleri yapacaktık hani?"
"Sen de gel o zaman."
"O zaman olur, senden ayrılmak istemiyorum."
"Ahh, tam bir koca bebeksin Toru."
"Senin bebeğin."
"Evet, benim bebeğimsin koca bebek."
"O kadar kocaman mıyım gerçekten?"
"Sence, boyun kaç acaba?"
"Bilmiyorum ölçmedim uzun zamandır, hadi ölçelim."
"Tamam metre var mı?"
"Var, bekle getiriyorum."
Gojo diğer odadan metreyi getirdi.
"Burda dur koltuğa çıkacağım yoksa ölçemem."
"Tamam"
Eula koltuktayken Gojo'nun boyunu ölçtü.
"Kaçmış?"
"1.97"
"Ben de seninkine bakayım."
"Tamam"
"Baktın mı ne kadarmışım?"
"1.64"
"Ohaa uzamışım."
"Beni en son annem ölçmüştü o zaman 1.70 falandım."
"Ben geçen sene hayatımda ilk defa ölçündüm, hastanede o zaman 1.60 demişlerdi."
"Ne için gittin hastaneye?"
"Soğuk almıştım ondan endişeye gerek yok."
"Hah iyi o zaman."
"Hadi üzerine bir şeyler giy de bana geçelim."
"Çıplak gezeyim ne olacak?"
"Hayır başkası görmesin, hadi giy."
"Doğru, kimseler görmesin."
-ruhun sarışın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ʀᴜʜᴜɴ sᴀʀɪşɪɴ - ɢᴏᴊᴏ sᴀᴛᴏʀᴜ
Novela Juvenil𝖺𝖼ı𝗍ı𝗒𝗈𝗋 𝗀𝗎̈𝗓𝖾𝗅𝗅𝗂𝗀̆𝗂𝗇 𝖿𝖺𝗋𝗄ı𝗇𝖽𝖺 𝗆ı𝗌ı𝗇, 𝗍𝖾𝗇𝗂𝗇 𝖾𝗌𝗆𝖾𝗋, 𝗋𝗎𝗁𝗎𝗇 𝗌𝖺𝗋ı𝗌̧ı𝗇