12. Bölüm"Abla, abla hadi kalksana ya acıktım. Annemle babamda yok hadiii"
"Ne var ya uyutmadın şurda"
"Acıktım abla " "git kendin hazırla"
"Bilsem yaparım ama bilmiyorum işte" oflayarak doğruldum yatağımda. "Saat kaç" gözlerini hemen kolundaki saate çevirerek saate bakıp "10:49 geçiyor" dediğinde "o kadar olmuşmu ya" diyerek ağzımda geveledim. Mustafanın duymadığına eminim.
" tamam sen geç içeri sofraı hazırla bende gelirim birazdan" başıyla onaylayarak odamdan çıktığında arkasından deli çoçuk diye söylendim. Telefonumu ders çalışma masasının üstünde olduğu için yataktan kalktım. Masaya doğru ilerleyip telefonumu elime alıp açtığımda bir sürü mesaj vardı. Whapsappa girip mesajlara baktım.- kalktınmı len. ~10:23
-ben kalktım ~10:23
- Annem evde yoktu kahvaltı hazırlanmaya üşendim size gelimmi diye sorucaktım~ 10:24
- uyanınca hemen mesaj yolla delii ~10:24
- ohoooo ~10:32
-sen uyanana kadarrr ben ölüp ölüp dirildim şurda~10:33
- uyannnn ~10:33
Ahh deli bu kız cidden. Mesajlar Damladan gelmişti.
- kalktım kalktım zırlama ~10:52
-gel gel hazırlıyorum şimdi kahvaltıyı ~10:54
- geliyorumm. Gelirken bişe alımmı?~10:54
- meyvesuyu al istersen~-10:55
-tamamdırr ~10:55
Damlayla mesajlaştıktan sonra odamdan çıkıp mutfağa doğru ilerledim.Mustafa sofrayı hazırlayıp sandalyeye oturmuş telefona bakıyordu. " aferin iyi iş çıkarmışsın" kafasını kaldırıp bana baktığında gülümsediğinde bende gülümseyip önümde döndüm.
Evett kuymak da piştiğine göre kahvaltımız hazırr. Tavayı masanın üstüne koyduğumda Damlaya mesaj atmak için odama gitceğim sırada zil çaldı. Kapıya doğru gidip delikten baktım. Gördüğüm şey karşısında ağzım açık kaldı. Damla el hareketi çekiyordu. "Deli bu kız" diye söylenip kapıyı açtım. " o neydi Damla" diye sordum hemen.
"Ne neydi" dediğinde gözlerimi kısıp ciddiyetle baktım. "Tamam ya şaka yaptık. Ne alındın ama" "hadi içeri geç" daha fazla uzatmak istemediğim için geçiştirdim. Mutfağa girdiğimde " çok güzel görünüyor yaa" diyerek sandalyeye oturdu damla. " naber len mustafa"
"iyi senden" " bendende iyi işte"
Sandalyeyi çekip oturup "hadi konuşup durmayında kahvaltını yiyin" " bu ablanda gıcık tip" dedi damla mustafaya bakarak. "Sana göre öyle bana göre değil" mustafa damlaya cevap verdiğinde kahkahaya patladım. Daamlaya bakarak dil çıkardım. Damla " şu kızı sevindirmesen olmazmı yanı mustafa" diye söylene söylene kuymak yemeye başladı. Bende kendime çekin düzen vererek yemeye başladım."Nasıl beğendinizmi?" "Çok güzeldi abla ama bana müsade ben odama kaçar" " güzeldi ama sanki" "sakın damla" "ama" "sakın dedimm"
"Tamam tamam gezelim diycektim ama neyse sen kabuk etmiyon zaten" "her gün gezilirmi birazda evde otur" diyerek sandalyeden kalktım. Elime bardakları tutuşturdum. Tezgaha koyduğumda damlada yanıma gelip elindekileri tezgaha koyduktan sonra bana dönüp " bari evde eğlenceli bişeyler yapalım" "bilmem" diye yanıtladım.
Tekrar masaya doğru ilerledim. Tavayı elime aldığımda telefonum çaldı. Tam elimdeki tavayı bırakıp odama gitcektimki Damla benden önce davrandı. "Ben getiririm.""Oo mira hanım" diyerek bana imalı imalı bakışlar atarak geliyordu.
"Arayan kimmiş?" diye sordum.
"Kendin bak" diyerek kıkırdadı karşımda. Telefon kapanmadan telefonu elime alıp arayanın kim olduğuna baktım. Koca ekranda "ALPERENN" yazıyordu. Yazıyı görür görmez kalbim hızlanmaya başladı.
Telefon kapanmadan hemen açıp kulağıma götürüp "alo" dedim. Damla bir yandan hopörlara al diye beni çekiştiriyordu. Telefonu kulağımdan çekip hemen hopörlara aldım. "Alo" "efendim" dedim. Bir yandanda heyecandan yerimde duramıyordum. " şey müsaitmisin bir şey sorucaktımda" "müsatim" diye yanıtladım hemen. " bugün işin yoksa dışarı çıkıp gezelimmi diycektimde" dediğinde kalbim artık durdurulamıycak kadar çok hızlı atmaya başladı. Kelimeleri unutmuştum sanki o an. Damla bana dokunduğunda kendime gelip
"Aslında olur işim yok bugün" dedim ta ki damla bende gelim diye söylenene kadar. "Ama bir şartla"
"Neymiş o şart?" " damlada bizimle gelsin" "damla kim" "kuzenim"
"He anladım. Başbaşa oluruz sanmıştım. O zaman bende arkadaşlarımı çağırım." "Tamam" diye yanıtladım. "O zaman saat 2 de seni alırım" "tamam saat 2'de"
" görüşürüz" "görüşürüz" diyerek telefonu kapattım.
Salonda sevinç çığlıklarım koptu.
"Hadi kız hazırlanalım" diye seslendi damla. Saate bakıp 12:53 geçiyordu. Başımla onayladım. Odama geçtik ikimizde. "Ne giysem sence" diyerek damlaya baktım. "İlk buluşmanız dimi?" Diye sordu damla. "Evet"diye yanıtladım. "O zaman çok abartılı olmıcak şekilde giyindirmemiz lazım seni" "pöf" diyerek gözlerimi devirdim. " gözlerini devirmee ne giymek istersin şort ve cropmu yoksa elbise mi giymek istersin" diye soru sordu damla. " şort ve crop olsun. İlk buluşmamızda elbise giyersem olmaz sanki evlenmeye gidiyoruz." Dediğimde damla güldü. O güldüğünde bende güldüm. "Tamam yeter bu kadar hadi kendimi senin ellerine bırakıyorum. Seç şu dolaotan kıyafet" damla beni onaylıyarak dolabın kapaklrını açıp göz gezdirdi. En sonda seçtiğinde eline alıp bana döndü. Elindekilere baktığımda bir elinde siyah askılı olan bir crop vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİSE İZİ ( TAMAMLANDI)
Dla nastolatkówMira yeni başladığı okulda güzel seneler gecirmek, güzel arkadaşlar yapmak amacıyla gitmistir ama okulda onu bekleyen aska hazırlıksızdır.