FuckBuddy || (+18) Yarı texting (Askıya Alındı)

2.0

|21.33|

Bir gün geçmişti o magazini görmemin üzerinden, ne Melih yazmıstı ne de ben. Ne diyecektim kızla neden görüstün mu?

Hangi sıfatla?

Zamana bırakalım demiştim, suan bir şey sayılmazdık, onun için hesap sorma yetkim yoktu. Onun benden benim ondan hoşlanıyo olmam bir bahene olabilirdi belki?

Olmaz!

Olsaydı keşke, oturduğum sahilde etrafa baktım herkes yavaş yavaş toplanıp gidiyodu, nerde 'gece yeni başlıyo' diyen kişiler, yanlız kalmak istemiyodum.

Derin bir nefes alıp bacaklarımı kendime çektim, kafamı dizlerime yaşlayıp göz yaşlarımi serbest biraktım, hıçkırıklarım birbirine karışırken, yanımda bir hareketlilikle yaşlı gözlerimi oraya çevirdim, sokak lambasının izin verdiği kadar yüzünü inceledim, hafif kemikli burnu kalın dudakları, dağınık ama hoş duran saçları.

Peki neden yanıma oturmuştu? Onunla ilgilenmeden tekrardan yarım kalan ağlama işime döndüm.

"Ağlayarak çözebilecek misin?"

Kime diyodu bu?

Senden baska salya sümük ağlayan mi var mal?

Iç sesime hak verip yüzümü kaldırıp cocuğa döndüm.

"Hıh?" Hafifçe sırıttı, gamzeleri de güzelmis, "diyorum ki ağlamak sorununu cözecek mi?"

Cözlerdi belki?

"Bilmem deniyerek öğrenmeye çalışıyorum" yine sırıttı, ne bu bana ters piskoloji mi güle güle beni de mi güldürecek?

Seni tanıyo mu ki, senin için niye çabalasın salak?

Haklıydı.

"Beraber deneyip görelim, ağla bakalim" senle niye deniyoruz ben tek denerim demi?

"Sagolun tek kalmayı yeğlerim."

"Tek kalırsan, kafanı kurcalayan şeye daha fazla düşünürsün, zihin sağlığın için pek tavsiye etmem" neysin sen doktor felan mi?

"Bilinsel teorilerin bittiyse ağlamaya devam etmek istiyorum." 

"Buyur, istediğin kadar ağla, sonra tüm sorunların çözülür belki."

Cok bilmiş tavırlar hoşuma gitmezdi, ama rahatsız olmamiştım.

Ağlama hevesimi de kursağımda bırakmıştı, ne var yani rahat bıraksada cigerim azıma gelene kadar ağlasaydım demi?

Derin nefes alarak kafamı dizlerimden kaldırdım suanlık ağlama hevesim isteğim kaybolmuştu.

"Siz kimsiniz?" Aklıma gelen ilk soru buydu?

"Efe" dedi memnuniyetsizce "senin?"

"Asya" dedim denizi izlerken, yine aklıma bir soru gelmişti  "niye yanıma oturdun Efe?"

"Kadınlar ağlamamlı Asya," hafif çatılmış kaşlarımla cümlenin devamını bekledim "çünkü annem bana kadınların bir damla göz yaşının ne kadar önemli olduğunu öğretti, annem bana kadınların ne kadar degerli olduğunu anlattı."

Içimde bir seyler eridi, ne güzel anneler vardi, cocuklarına en güzel şekilde eğtiyolardi.

Hafifçe gülümsedim "dünyanın en değerli annesine sahipsin."

Gülümsedi "evet biliyorum."

"Onun için Asya ağlamanı istemem yanında duracağım ve seni ağlatan konuyu imha edeceğim."