LİSE İZİ ( TAMAMLANDI)

son öpücük

17. Bölüm

"Aşkım"

"Efendim Alperenim"

" şimdi bizim ikizlerimiz oluyo ya biri kız biri oğlan ya"

"Evet aşkım"

"Kızımızın ismini ben koysam?" dediğinde gülümsedim. Elimi karnımdaki şişliğe koydum. Doğuma 2 hafta vardı. İkiz bebeklerimiz olucaktı. Alperene bakıp " ne koymak istersin" dedim.

" kızımızın ismi Miray Yıldırım olsun" dediğinde afalladım. Benim adıma yakın bir isim seçmişti.
" kocam.." diyerek boynuna asıldım.
Geri çekildiğimde " o zaman oğlumuzun isminide ben koyim" dediğimde başıyla onayladı beni.

" oğlumuzun ismide Alper Yıldırım olsun" dediğimde oda afalladı.

1 saat sonra

Alperenle kanepede oturmuş meyve yiyorduk. Ben Alperenin göğsüne kafamı koymuştum. Onun da bir eli belimdeydi.

"Miram"

"Efendim"

" çocuklarımızın hangi meslek sahibi olacaklarını düşündüm" dediğinde kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Bana gülümsüyordu. Oy ela gözlüm. Şimdiden çocuklarımızın mesleğini düşünmüş.

"Ne düşündün?" dedim.

" kızımın avukat olmasını istiyorum. Önüne geleni ezsin. Masum insanları korusun, kurtarsın."

" güzel düşünmüşsün"

" oğlumuzda polis olsun. Suçluları yakalayıp hapise tıktırsın"

" aşkım güzel düşünmüşsünde ileride çocuklarımız başka meslek sahibi olmak isterse?"

"Onuda düşündüm. Başka meslek sahibi olmak isterlerse bişe demem ama yinede ikisininde dediğim gibi avukat,polis olsun istiyorum" dediğinde gülümseyip meyve tabağından yeşil üzümü alıp yedim.

&

" tatlı alımmı miram sana"

" olur bitanem. Beraber yeriz" dediğimde gülümseyip dudağıma öpücük kondurup indi arabadan. Karşıdan karşıya geçip tatlıcı dükkanına girdi. Bende telefonumu alıp gelen mesajlara baktım.

Efe- " nerede kaldınız. Sizi
bekliyoruz"

Mira- " birazdan orada oluruz."

Efe- " çabuk olun oyalanmayın"

Mira- " tamam efe"

Telefonu çantamın içine attığımda arabanın içinde bunaldığımı hissettim. Hava almak için arabanın kapısını açıp indim. Kaldırımda dururken Alperenin dükkandan çıktığını görünce el salladım. Oda beni görünce el salladı. Karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakıp araba gelmediğin görünce adımını attı. Bana doğru gülümseyerek gelirken o sırada yola kavşaktan dönen hızını kontrol edemeyen araba geldiğini gördüm.
Şok ve korku içinde " ALPEREN" diye bağırdım. Alperende başını çevirdiğinde arabanın üstüne
geldiğini görünce tam koşmak için bir adım atmıştıki araba çok sert bir şekilde Alperene çarptı.

Alperen yuvarlanıp yere düştüğünde
kanlar içindeydi. Ben ne olduğunu idrak edememişken insanlar başına toplanıp ambulans çağırmışlardı.

Kendime geldiğimde boğazım yırtılana dek bağırmıştım. Gözlerimden yaşlar süzülmüştü. Yerde yatan Alperenin başını kucağıma alıp "bir kere daha bak bana" diye söyleniyordum.

Herşey bir anda olmuştu. Ambulans gelmiş Alpereni benden alıp sedyeye koyup hastaneye getirmişlerdi. Şimdi ise hastenede Alperenin ameliyattan çıkmasını bekliyordum. Koridorda sandalyede oturmuş ağlıyordum.
Annem bir yandan beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama ben bir türlü sakinleşemiyordum. Annem,babam, Mustafa,Efe,kerim,
Damla ve onun anne babasıda buradaydı.

Doktor Alperenin olduğu ameliyatheden çıkınca yerimden hemen kalkıp yanına gidip
" Alperen iyimi" " bişey söylesene"
" Alperen iyi de nolur iyi de" lanet olası doktor bana acır gözlerle bakıyordu. Yüzünde üzgünlük ifadesi vardı. " acıyarak bakma bana öyle. Alperen iyimi sen onu söyle" bu son dediğim cümlemde sesimi daha yükseltmiştim.

Doktor soluklandığında içimi kötü his kaplamıştı. " hastanın durumu geldiğinde kritikti. Elimizden geldiği kadar müdahale ettik ama.."
"Hayır" düşündüğüm şey olmasın lütfen.

" beynindeki iç kanamayı malesef durduramadık. Başınız sağolsun" dediğinde öylece kaldım. Son söylediği kelime başımın içinde tekrarlanıp duruyordu.

Başınız sağolsun, başınız sağolsun, başınız sağolsun..

"Hayır hayır hayır hayır o beni bırakmaz yalan söylüyorsun sen bana Alperenim beni bırakmaz" babam beni çekiştiriyordu. Hastane çığlıklarımla doluydu. Tam o sırada ameliyathanenin kapısı açıldı. Beyaz örtü vardı üstünde. Önümden geçip giderlerken " durun" dedim.
Durduklarında beyaz örtüyü çektim.
Alperen kanlı kanlı yatıyordu.
Ellerimi yüzüne koyup

" aşkım nolur uyan beni bırakma lütfen. Hem daha çocuklarımızı büyütücez."

Yanağına, alnına, burnuna heryerine öpücük kondurduktan sonra dudağını son kez öptüm..
Bugün onun beni son öpüşüydü ve benimde onu son kez öpüşümdü.

.