-Hyunjinin ağzından-
Odanın kenarına atılmış tişörtler.
Birbirine sarılmış iki aşık.
Ve jeongin,en değerlim.
En önemlim.Jeonginle birlikte uyurken onun nefesini boynumda hissediyordum,saçlarını kokladım ve öptüm.
Havanın sıcaklığı ile birlikte ikimizde tişörtümüzü çıkartıp yatmıştık.Jeongine sarılmayı yavaş yavaş bıraktım,ayağa kalktım ve yerde duran tişörtümü üstüme geçirdim.Odadan çıktım ve kahvaltı hazırlamaya başladım
Jeongin ile birlikte uyurken vücudunda baya bir şey fark ediyordum,morarmalar,çizikler ve yaralar.
Hepsi vardı,canımı en çok acıtanda buydu.Kendimi bunun yüzünden suçlu hissediyorum.Ona birdenbire sarılamıyorum,aniden kendime çekemiyorum.
Canı yanıyor,bunu ona yapanlardan gerçekten nefret ediyorum.Hepsinin geberip gitmesini istiyorum!Ben daha ona dokunmaya bile kıyamıyorum!Bunu..Bunu hangi hakla ve neden yapıyorlar?
Peki ya baba?
Sen?
Oğlunun aşık olduğu çocuğu dövdün?
Neden baba?
Niye yaptın bana bunu?
Nasıl canını yakabildin onun?
Baba..
Ben ona dokunlaya kıyamıyorum..Neden?Neden bir insan diğer insanın canını yakar?
Bunu neden yapabilir?
Neden masum olan bu çocuğun canını yakıyorlar?
Neden ben değil?!
Neden jeongine zarar geliyor?!"Hyunjin?İyi misin?"
Bunların hepsini düşünürken başımı masaya yaslamıştım.Jeonginin sesini duyduğum gibi hemen başımı kaldırdım ve jeonginin güzel yüzüyle göz göze geldim.
Gözlerine derin derin baktım,birbirimize doğru bakarken sarıldığında bende ona sarıldım.
Kalp atış sesini duyuyordum,sebepsizce huzur vericiydi..Gene Jeonginle göz göze geldim.
Ah be oğlum,bakma öyle güzel güzel..
Gene aşık oluyorum o güzel yüzüne ve sana..Aradan biraz zaman geçmişti,kahvaltımızı yapmıştık ve salonda oturuyorduk.
Jeongin kucağıma başını yaslamıştı,telefondan başımı kaldırdım ve jeongine bakıp hiçbir şey söylemeden dudağına küçük bir öpücük kondurdum..Öptüğüm zaman oda telefonumu bir kenara koydu ve tekrardan birbirimize bakmaya başladık.
Ben onu oda beni izliyordu..Birdenbire kapımız aşırı derecede sert bir şekilde çalmaya başladı.Ne oluyordu?
Jeonginle birbirimize baktık.Ayağa kalktım ve kapıya doğru yönelip kapıyı açtım,birdenbire karşımda gördüğüm takım elbiseli ve ellerinde silah olan bu adamlar bağırmaya başladı"Bay Hwang!Ellerini kaldır hemen!"
Hassiktir!
Jeonginin yanına yavaş adımlarla gidiyordum,önüne geçip ellerimi havaya kaldırdım,"Sakın haraket dahi etme!Yakalandın!Bize şirket ile alakalı her şeyi söylemek zorundasın!"
Birdenbire bir silah sesi duydum,duyduğum gibi yere düşmem bir olmuştu.Adam ayağıma silahı sıkmıştı,jeonginde yere düştüğümü gördüğü gibi yardım etmeye çalıştı fakat ben acıdan kıvranıyordum.Jeongin adamlara bakıp bağırdı
"OROSBU ÇOCUĞU!"
"Ne dedin?"
Adam elindeki silahla bize doğru ilerledi.silahı jeongine doğru doğrulttu
"Az önce ne dedin seni piç kurusu?"
Jeongin geri çekil!Bir şey söylemedim de sevgilim lütfen!
"OROSBU ÇOCUĞUSUN DEDİM!"
Adam birdenbire sinirle jeonginin saçından tuttu ve sürüklemeye başladı
"Hwangıda alın,gidiyoruz.Senide öldüreceğim piç kurusu!"
"Çok da sikimde orosbu evladı!"
En son acıdan bayıldığımı hatırlıyordum,gözlerimi açtığımda bağlanmıştım.Bir sandalyeye,her yerim acıyordu ve ağrıyordu.
Ve karşımda yaralar içinde duran ve yerde yatıp tavana doğru bakan jeongin vardı.Tanrım..Lütfen sevgilimin canının artık yanmasına izin verme..Yalvarıyorum..
•••••
440
@leiwq__
♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
unforgettable black blood/Hyunin
AcţiuneHyunjin etrafa karşı çok sinirli ve agresifti fakat jeongine karşı asla öyle olmamıştı.Sadece jeongin "saçlarımı boyasam iyi olur" dediğinde ona kızıyordu.Çünkü onun siyah saçlarını seviyordu,gün geçtikçe hyunjin jeonginden hoşlandığını düşünüyordu...