-Seni yine de severim-

19 4 11
                                        

"Onca şeyden sonra beni severek bana en güzel hediyeyi verdin.."
J-Hope Minho'ya destek olarak onu koltuğa oturtmuştu. Minho'nun bir anda kafası dönmüş ve gözleri kararmıştı. Bu olanlardan sonra zorla ayakta kalmaya çalışıyordu. Yoongi ise yerde ağzından gelen kanlarla yüzünü buruşturuyordu. J-Hope yoon'a döndükten sonra ona bakmaya başlamıştı. Yoongi jhope'un ona baktığını fark ettiğin de kendini baskı altında hissetmeye başlamıştı. Ağzına gelen kanla tekrardan yüzünü buruşturduğu sırada
-Cezamı çekmeden ölmeyeceğim. T-teslim olacağım..
Deyivermişti. J-Hope şaşkın bir şekilde ona bakmaya devam ediyordu.
Jhope'tan
Yaklaşık 3 gündür burada elim kolum bağlı bir şekilde tutulmuştum. Ama hâlâ olanları bilinçaltım algılayamıyordu. Neden bu hâlde olduğumu, sevdiğim adamın niye bu işlere girişerek kendini mahvettiğini kendime soruyordum ama hâlâ cevabım yoktu.. Ve en acısı da ben hâlâ onu seviyordum. Niye bu kadar aptaldım? Onu sevdikçe utanıyordum kendimden çünkü arkadaşlarımın, dostlarımın bu hâlde olmasının sebebi oydu.. Gine de duygularımı bastıramıyordum. Bu çok kötü bir histi. Bunları geçtim o beni sevmiyordu. Ama ben o bunca şeyi yapmasına rağmen hâlâ ona aşıktım. Aklımla hareket etmem lazımdı ama ben kalbimle hareket ediyordum, bu sefer duygularıma yenik düşüyordum.. Ve bu aşk beni yoruyordu. Günden güne güçsüzleşiyordum ama aşkım hâlâ kuvvetliydi. Ben onu çok seviyordum...

Ona bakmaya devam ederken Minho'nun bağırmasıyla irkilmiştim. Arkada Yoon'un yüzüne bile bakmadan kafasını ellerinin arasına alarak bir anda bağırmıştı.
-TABİİ Kİ DE CEZANI ÇEKECEKSİN PİÇ..
Onu vurmayacaktı. Eğer ki onu vursaydı Minho hapse girerdi. Ben hapse girmesini istemiyordum. Yoon'un cezasını çekmesini istiyordum. Onu seviyordum ama cezasını çekmeliydi öyle değil mi? Yaptığı bu dağınıklığı toplamalıydı. Bunları düşünürken yoongi zorlukla arka cebinden telefonunu çıkarmıştı. Polisi arıyordu..
Telefon açılmıştı.
-3 gün önce gerçekleşen Han jisung davasının katili benim, teslim olmak istiyorum. Konumu sizinle paylaşacağım..Burada esir aldığım arkadaşım da var.
Demişti bana bakarak. Sonrasında telefonu kapatmıştı. O şu an en doğrusunu yapıyordu. Ama bu yaptıkları jisung'u da geri getirseydi keşke..

Minho
Sen.. Cezanı çekince bir değişiklik olacağını sanıyorsun değil mi? Hayır, aksine.. Hayatın daha da boka dönecek.. Cezanı çekmen sadece bir teselli olacak senin için, sen zavallı pisliğin teki olarak kalacaksın. Sevgilimi geri getiremeyeceksin, günden güne iyice nefret alacaksın.. Kafayı yiyeceksin sen.

Diyordu Minho. Bense hiçbir şey diyemiyordum. Konuşamıyordum, yutkunamıyordum bile. Yere çökerek polis'i beklemeye başlamıştım. Kafam çok ağrıyordu. Acıkmıştım. Çok az yiyebilmiştim, yalan söylemeyeyim.. Şüphe duyduğum için belki zehirlenirim diye düşünmüştüm. (Ah yawrum ah)

15 dakika kadar sonra polis siren sesleri duyulmuştu. 2 araba polis gelmişti. Onlar da belki de tuzak olabilir diye düşünmüştü. Ambulans da gelmişti. Galiba benim içindi bu da. 2 polis yavaşca içeriye girmişti. Minho hiçbir şey demeden dışarıya çıkmıştı. Ağlamaktan hasta olmuştu neredeyse. Polisler yoon'u kelepçelemişti. Yerden kaldırıp kapıya doğru yönelmişlerdi. Gitmeden önce son kez kafasını çevirip bana bakmıştı. Bişeyler anlatmak istiyordu, buna emindim.. Bende ona baktıktan sonra benden gözlerini ayırarak polis arabasına binmişti. Diğer 2 polis ve ambulansta ki hemşireler de benim başıma toplanmıştı. Kapıya baktığım da Polisler Minho'dan da bişeyler öğrenmek için geldiği sırada Minho'nun bayıldığını görmüştüm. Hızlıca koşarak yanına gitmiştim. Gözleri zaten kararıyordu bayılacağı belliydi.. Hemen hemşireler ilgilenmeye başlamıştı. Arkamı döndüğümde polis memuru
-Size zarar verdi mi? Ne kadar zamandır sizi burada alıkoyuyordu? Han Jisung'u öldürdüğünü biliyor muydunuz?..

Bir anda sorduğunu fark etmiş olacak ki özür dileyerek beni dinlemeye başlamıştı.
-Jisung'u öldürdüğünü duyduğum için beni alıkoydu.. Bana zarar vermedi, öldüğü günden beri yani 3 gündür buradayım..
Diyebilmiştim.

*2 saat sonra*
Yazar anlatımıyla
Medya sallanıyordu. Herkes hesaplarında yoongi'yi paylaşıyordu. Tutuklandı haberi hemen dağılmıştı. J-Hope ambulans ile beraber hastaneye getirilmişti. Bazı sağlık testleri yapıldıktan sonra hemen diğerleri gelmişti zaten. Jin, namjoon, Tae, JK, jimin koşar adımlarla etrafına toplanmıştı. Bir anda hepsi beraber sarılmıştı. Onları çok özlemişti genç adam. Ama burada bir boşluk vardı.. Min Yoongi yoktu.

Jimin ve jungkook dayanamayarak ağlamaya başlamışlardı. J-Hope onların ağladığını gördüğünde o da kendini tutamamıştı. Hepsine tek tek bidaha sarılmıştı. Birbirlerini çok özlemişlerdi.. Ama bi yandan da hepsi yaralıydı. Kardeşleri bu hatayı yapmıştı. Hâlâ inanamıyordu hiç kimse. İlk başta kimse konuşamamıştı. Hepsi de hastaneden çıkıp eve gelene kadar konuşmaya cesaret edememişti.. Eve geldiklerin de hepsi de serin salonda ki masaya oturmuştu karşılıklı şekilde. İlk konuşan Namjoon olmuştu
Uzun süre konuşmadığı için sesi buğuluydu
-Neler oldu J-Hope..?

Jhope (burnunu silip zorlukla)
-anlamış değilim namjoon.. O gün senden ayrıldıktan sonra evine gittiğim de banyo da birisiyle bağırarak konuştuğunu fark ettim.. Cesedi gömmekten bahsediyordu. Kaçmaya çalışınca beni fark etmişti. Sonra da zaten bayılmıştım..

Jin
-ben hâlâ.. Hâlâ inanamıyorum. O öyle birisi değil, onunla yıllardır beraberiz.. Kardeşim o benim, yapmaz ki öyle bir şey..

Dediklerine kendi bile inanmazken kardeşlerini rahatlatmaya çalışıyordu en büyük olan. Gözleri dolmaya başlayınca yere eğmişti kafasını. Ağlamak istemiyordu.

Jimin
-yoongi hyung son zamanlarda garip davranıyordu.. Beraber piknik yaptığımız gün aceleyle ayrılmıştı, sonra da jisung'un ölüm haberi gelmişti.. O gece öldürdü onu yani.

Diyebilmişti. Burnunu çeke çeke konuşuyordu. Çünkü hepsi de bu durumda zorlukla ayakta kalabiliyordu. Birbirlerine destek olmaya çalışıyorlardı. Ama hepsi de içinde kardeşlerinin bunu yaptığına inanamıyorlardı. Çocukluktan beri hep beraber büyümüşlerdi. Ne arkadaş ne dost.. Onlar kardeşlerdi.1 ev,5 kardeş, iki aşık..

Taehyung
Çok merak ediyorum.. Acaba değdi mi? Her neyse..yapmasına sebep olan her neyse gerçekten değdi mi?

Jungkook
Peki.. Sana neden öldürdüğünü dedi mi hyung?
Demişti J-Hope'a bakarak.

J-Hope
Minho da oraya geldikten sonra anlattı her şeyi.. Minho neden öldürdün diyince ben öldürmek istemedim dedi. Onu bizimle tehdit etmişler. 6'ımızı öldürmekle tehdit etmişler. Jisung'u öldürmezse bizi öldüreceklerini söylemiş. O bu işe girdiği için çok pişman..

Jimin
Niye öldürmelerini istemişler jisung'u?

J-Hope
Jisung hastaydı biliyoruz hepimiz. Ameliyatı için yüklü bir miktar paraya ihtiyacı varmış. Durumları zaten iyi değildi, babası da bu işleri yapan patrondan borç istemiş.. 1 yıl sonra jisung iyileşmiş ama borç ödenmemiş. Adamdan sürekli zaman istemiş galiba babası. Patron dedikleri de herifte yoongi hyung'a borcum ödenmedi oğlu yaşamayacak demiş. Yapamam demesine rağmen, ısrar etmesine rağmen bizimle tehdit edince de yapmış..

Bunları söyledikten sonra çıt çıkmamıştı. Taehyung sessizliği bozarak

-bu işe neden girişti o hâlde?.. Bu işlere girmeseydi bu hâlde olmayacaktık. O bizimle beraber olacaktı.

Demişti. Biraz daha konuştuktan sonra evlerine ayrılmıştı herkes. J-Hope evine çıktıktan sonra kendini yatağına atmıştı zorlukla. İçinde kötü bir his vardı. Hapse girmişti ve cezasını çekecekti. Haberlerden izlediğine göre müebbet hapis cezası yemişti yoongi. Ama neden içi rahat değildi?..

1082-5801Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin