KEYİFLİ OKUMALAR...
"Sanem Hanım? Korkuttunuz beni. Demir biraz önce çıktı, eğer onun için geldiyseniz."
Yaşlı kadının çizgilerle dolu alnı kaşlarını çatmasıyla daha fazla kırıştı.
"Beni içeri almayacaksın herhalde?"
Sare utanmış bir ifadeyle kapının önünden çekildi. Eli ile içeriyi göstererek ekledi:
"Estağfurullah, buyurun lütfen."
Sanem Hanım bastonunu yere vurarak yavaş adımlarla salona ilerledi, yürürken evin içini süzmeyi de ihmal etmiyordu. Kendi evindeki antika, ağır mobilyalar yerine torununun evindeki minimal deri siyah koltuklara burun kıvırdı. Vücudunu yavaşça bıraktı koltuğa, gıcırdamasıyla huysuzca iç çekti. Sivri kenarlı gözlüklerini burnunun ucundan geriye itti. Memnuniyetsizce süzdü genç kadının üstündeki sabahlığı.
"Evde gecelikle mi dolanıyorsun. Ne avam şey! Bir kadın evinin içinde bile kadın gibi olmalıdır. Her zaman şık ve her zaman özenli."
Sare aldığı eleştiriyle dumura uğradı.
"Ben, yeni uyandığım için..."
Alayla güldü Sanem Hanım.
"Bu saatte mi uyanıyorsun? Çalışmıyor muydun sen? Demir' in barında tanıştığınızı sanıyordum."
Başını yavaşça aşağı yukarı salladı Sare.
"Çalışıyordum. Konuşmuştuk bunları aslında, Demir eğitimimi tamamlamamı istediği için orada çalışmayı bıraktım."
Tek kaşını sorgular biçimde yukarı kaldırdı yaşlı kadın.
"Ne eğitimiymiş bu, okula falan gittiğin yok anladığım kadarıyla?"
Derin bir nefes verdi Sare. Karşısındaki yaşça kendisinden kat kat büyük olan kadına saygısızlık etmek istemiyordu. Farkındaydı, kadın kendisinden sinir anıyla vereceği bir açık bekliyordu.
"İyi bir aşçıdan evde eğitim alıyorum."
Burun kıvırarak daha fazla bu konunun üstüne gitmedi Sanem Hanım. Oluşan birkaç dakikalık sessizlikle boğazını temizledi Sare.
"Siz... Ne için gelmiştiniz?"
Tekrar alaylı fakat bariz sinir barındıran bir şekilde gülümsedi yaşlı kadın.
"Ne o, gelişim seni pek mutlu etmedi galiba?"
Sare başını hızla iki yana salladı panikle, kadın her söylediğini istediği yöne çekmeyi itinayla başarıyordu.
"Beni yanlış anladınız-"
Sanem Hanım' ın otoriter sesiyle cümlesi yarıda kaldı. Kadın bastonunu zemine vurarak tok bir ses çıkarttı.
"Bak kızım, Demir seninle ciddi düşünüyor belli ki. Düşünmese ailesiyle tanıştırma zahmetine girmezdi. Ama sen, sen bu konuda güveniyor musun kendine? Bir Demirkan olabilir misin? Hayatında cemiyet ne demek bilmeyen bir kız çocuğu, Demir' in sahip olacağı mirasın eşi olabilir mi? Saniyesinde anlayacaklardır, senin alt tabakaya ait olduğunu."
Sare' nin sabrı kadının yersiz ve saygısız cümleleriyle taştı. Kaşlarını çatarak kendinden emin gözlerle baktı kadına.
"Siz buraya belli ki bana yerimi bildirmeye gelmişsiniz."
Sanem Hanım başını acımasızca gülümseyerek salladı. Genç kadının konuşmaya devam etmesiyle yüzündeki gülüş yavaş yavaş soldu.
"Fakat boşuna gelmişsiniz. Ben nereden geldiğimi iyi biliyorum, sizin aksinize geldiğim yerden de utanmıyorum. Bu yaşıma kadar tırnaklarımla kazıyarak geldiğim için kendimle gurur duyuyorum. Demir' in bana yardımını saymıyorum, Demir benim şansım. Sizi utandırmamsa korkunuz, ortalarda salınmayacağımı bilerek rahat olabilirsiniz. Kendimi kasacağım ve kendim olamayacağım herhangi samimiyetsiz bir yerde bulunmayacağım çünkü. Tekinsiz birçok iş yapan ailelerin sırf medya ve basına temiz gözükmek adına yaptığı şovların evi olan cemiyetleriniz size kalabilir, ben böyle oldukça iyiyim. Bir iyilik yapacaksam da gizli saklı yapmayı tercih ederim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFSUNKÂR (+18)
Ficción GeneralBu hikâyede cinsellik, şiddet ve küfür bulunmaktadır. (+18) ... Adamın büyük eli göğsünü bulduğunda nefesini tuttu, Demir avcunun içini dolduran göğsü sertçe sıktığında canı acımıştı, adıyla sessizce inlediğinde adamın alnındaki damar seğirdi. Elini...