Size yemin ederim ki Aslı yani eeee şey pardon minik Sudenazımızın beti benzi attı. Bir bana bir de elimde sallıyor olduğum telefonuma bakıyordu. E ne yapsın o da ilk kez ifşa oldu ya. İlk kez haksız çıkacak ya. Şu suratına hak veriyorum. "Nasıl ya nasıl senin buna hakkın var mı?" diye bağırıyordu.
-"Peki senin bize çamur atmaya hakkın var mı?"
Susmuş ve etrafa bakınıyordu. Tam giderken kolumdan tutup beni döndürdü. Tam bu esnada da telefonum pis su dolu temizlik kovasına düştü. Ve yavaşça dibe çöküşünü gördüm. Dibe çökerken de kapanışını. Telefonum kapanırken yavaşça elimin kapandığını peşine başımdan aşağı dökülen kaynar suları hissettim. Biz bir kez kaybetmiştik. Ve o bir kez daha kazanmıştı.
Beynime sıçrayan kan ve bir hışımla pis su dolu kovaya tekme attım. Kovadan sıçrayan su bacağına gelmişti.
Ona az bile oluyordu.
-"Bana bak bana. Sen ne yaptığını zannediyorsun ki? Bacağıma geldi bacağıma."
-"Hay senin... Başlatma şimdi bacağına. Kaybetmek çok mu gücüne gitti? Sen bizi ezerek eğlenemezsin. Biz senin oyuncağın değiliz."
Sertçe kolundan tutup Aslı'yı kapıya doğru çekiştiriyordum. Bu esnada da laflarımı esirgemiyordum.
-"Şimdi bu söylediklerinin ve telefonumun hesabını vereceksin. Müdürün odasına gidiyoruz."+Sertçe kavradığım kolunu daha da sıkı tutuyordum. Bir hışımla eğilip telefonumu kovadan çekip aldım. Elimin ıslaklığını da Aslı'nın üzerine bir güzel sürdüm. Ama tamamen peçete olmadığından. Peçete olsa hiç yapar mıydım canıım?
Bizim kız yine bağırmaya başlamıştı. Tam kapıyı açacakken kapının başka+ biri tarafından açıldığını fark etmemle gördüğüm kişi karşısında şoka girmem bir oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umut Yıldızı
Novela Juvenil"Herkes hep istediğini görür ancak gerçek hep en masumun kalbinde,bu kalbin de en derinlerinde gömülüdür.İnanmak varken neden tüm dünya bize savaş açıyor? Tabii... Çünkü yargılamak inanmaktan daha kolay..." ...