Çilekli Puding | Texting

0.9 +

Merdivenleri üçer beşer çıkarken birkaç mesaj gelmişti. Yukarı katımızda oturan Demir'in evinin kapısına gelir gelmez telefondaki mesajlara baktım ilk olarak. Leyloşumdan gelen bir mesajı es geçerek Demir'in mesaj kutusuna girdim.

Demir: Çilekli puding yaptım

Demir: Bize gelsene

Alina: Geldim

Demir: Nasıl?

Alina: Merdivenleri çıkarak

Demir: Çok kötüydü

Alina: Kapıyı aç paşam:)

Demir: Senden hızlısı :)

Alina: Sen varsın paşam;)

Demir: :)

Mesajını beğendim ve kapının açılmasını bekledim. Kapıyı açtığında üzerindeki mor mutfak önlüğüne güldüm.
"Ay ev hanımlığına terfi mi ettin çen? "

Gözlerini devirip arkasını döndü bana. Mutfağa ilerlerken salondaki Leyloşuma öpücük attım ve selam verdim.
"Gel de iki dedikodu yapalım şekerim." deyip göz kırptı.

"Ay kız dur işlerim var şu an, halledip gelirim." Öpücüğümü gönderip mutfağa daldım. Ve dudaklarımdan bir "Ayyy" nidası fırladı.

"Yaa çilekli puding ve bisküviyle pasta mı yaptın?"

Ayrıyeten de iki tabak puding ayırmıştı. Büyük ihtimalle bizim içindi. Gözleriyle onaylayıp üzerindeki mutfak önlüğünü çıkardı. Dağılmış saçlarını iki eliyle karıştırıp arkaya doğru parmaklarıyla taradı. Gözlerim biraz orada oyalandı. Göz göze gelince gözlerimi kaçırıp pudinglere odaklandım. Onun da boğazını temizleme sesi mutfağı doldurdu. Kaşık verip sandalyeyi çekti oturmam için. İstemsizce sırıtıp oturdum hemen o da yanıma geçti. Bir dolu kaşık pudingi ağzıma götürdüm. Hafif ılımıştı. Yanmadım o yüzden.

"Imm mükemmel ya bayılıyorum bu tada." Gözlerini üzerimde hissettim birkaç saniyeliğine. Boğazını temizleyip eline bir kaşık da o aldı. Ne kadar çok boğazını temizliyordu bu çocuk."Bende." Pudinge kaşığı daldırıp tadına baktı.

Pudinglerimizi bitirince tabakları bulaşık makinesine koydum. Bu iş beni çok yormuştu. Tencere makineye sığmadığı için onu kendim yıkamak zorunda kalmıştım ve biraz önceki mor önlüğü dalga geçerek boynuma takan Demir'e sinir bozucu bir şekilde dil çıkarıp süngere sabun döküp yıkamaya başladım.

"Sen şimdi Ela'ya çıkma teklifi etmeyeceksin yani öyle mi?"

Mutfağın balkonundan kafasını uzatıp "Hayır. Neden öyle bir şey yapayım ki?" dedi ve ekledi. "Meyve yer misin?"

"Ay olur yiyelim. Leyloşumla iki dedikodu yapayım diyorum hazır gelmişken. Yarın daha çok yorulurum bugün pudingin hatrı için çıktım o merdivenleri."

"Çok kötüsün dedikodu ve puding mi tek derdin? Beni unutacaksın bu arada git gel yaparken."

Balkondan çıkıp kalçasını tezgaha yasladı. Kollarını bağlayıp bana yukarıdan bakmaya başladı. Omuzlarımı silkip umursamıyormuşum gibi yaptım.
"Cidden mi Alina?"

"Ay Demir zaten her gün birbirimizi göreceğiz. Ki görüyoruz da okulda."

Kafamı kaldırıp göz göze gelmeye çalıştım. Ciddi ciddi bana bunun için trip mi atacaktı? Ben ona Ela'larla melalarla konuşup beni ektiği için trip atmıyorken hem de?

Aman bananeydi canım.

"Sınava çok az kaldı farkında mısın bilmiyorum ama böyle kendini mutfaklara atınca geçilmeyecek sınavdan." Kaşları hafif çatıldı. Çok fazla ders çalışıyordu ve benim ona bunu söylemem garip gelmiş olsa gerekti.

"Ne alaka ben ne diyorum sen ne diyorsun?" Tencereyi sabunlama işlemim bitince sudan geçirdim ve tezgaha ters çevirip koydum.

"Ben seni düşünüyorum. Milletle kavga etmeden düzgünce bitir bu dönemi. Çatacak yer arıyorsun gerginlikten. Sınava odaklan benden daha odaklısındır ama dikkatini bozacak şeylerle uğraşma." Benim dikkatle söylediğim laflara alnıma vurarak cevap verdi. Üfle diye parmaklarının ucunu yaklaştırdı dudaklarıma. Kaşlarım aniden kalkarken "Cidden abimin yokluğunu aratmıyorsun. Olsa ne yapardım bilmiyorum." dedim ve ıslak ellerimi üzerine sildim.

"Of Alina napıyorsun ya? Havluya silsene kızım ya."

"Oh olsun sana Demir Türkoğlu."

"Bedelini ödeyeceksin Alina Kara." Hızla koşarak salona geçtim ve arkamdan gelip üzerime avucunda tuttuğu suyu serpti. Çığlığım bütün odada yayılırken Leyla teyze sabır çekiyordu.