BEKLENMEDİK HABER

115 7 3
                                    

14.Bölüm

Evlatlık olduğumu öğrenmemin üzerinden tam 1 ay geçmişti. O gün herşeyi kabullenip eve geri dönmüştüm. Ailemle tekrar o konu hakkında konuşup herşeyi açıklığa kavuşturmuştuk. Annem çok sevinmişti bir yandan gerceği söyleyebildikleri için bir yandanda onları affettiğim için. Öz ailem kim diye sorduğumda önüme bir fotoğraf koydular. Gerçek anne ve babamla çekilmiş fotoğraf vardı. Öz annemle o kadar benziyordumki kendi güzelliğime hayran kaldım bir an. Fotoğrafı çerçeveletip odamda kitaplığıma koydum. Nede olsa onlar benim gerçek ailemdi. Tabikide evlatlık ailemide yok saymadım. Onlarda benim için nelere katlandılar.

Öyle zaman geçip gitmişti. 1 ay çok hızlı geçmişti. Mutluluğumuz sürerken bir akşam babam üzüntüyle eve geldi. Ne olduğunu sorduğumuzda baştan sona herşeyi anlatmıştı. O gün başımdan aşağı kaynar sular akmıştı sanki. Alperenden ayrı kalmak istemiyordum. Babamın işi 8 yıllığına yurt dışına çıkmıştı. Yani anlıycağınız 8 yıl yurt dışında yaşayıp memleketimize geri dönücektik. Şuan 14 yaşındayım. Geri döndüğümde 22 yaşında olucaktım. Alperen beni sevmeyi bırakırmıydı acaba diye bir sürü düşüncelerin arasında kalmıştım. Babam bize bunu söylemesinin üzerindende 1 hafta geçmişti. Bugün Cuma günüydü. Pazar günü gidiyorduk. 2 gün sonra Alperenden ayrılmak hiç istemiyordum. 8 yıl nasıl ayrı kalıcaktım ben. Her anımda, her dakikada, her saniyede yanında olmak isterken koskoca 8 yıl nasıl ayrı kalacaktım. Babama bir sürü seçenek sundum. Yatılı okula gidiyim yada Damlalarda kalım diye ama hiçbirinde ikna olmamıştı.

Bu düşüncelerden ayrılıp Alperene ne hediyesi alsam diye düşünmeye koyuldum. Bugün 13 Ekimdi Alperenin doğum günüydü. Anneme ne alsam diye sorduğumda " sevgilin nelerden hoşlanırsa ondan al" demişti. Mustafayada sorduğumda
" araba al" demişti. Cidden benim kardeşimde sorunmu vardı. Sinir bozucu şey. En sonunda mağazaları gezer bulurum bişeler diyi evden çıktım. Bugün okula gitmemiştim.
Mağazaya geldiğimde rastgele girdim birtanesine. Hiçbirşey beğenmeyip çıktım. Saatlerce oradan oraya koşup duruyordum. Hiçbir kıyafet beğenmemiştim. Düşünüp niye kıyafet alıyorumki deyip az ötede bir dükkana girdim.
Takılar, arkadaşlık bilezikleri vb. vardı.

En sonunda kar küresinin olduğu yerde durdum. Bir tanesini elime alıp inceledim. İçinde bir bank vardı. Bankta oturan iki kişi vardı. Biri erkek biri kızdı. Birbirlerinin ellerini tutmuş oturuyolardı. Altındaki düğmeye bastığımda kar küresi rengarenk yanmaya başladı. Elimde salladığımda içindeki karlar yerlerinden sıçrayıp havaya süzülünce ortaya çok güzel bir görüntü çıkmıştı. Açıkçası benim çok hoşuma gitmişti. Kar küresini almaya karar verdim. Kasaya doğru ilerlediğimde yaşlı adam oturuyordu. Ben bunu almak istiyorum diyip önüne koydum.

Yaşlı adam beni süzüp sonra kar küresine bakıp "doğum günü hediyesimi?" diye sordu. Gülümseyip "evet" dedim.
Yaşlı adam kar küresini eline alıp
"İsterseniz kar küresine isim yazabilirim" dediğinde "anlamadım"
dedim. " yani evladım doğum günü hediyelerinde kar küresi alanlar için isim yazdırabiliyoruz. İsterseniz kar küresine isim yazarız" dediğinde yeni anlamıştım. Biraz düşünüp
" iki isim oluyormu?" diye sordum.
Gülerek "oluyor" dediğinde
"O zaman Alperen kalp mira yazabilirmisiniz?" diye sordum. "Yazarım ama biraz zaman alır"
"Sorun yok" yaşlı adam yanındaki sandalyeyi göstererek "beklerken yorulabilirsiniz oturun isterseniz"
Dediğinde "olur" diyerek kasanın etrafından dönüp sandalyeye oturdum.

Yaklaşık yarım saat sürmüştü.
Yaşlı adam " sonunda bitti" diyerek kar küresini bana uzattığında elinden alıp baktım. İsmimiz yan yana yazıldığını görünce çok hoşuma gitmişti. "Çok güzel" dedim adama. "Fiyatı ne kadar?" Diye sordum.
"Sizin için indirim yapıyorum o yüzden 45 tl fiyatı" dediğinde gülümseyerek çantamdan 45 tl çıkarıp yaşlı adama verdim. Ardından "kolay gelsin" diyerek çıktım dükkandan. Kar küresindeki isimlerimizi incelerken aklıma hediye paketi almadığım gelince tekrar dükkana girip " şey hediye paketi varmı?" Diye sorduğumda yaşlı adam gülerek "ah gençlik ne güzel şey" diyerek elini çekmeceye uzatıp açıp bir tane hediye paketi alıp bana uzattığında alıp "teşekkür ederim" deyip çıktım oradan.

LİSE İZİ ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin