Kaçmak. Kelimenin tam anlamıyla kaçıyordu benden. Beni sevdiğini söyleyen oydu , beni öpen oydu ve benden kaçan da oydu.
Aslında ben de biraz mesafeliydim çünkü şok olmuştum. Beni bu kadar uzun süredir sevmesi şaşırtmıştı. Neden daha önce hiç fark etmemiştim peki beni her daim izlediğini. Evimi bile biliyormuş demek ki takip etmiş beni.
Peki ben onu seviyor muydum? İşte bu sorumun cevabını bulamıyordum.
Çok güzel gülüyordu. Çok güzel bakıyordu. Sesi çok güzeldi. Çok yakışıklıydı.
Seviyorsun işte, dedi iç sesim.
Haklıydı. Hem sevmesem o beni öptüğünde neden bu kadar heyecanlanmıştım. Sevmeseydim eğer tokat atardım beni öptüğünde. Ya da ittirirdim. Ama hiçbir şey yapmamıştım. Öylece kalmıştım.
Şimdi ise odamda oturmuş bunları düşünüyordum. Sanırım bugün işlere pek kafamı veremeyecektim. Önümde bir dosya yerine çikolata vardı. Hem yiyordum hem düşünüyordum.
Ben onu seviyorum ama nasıl itiraf edeceğim peki? Zehra'dan tavsiye alırdım ama yoktu şu an. Gerçi o kendisi bile itiraf etmedi ki nasıl bir tavsiye alabilirim diye geçirdim içimden.
Çikolatam bitmişti. Ofladım ve sandalyemden kalkıp odamdan çıktım. Kantine gittim. Çikolatamı aldım. O sırada Alaz'ı gördüm. Çay alıyordu kendine. Bakışları bana döndü. Anında bakışlarını çekti üzerimden. Kantinden koşar adımlarla cıktı.
Ben de arkasından gittim tabii. Ama o çoktan odasına gitmişti. Gerçekten de kaçıyordu benden.
Ben de kendi odama gittim. Umarım fare işini çözmüşlerdir de daha fazla onun evinde kalmayız.
Saatler geçmişti. Bu sürede biraz da olsa çalışmıştım tabii. Çıkış saatim geldiğinde hemen odamdan çıktım. Alaz'ın odasına gittim. Kapıyı tıkladım ses gelmeyince odaya girdim.
Alaz yoktu. Yine kaçmıştı işte. Odadan çıktım ve karakoldan çıkıp arabama bindim. Alaz'ın evine gittim. Kapıyı çaldım Zehra açtı.
Hemen sarıldık ve sağa sola sallandık. Ayrıldıktan sonra içeri geçtik. Çağdaş koltukta oturuyordu Alaz da onun yanındaydı.
" Selam " , dedim ciddi bir şekilde Alaza bakarak.
Ama o hiç oralı bile olmadı. Onun yerine Çağdaş cevap verdi " Selam hoşgeldin" , dedi" Hosbuldum" , dedim. Yine Alaza bakıyordum tabii ki. Israrla bana dönmüyordu bakışları.
Odamıza gittim pesimden Zehra da geldi. Ben çok ciddiydim o ise benim aksime neşe saçıyordu.
" Yağmur noldu biliyor musun??" , dedi heyecanlı bir şekilde.
" Noldu?" , dedim.
" Çağdaş benden hoşlandığını söyledi ve beni öptü" , dedi yine heyecanlı bir şekilde.
" Çok sevindim senin adına ama seni üzerse sikerim belasını" , dedim.
" Üzmez merak etme" , dedi ve sarıldık.
" Alaz benden kaçıyor " , dedim.
" Nasıl yani?"
" Bildiğimiz kaçıyor işte. Beni nerede görse kaçtı benden bugün. Bak eve de bana söylemeden gelmiş zaten. Az once de suratıma bakmadı zaten. Böyle kaçmaya devam ederse nasıl itiraf edeceğim onu sevdiğimi?" , dedim üzüntüm sesime yansımıştı.
" Edersin üzülme daha fazla. Ben de Çağdaş'a sevdiğimi söylemedim daha hem. Merak etme edersin bir şekilde itirafını" , dedi ılımlı bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Five Years
ActionEksik bölümler bu hesapta @jeonginhastas1 Ortak yazılmıştır her bölüm bitiminde karakter değişimi var. Kitap hakkında: Karakola yeni bir polisin gelmesi ve beraber cinayet davası çözdüğü polise 5 yıldır gizlediği aşkını itiraf etmesi.