2.Bölüm

411 13 2
                                    

Cumartesi günü olmuştu. Hafta içi çok hızlı geçmişti. Farkedemedim bile. Yatağımda sağa sola dönüp dururken telefonumdan mesaj sesi geldi. Komodinin üzerinden telefonumu almak için uzandığımda yere düştüm. Sırtımdaki acıyla kalkarak telefonumu aldım. Gelen mesaj damladandı.

-mira saat 2:30' ta hazır ol seni almaya geliyorum. Kız kıza alışveriş yapıcaz. Hayır demek yok annenden izin aldım. Öptüm bayss.

-tamam çılgın kuzen.

Saate baktığımda 11:27 geçiyodu vaktim var diyerek mutfağa girdim. Mutfakta herşey birbirine girmişti. Annemin işi olduğu için erkenden gitmek zorunda olduğunu söylemişti. Anlaşılan mutfağı toplamak bana düşmüştü. İlk önce kirli tabak,çatal,kaşıkları alıp makineye koydum. Sofra bezinide camdan aşağı sirkeleyip masaya açtım. Buz dolabını açıp iki yumurta ve yağ alıp kapattım.

Yumurtayı pişirip sofraya koyduğumda ekmek olmadığını farkettim. Ah benim aptal kafam bir şeyi yapmadan önce malzeme varmı yokmu diye bakmak hiç aklına gelmezmi ya.

Neyseki annem çıkmadan önce para bırakmıştı. Parayı alıp evden çıkmak için kolumu kapının koluna uzattığımda kapının üstünde not gördüm. " mira evden çıkarken çöpü unutma kızım" mutfağa geri dönüp çöpü aldıktan sonra evden çıktım.

Marketin önüne geldiğimde çöpüde marketin yanindaki çöp kutusuna attım.

Markete girdiğimde ferahlatıcı bir soğuk karşıladı beni. Ekmeği alıp kasaya doğru ilerlerken rafta daha önce hiç yemediğim cipsi gördüm. Almak için uzandığımda boyum yetişmiyodu, fikir üreterek zıplayıp almaya çalıştım. Sonuç yine başarısız oldu. Son şansımı denemek için uzandığımda arkamda birinin olduğunu farkına vardım. Almak istediğim cipsi aldığını gördüm. Arkamı döndüğümde sınıftaki o daldığım sarışın, ela gözlü çocuğu gördüm. Kalbim hızla atmaya başladığını farkettim. Niye bu kadar hızlı atıyoduki kalbim daha önce hiç bu kadar hızlı atmamıştı.

Gitmek için kıpırdandığımda elindeki cipsi bana uzattı. Donup kalmış ifademle suratına bakarken
" bu cipsi almaya çalışmıyomuydun" dedi. Suratımdaki o şaşkın ifadeyi atıp sorusuna "evet" dedim. Cipsi bana uzattığında alıp " teşekkür ederim" dedim. " rica ederim" deyip uzaklaşıp gitti. Arkasından bakarken duyduğum sesle önüme döndüm. Yüzümde anlayamadığım sırıtış vardı.

                           &

Islak saçlarımı kuruladıktan sonra düzleştirdim. Kumral saçlarım omzumun hemen altında bitiyodu. Hafif bir makyaj yaptıktan sonra aynada kendime baktım. Siyah bir şor üstünede beyaz crop giymiştim. Aynada kendimi incelerken telefonumdan mesaj geldi.

- Aşağısayım bekliyorum hadi gel.
- iniyorum şimdi.

Siyah minik çantamıda alıp beyaz ayakkabılarımıda giyip dışarı çıktım.
"Ooo bu ne güzellik kız yakıyosun yine" ilahi damla ya diyerek kıkırdadım. " sende çok güzel olmuşsun" dedikten sonra " hadi bir an önce gidelim de bitsin bu işkence" " aşk olsun ya senle eğlenmek için plan kuruyorum şurda" " şaka yapıyorum ya hadi arabaya binipte kuzen eğlencesi yapalım"  " ayy doğru söyledin" konuşmamızın ardından arabaya bindik. " baba bizi son sürat eğlence parkına götürr."

                            &

" Bu nasıl Mira yakışmışmı?" yok buda güzel değil " peki bu nasıl bak çicekli çicekli" dilimi üst damağıma vurarak cık yaptım "buda güzel değil" "sende hiçbişe beğenmiyosun mira" " eğlence parkına gitcektik hani kandırıp buraya getirdin beni"
" ne var canım ya biraz alışveriş yapalım dedim"  " tamam tamam bakıyorum bişeler" damlayı üzmemek için bende birkaç şeyler bakmaya başladım siyah mini,dar bir elbise aldım. Beyaz topuklu ayakkabı,açık yeşil rengindede minik bir çanta aldım.

"Şu poşetleri arabaya bırakalımda eğlence parkına gidelim" "tamam" diyerek onayladım.

                             &

"Damla valla buna binemem, çarpışan araba, atlı karıncaya fln binerim ama buna binemem. Baksana havada döndürüyor"
"Nolcak ya bizde döneriz işte çok eğlenceli olur"

Hadi hadi diyerek beni çekiştirmeye başladı damla.

"Tamam tamam dur binicem."

"Oleyy"

360' dan indiğimizde başım çok kötü dönüyordu. Her an kusacak gibiydim.

"Mira noldu midenmi bulandı iyi görünmüyorsun."

"İyiyim iyiyim sadece başım dönüyor, beni oturabileceğim biryere götürürmüsün?"

Damla beni bir bankta oturttuktan sonra su almak için yanımdan ayrıldı. " ne diye bindimki şu saçma alete" diye söylenirken bana su uzatan bir el gördüm.

"Ne çabuk geldin damla" diyerek elindeki suyu aldım. Şişenin kapağını açtığım sırada suyu verenin damla olmadığını gördüm.
Sınıfta daldığım çocuktu yani Alperen.

"İyi görünmüyodun bende su vereyim dedim." Şaşkınlığımı gizleyerek "teşekkür ederim" dedim.
merakımı gizleyemeden " sen ne yapıyorsun burada tek başına?" diye sordum.  " tek başıma değilim kerim çağırdı. Onun için gelmiştim. Kapıdan girincede seni gördüm, iyi görünmüyodun su vereyim dedim."

"Başım dönüyorduda.."
"Anladım, neyse ben artık gideyim kerim bekliyor, görüşürüz." "Görüşürüz"

Arkasını dönüp gittiğinde arkasından onu izlemeye koyuldum.

"Kardeşim napıyorsun ya ben bu makyaj malzemelerine ne kadar para verdim senin haberin varmı ya" çok çok özür dilerim görmedim kusura bakmayın" tamam tamam ben toplarım, koşa koşa gidiyodun acelen var heralde" " evet evet annemin doğumu başlamış ondan"
Diyip uzaklastı cocuk " boyumuz kısa diye çarpıyonuz zaten baska ne olabalirki" söylene söylene çantasını topladığında Miranın yanına gelip "sen nereye bakıyorsun öyle"

Mira alpereni izlemeyi bırakıp " şey öyle dalmışım"  " suyu nerden buldun?" "Birinden" deyip gülümsedim:))

Bölümü nasıl buldunuz?

LİSE İZİ ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin