3. Bölüm " Mokita "

1.4K 76 18
                                    

Ballarım nasılsınız? Ben iyiyim, şu sıcaklar beni mahvetti yazmak için oturduğumda buharlaştım ve bölüm bir türlü bitmedi. Kış gelsr diyeceğim ama kış gelince de yaz gelsin diyenlerdenim sjjsksks

Neyse fazla şey etmiyim, keyifli okumalar dilerim.

LÜTFEN OY VE YORUMDA BULUNMAYI UNUTMAYIN!!!

Sizi seviyorum kocaman öpüldünüz.

🍂

Bir gün yeniden omuzlarım dik yürüyeceğim, o zaman geldiğinde adaleti ben sağlayacağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bir gün yeniden omuzlarım dik yürüyeceğim, o zaman geldiğinde adaleti ben sağlayacağım. Bana edilen zulümlerin bedellerini kendi ellerimle ödeteceğim.

Bugün, sadece biraz üzgünüm ve küçüğüm.

Ama yarınlar geldiğinde büyümüş olacağım.

Elbet üzgünlüğüm öfkeye dönüşecek. Çünkü ben bir Pollyanna değilim. Ben bu dünya üzerine inmiş bir melekte değilim...

Kalbimin heyecanla göğsümü dövmesi giderek artarken, nefesim daralıyordu. Annem içeride duş alıyordu. Günler sonra ilk defa dudaklarında koacaman bir gülümseme vardı.

Etraftaki pislikleri toparlayıp temizlediğimde pencerenin önüne gittim. Parmak ucumla aralayıp dışarıya baktım.

Birazdan Mürsel gelecekti. Tam söz verdiği gibi, bana ödülümü verecekti. Sabırsızca sokağın başına baktığımda onun arabasını gördüm. Gözlerim ışıl ışıl parlıyordu artık.

Gülümsemek için can atan dudaklarımı bükemedim ama gözlerimin içinin güldüğüne emindim. Yoğun bir özlem kokusuyla doldu göğüs kafesim.

Kapının kapanma sesini işitince koridora baktım. Annemi beyaz elbisenin içerisinde görünce şaşırdım.  Babamla gittiği bir yemekte üzerine geçirdiği elbiseydi giydiği, boğazıma koca bir taş parçasının oturmasına neden oldu ama gözlerimin ışığı sönmedi.

Kapı zili çalınca annem heyecanla kapıya atıldı ve açtı. Bende hızla arkasından gittiğimde aynı göz rengine sahip olduğum kardeşimle göz göze geldim. Yeşil yeşil gözleri aynı babamın, benim gibiydi.

Mürsel'in kucağında bize gülerek bakan Yalaz'ı gördüğüm gibi gözlerimden pat pat yaşlar hızla akmaya başladı. Annem ellerini uzatıp küçük bedeni kollarına aldığında hem gülüyor hem de ağlıyordu. Yalaz'ın yanakalrına kocaman öpücükler koyarken kokusunu seslice içine çekiyordu.

"Bebeğim, bebeğim çok özledim annem seni!"

Yalaz'ın sevinçli gülüşleri kalbime dokundu. Annesinden ayrı kalan kardeşimin ileri ki yaşlarında psikolojik sorunlar yaşamaması kaçınılmaz olacaktı, günün birinde sorgulamaya başladığında en çok benden nefret edecekti.

SİLLAGE (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin