Dedublüman, Yok.
"Uzaklardayken sen
Ben seyrederdim
Arkandan
Bir yerlerden"***
Geçmiş, 9/F Sınıfı.
Gözlerimi zar zor açmaya çalışırken sınıftan gelen sesleri duymamazlıktan geliyordum. İlk ders cam kenarındaki sırama oturmuş ve uyuyakalmıştım, aslında dersi dinlememek hiç benlik değildi ama gece yetiştirmem gereken acil bir ödev olduğunu hatırlamıştım ve saatlerce uyanık kalmıştım. Kafamı kaldırmadan camdan dışarı bakmaya başladım, o sırada sınıftakilerin konuşmasını zar zor olsa da algılamaya başlamıştım.
"Seda bizi nasıl ayırırlar? Ben gidip hocayla konuşacağım böyle oturma düzeni mi olur? Beni sensiz bıraktı." diyordu arka sıramda oturan Hasan.
"Hasan beni bir rahat bırak artık." dedi Seda bıkkınlıkla. "Hem onu bunu bırak, Sefa uyanınca yanında oturan kişiyi görünce ne olacak onu düşün sen. Bence bu çocuğu bela çekiyor." dedi devam ederek.
Sert bir şekilde yutkundum. Umarım tahmin ettiğim kişi değildir dedim içimden. Olmasındı öyle bir şey.
"Neyse hadi gel kantine gidip kahve alalım da uyandıralım sonra şu çocuğu ayılsın." dedi Seda ayağa kalktığını hissettim, sınıftan çıkmışlardı.
Şimdi sınıfta kimse yoktu, rahatlıkla derin bir nefes aldığım sırada kolumun üstünde bir ağırlık hissettim. Korkuyla gözlerimi aralarken kalbim hızla atmaya başladı. Yavaşça kafamı diğer tarafa çevirdiğimde okulun belalısı olan Sinanla burun buruna geldim.
Uyuyordu. Sağ kolumun üzerine kafasını koymuş benden tarafa döndürdüğü yüzüyle uyuyordu.
Donmuş bir şekilde ona bakmaya devam ettim. Çok güzeldi. Hayran hayran yüzüne bakarken kaşlarını çatıp bir şeyler mırıldandı ve koluma biraz daha sokuldu. Kalbim atağa geçmişti resmen, artık burunlarımız birbirine değiyordu.
Nefesimi tutarak yüzünü dikkatle inceledim. Kusursuzdu. Hem bu kadar tehlikeli olup hem de nasıl bu kadar güzel olabiliyordu? Akıl alır gibi değildi.
"Hayır..." diye mırıldandı. Kaşlarımı çatarak onu dinlemeye devam ettim. "...götürmeyin." Elini kaldırıp yüzünü koyduğu koluma getirdi ve sıkmaya başladı.
Gözlerini kırpıştırmaya başladığı an sıkıca gözlerimi kapatıp kafamı diğer tarafa çevirdim. Bir süre sonra kolumdaki eli gevşedi sonra da kafasını kaldırdı. Bir süre durdu, o sırada açık pencereden içeri sızan hava titreme neden olduğunda kalbim yakalanma korkusuyla hızla çarptı. Gözlerimi daha da sıkı kapattım.
Ayağa kalktığı sırada fark ettirmemeye çalışarak derin bir nefes bıraktım, gidecekti. Adım seslerini beklerken soğuktan titremeye devam ediyordum, bu pencereyi kim açık bırakmıştı?
Sinan sesli bir nefes verdiği sırada üstümde bir ağırlık hissetim, sonra da uzaklaşan adım seslerini duydum. Pencereyi kapatarak sınıftan çıkmıştı, üstümede hırkamı bırakmıştı. Tek oturduğum için hırkamı sıranın üstüne koymuştum ama oturma düzeni değişince Sinan muhtemelen sıranın üstünden kaldırmıştı hırkamı.
Kafamı kaldırıp hırkamı kollarımdan geçirdiğim sırada bir koku dağıldı etrafa. Bu benim kullandığım parfüme benzemiyordu. Aklıma gelen ihtimalle bir süre durdum, Sinan benim hırkamı yastık olarak kullanmış olabilir miydi? Daha neler diye fısıldadı iç sesim. Haklıydı.
Kapı gürültüyle açıldığında Seda ve Hasan içeri girdi. "Uykucu uyanmış." dedi Seda neşeyle ve elindeki kahveyi bana uzattı. "Günaydın." dedim kahveyi ellerimin arasına alıp ellerimi ısıtmasını beklerken.
"Yanında kimin oturduğunu duyunca kalp krizi geçireceksin." dedi Seda aniden. Evet Seda, az önce geçirmek üzereydim. "Kim?" dedim bilmiyormuş gibi. "Okulumuzun belalısı, serserisi ve genç kızların gözdesi Sinan!"
"Kızların gözdesi derken? Onların arasında sende var mısın?" dedi Hasan şüpheyle. "Aman kim ne yapsın Sinan'ın nemrut suratını, insan görünce bile tırsıyor enteresan biri." dedi Seda gülerek.
"Bence de." diye fısıldadım. Az önce yaşananları unutmak en iyisiydi, ufacık bir yakınlaşmadan nasıl bu kadar etkilendiğimi sordum kendime kızgınlıkla. En acilinden kendime gelmem gerekiyordu.
Sinan hiç de doğru bir insan değildi. Hem de hiç.
***
Çok konuşma Sefa. Benim çocuğum gayet de doğru, yani... umarım öyledir.
Bir de sürekli kalbi ya çarpıyor ya hızlanıyo bu Sefa'nın deli oldum ya. Tamam anladık kalbin var Sefa ne hava atıyorsun????
ŞİMDİ OKUDUĞUN
günlük
Short Story❝Sinan, bugün olduğu gibi senelerdir benim pişmanlığımdı.❞ ↬yarı texting, bxb. ♡ [20/06/2021] Bölüm günü yoktur.