Bizim mafya babası bizi bulmuş galiba. Dikkat çekmeden arkanızı dönün. Hemen.
Burak ani hareketle dönerken yanlışlıkla bana çelme takmıştı. Yere yapışmak üzereyken Başak tarafından son anda tutuldum. Burak'a öldürücü bir bakış attım.
-Senin yapacağın işe başlayacağım Burak. Dikkat çekmeden dedim iyi ki.
Bu- Özür dilerim Özür dilerim de şuan bana kızmak için iyi bir zaman değil sanki. Korkuyorum lütfen hızlıca gidelim.
-Tamam tamam. Yürüyün Hayalperest Yolundan çıkacağız.
E-Orası sadece bir efsane değil miydi.
Ba-Şu büyük sınıfların açtığı ve her ihtiyaçları olduğunda kaçtıkları yer mi? O kapatılmamış mı?
-Hayır sadece herkes oraya gitmeye cesaret edemesin diye bu söylenti atıldı ortaya. Neyse hızlı olun artık hadi.
Hızlıca yürürken herkes okuldan çıkmadan biz çıkmak zorundaydık.
Okulun kör noktasına vardığımız da eğilip kenardan sivri odunu aldım. Duvar renkli kapının kenarında geçirip kapıyı açtım.
-Sürünerek gitmelisiniz.
Hepimiz sürünerek çıktıktan sonra bizimkileri kontrol ettim. Üstümüz kirliydi ama sağlamdık.
-Koşarsak dikkat çekeriz o yüzden hızlı yürüyerek gidiyoruz tamam mı.
Bu-Kimse yok ki nasıl dikkat çekebiliriz.
-Evinizin oralarda falan diyorum.
Ba-Ya tamam neyse gidelim hadi hızlıca.
Hızlıca yürümeye başladık.
Bizi nereden bulmuşlardı.Düşün Su hızlı düşün. Hayır. Yürümeyi bıraktığımda telefonuma baktım. Tabii ya. Şu an onları tehlikeye atan tek etken benim.
Durduğumu fark eden ilk Başak oldu.
-Su hadi.
-Telefon.
-Ne, ne telefonu?
-Telefon telefonumdan buluyorlar konumumuzu. Numaramı gizlemeyi unuttum. Takip ettirmişlerdir. Uzaklaşmam lazım. Acilen sizden uzaklaşmam lazım.
Arkamı dönüp hızla yürümeye başlamıştım ki biri kolumdan tuttu.
-Elif yapma zamanımız kısıtlı. Bak plan değişti tamam mı hepiniz Burak'ın evine gidin tek bir yerde olmanız daha iyi olur. Varınca bana nokta atıp telefonlarınızı kapatın.
-Olmaz. Olmaz Su saçmalama ya başına bir şey gelirse.
Tamamen Elif'e döndüm. Koluna güven verircesine elimi koyup gülümsedim.
-Sorun yok bebeğim. Hiç bir yere kaybolmuyorum. Geri geleceğim.
Gözleri dolduğunda neyi düşündüğünü anladım.
-Elif bana bak. Bir şey yok dedim. Benden o kadar kolay kurtulamazsınız.
Başak'a gözlerimle işaret yaptığımda Elif'i aldı.
-Dikkat et nolur.
Gülümsedim.
-Sonra görüşürüz.
Arkamı döndüğümde yüzümdeki gülümseme solarken. Koşmaya başladım.
Tamam sakinleş bir şey yok onlara hiç bir şey olmayacak.
İyice hızlanırken telefondan en yakın polis istasyonunun nerede olduğuna bakmaya çalıştım.
-Hadi hadi.
10 dakika. Hayır hayır olmaz çok uzak.
Kafamı geri kaldırdığımda okulun önündeki arabayı gördüm. Kendimi durdurmaya çalışırken kayıp yer düştüm. Dizlerimdeki yaraları boş verip hemen diğer sokağa girdim. Olmaz olmaz olmaz.
Telefona baktım.
Yeni rota oluşturuluyor....
15 dakika.Telefona vurup bağırdım.
-Hay ben senin gibi şeyin eb-!
-Aaa ama hiç yakışıyor mu ağzına? Kızsın bir de.
Durup kafamı kaldırdığımda sıçtığımı anladım. Her şey için çok geçti. Madem geçti en azından bir ezik gibi ölemezdim. Telefonumdan ses kaydını açtım. Ölümüm işe yaramaz olmayacaktı.
Yüzüme umursamaz bir ifade yerleştirip sırıttım.
-Dedecim, cinsiyetçilik yapmayın lütfen. Kaç yılında kaldınız.
Adam sinirle güldü.
-Dede derken. Daha 32 yaşındayım küçük kız.
Birinci bilgi cepte.
Sonra sinirli ifadesi gitti.
Ve ben korkmaya ve bunu belli etmeye başladım.Çünkü yandaki adamların kollarında debelenen kişiler Eliflerden başkası değildi.
-Şimdi küfür edebilirsin küçük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dikkat Mantık Aranmaz
Humor-Dikkat mantık aranmaz kitabına hepiniz hoşgeldiniz bol bol mallık ve sakarlık artı rezillik dolu bir kitaptır cringe olabilir ergenken yazılmıştır sorumluluk almıyorum. kendime göre komik olan olayla- Ba-kısa kes lan sıktın insanları bu-öyle deme l...