Demir alev saçan gözlerini adamın Sare' nin beline dolanan elinden çekemedi. Geldiğinden haberdar olmuştu ama yanına gelecek bir zaman dilimi yakalayamamıştı. Toplantısı biter bitmez locanın balkonuna çıkmış, gözleri onu aramıştı. Yanında tanımadığı birini gördüğünde şaşırmış, en başta arkadaşı sanmıştı. Sare' nin durumdan rahatsız surat ifadesini görünce gözü seğirmişti. Aşağıya nasıl geldiğini bilmiyordu.
Yavaş adımlarla adama yaklaştı, elini omzunun üstüne attı. Adam kendisine döndüğünde yüzünde oluşan korku Demir' i tatmin etmedi.
"Ne yapıyorsun burada... Adın neydi?"
Gayet sakin çıkan ses tonu rahatlatsa da, gözlerindeki ifade bir o kadar korkutuyordu adamı.
"Adem, Demir Bey. Biz konuşuyorduk."
Demir dudağını büzdü, başını ağır ağır salladı.
"Adem... Konuşuyordunuz öyle mi Adem?"
Demir Adem' e bir adım daha yaklaştığında, istemsizce Sare' nin belini sıktı adam. Sare kısık sesle inleyip yüzünü buruşturdu.
"Evet, sohbet ediyoruz."
Demir' in yüzünde alaylı bir gülüş oluştu. Gülüşü yavaş yavaş solarken Adem' in korkudan titrediğini görebiliyordu. Tek eliyle adamın çenesini kavradı, sertçe sıktığında korkuyla geri çekilmeye çalıştı Adem.
"Elin hâlâ kadınımın üstünde Adem. Sen mi çekersin yoksa ben mi kopartayım?"
Adem panikle çekti ellerini Sare' nin üstünden.
"Kusura bakmayın, ben bilmiyordum. Yoksa yanına bile yaklaşmazdım emin olun."
"Ne fark eder piç herif?! Başka biri olsa izin vereceğimi mi sanıyorsun?!"
Adem başını hızla iki yana salladığında burun kemerini sıktı adam. Yakınındaki korumalardan birini yanına çağırdı.
"Götür şunu."
Adam aldığı emirle Adem' in kolundan tuttu, itirazlarına kulak asmadan çekiştirmeye başladı. Demir Sare' ye yaklaştı, belinden çekerek sarıldı. Alnına bastırdı dudaklarını. Yumuşacık bir sesle konuşmaya başladı.
"İyi misin?"
"İyiyim."
Demir' in iri vücudunun sıcaklığı, saç diplerine ulaşan sıcak nefesi mest etti Sare' yi. Sonsuza kadar kollarının arasında kalabilirdi. Bir süre sessizce saçlarını okşayan adamın sabahki sözleri aklına geldiğinde geri çekilmeye çalıştı genç kız. Aralarına küçük de olsa bir mesafe girdiğinde etrafa göz attı. Giray, barmenler, barın etrafındakiler, locadaki genelev çalışanları... Hepsinin bakışları üzerindeydi. Derin bir nefes aldı, Demir' e döndü.
"Sare, eve gitmek istersen-"
"İstemiyorum Demir Bey."
Demir kaşlarını çattı, başını onaylar gibi salladı.
"Tamam, gözümün önünden ayrılma. Bir şey olursa odamın yerini biliyorsun."
Hızlı adımlarla yanından ayrılan adamı izledi Sare. Yutkundu, arkasını döndü. Diğer herkesi es geçmeye çalışarak Giray' a baktı. Genç adam gülümsedi, eliyle kızın kolunu sıvazladı.
"Senin gibi güzel bir kızı yalnız bırakmamalıydım. Neyse ki Demir Bey yakındaymış."
"Oturalım mı?" Dedi Sare söylediklerini es geçerek.
"Oturalım."
Konuyu konuşmak istemediği belli olduğundan hakkında tek kelime etmedi Giray. Birkaç sohbet çevirmeye çalışsa da Sare' nin bakışları etraftaydı, kafasını sohbete veremiyordu. Kaçamak bakışlarla onu izleyen kadınlar aralarında fısıldaşıyor, bu da onu ister istemez rahatsız ediyordu. Giray durumu anlayarak gülümsedi, bir teklifte bulundu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFSUNKÂR (+18)
Aktuelle LiteraturBu hikâyede cinsellik, şiddet ve küfür bulunmaktadır. (+18) ... Adamın büyük eli göğsünü bulduğunda nefesini tuttu, Demir avcunun içini dolduran göğsü sertçe sıktığında canı acımıştı, adıyla sessizce inlediğinde adamın alnındaki damar seğirdi. Elini...