🥀KAÇIŞIN İNTİKAMI💔

Dalganın Sesini Dinle O Sana Doğru Yolu Gösterir

Sahile varmıştık yağmur deli gibi şiddetle yağıyordu.

"Heralde yağmurdan dolayı dalgalar ne kadar büyüdü baksana maviş."

"Evet ela gözlüm sen dalganın Sesini dinle o sana doğru yolu gösterir."

"O zaman ilk gözlerine bakmalıyım maviş gözlerin bana denizi dalgaları anımsatıyor her gözüne baktığımda dalgalar vuruyor yüzüme."

"Hmm öylemi. Yağmur üşümeye başladın istersen eve gidelim hadi."

Elimden tutup eve doğru gidecekken durdurdum.

"Isınmanın hemde eğlenebilceğimiz bir şey buldum."

"Neymiş bakalım ela gözlüm?"

Demesi ile denize fırlattım ardından ben girdim.

"Ah ela gözlüm ah sırf sana kıyamıyorum diye düştüğüm hallere bak."

"Ama bak eğleniyoruz Rüzgar abartma."

"Eğlenelim o zaman Yağmur."

Demesi ile beni suyun içine soktu hayla yağmur deli gibide yağıyordu suyun içinden çıktıktan sonra Rüzgarın boynuna sarıldım.

"Maviş neden sarıldın diye sorma sorunun cevabını bilmiyorum çünkü."

"Tamam ela gözlüm ama boynum sana lazım değilse çekil çünkü evde emin olki bizimkiler kapıda bekliyor olcaklar."

Güldüm... Gülümsedi denizden çıkıp eve vardık zile bastığımız gibi açıldı Arda direk kapıyı açar açmaz konuşmaya başladı.

"Birileri aşk yağmurunu takılı kalmışlar yada Yağmurla vakit geçircem diye doluya takılmış."

Demesi ile gülmesi bir oldu.

"Haha ne komik Arda." Diye cevapladım.

"Sen benim ilk kocamı çal şurda iki espiri yaptım diye tirip yicem yok canım daha neler hem ben size bir fikir suncaktım."

Eyşan meraklanarak atıldı.

"Bu mal kafadan ne çıkcak merak etmeye başladım."

Arda öldürücü bakışlar attıktan sonra konuşmaya başladı.

"Terasta sabahlıcaz!"

Rüzgar sinirle konuştu.

"Birader yağmur yağıyor ne terası?"

Arda direk atıldı "biraz sonra durcakmış."

Dediği gibi oldu biraz sonra yağmur durdu terasa çıktık Arda'nın salak espirilerini dinledik sohbet ettik en son uyuya kalmıştık hepimiz. Terasta gözlerimi açtığımda sabah olmuştu sağıma döndüm Rüzgarla oturur pozisyonda sarılıp uyumuştuk soluma döndüm Eyşan ile Bulutta birbirine yaslanarak kendilerini uykunun kollarına bırakmışlardı. Karşıya baktığımda gülmemeye çalışıyorum çünkü herkes birisine sarılarak uyuya kalmış bizim camış Arda ise yastığa sarıldıyordu en son dayanamayarak güldüm hepsi kalkmıştı direk konuyu değiştirdim.

"Gelin kahvaltı yapalım!"

Hepsi kafasıyla onayladı kahvaltımızı yapmıştık solonda öyle oturuyorduk telefonlarımıza gömülmüştük kafamı kaldırdığımda hava kararmıştı ve Rüzgar konuşmaya başladı.

"Hadi gelin bara gidelim canım sıkıldı."

Hepimiz aynı anda.

"Olur!"

Eyşan kolumdan tuttu odaya çıkardı süsledikçe süsledi beni kendisindede aynsını yapmıştı aşaya indik sonra bara gitmek için arabaya geldik bir barın önünde durduk Rüzgarın konuşması ile irkildim.

"Hadi inin geldik."

Mekanın içine girmiştik hepsi çok fazla içmişti hemde aşırı tek ben fazla içmedim Arda konuşmaya başladı.

"Eğer eve gitmessek bir yerde sızcam."

Hepsini arabaya bindirdim ve sürmeye başladım. Eve gelmiştik hepsini odalarına taşıcaktım ilk Ardayı kendi odasına bıraktım sonra Eyşanı kendi odasına bıraktım sıra Buluttaydı odasına götürüyordum ki konuşmaya başladı.

"Yaa Eyşan çok tatlı değil mi ona aşığım."

Gülerek konuşmaya başladım.

"Ya ne demezsin bende aşığım Eyşana."

Sinirle bana döndü.

"Hoşt lan Eyşan benim senin Rüzgarın var. Ve beni Eyşanın yanına götür."

Demesi ile ağlamaya başladı dayanamayarak Eyşanın odasına götürdüm aşaya geldim Rüzgarı odasına götürcektim kolunu omzuma attı elimi beline sardım odasına çıkardım tam yatağa bırakıyordumki konuşmaya başladı.

"Özür dilerim ela gözlüm senden intikam almaya çalıştım sırf baban yüzünden."

Rüzgar sarhoş kafayla hepsini anlattı ve gözümden bir damla yaş döküldü sonrası zaten gözümden seller akıyor gibi göz yaşı düştü kendi odama geldim ne kadar uyumak zor olsada bu düşüncülerle kendimi uykunun kollarına bıraktım.