mother's day

297 27 160
                                    

Medyadaki şarkı Adrien'in bu bölümdeki ruhsal durumu gibi, çok kötüyüm.

* * *

Kara Kedi

Her sabah erkenden kalkıp okula, eskrime, Çince dersine ve çekimlere gitmek... Her gün bunun farklı versiyonları. Sürekli babamın benden yaşamamı istediği hayatı yaşıyor oluşum. Benden istediği her şeyi yapmama rağmen de mutlu olmaması. Şu an da onu memnun edemediğim anlardan biri. Son fotoğraf çekimimden hoşlanmamış, dergi kapağı olmaya layık görmemiş beni bu ay. İyi bir marka yüzü değilmişim.

''Yetersizsin Adrien.''

Yüzüme sürekli yetersiz olduğumu vurmana gerek yok baba diye düşünüyorum kendi kendime ama söyleyemiyorum.

''Daha iyisi olmuyor baba, her şeye yetişemiyorum. Fotoğraf çekimlerine odağımı bu kadar verebiliyorum.''

''Annen bunu duysa senden utanırdı Adrien.''

Beni paramparça eden o cümle işte. Annen duysa senden utanırdı... Belki başka bir zaman söylese beni bu kadar üzmeyecek olan o cümle şimdi beni paramparça etti.

Bugün annemsiz geçirdiğim ikinci anneler günü.

Dolan gözlerimi saklamak için göz kapaklarımı birbirine bastırdıktan sonra gülümsüyorum. İtaat edercesine sallıyorum kafamı. Bu söylediğinin üstüne söyleyecek tek bir kelimem yok çünkü. Nathalie konuşmamızı bölerek giriyor içeri, tabii buna konuşma denirse.

''Adrien yatma saatin geldi.''

Arkamı dönüp odama gidiyorum. Birazdan özgür olacağım, beni özgürlüğe kavuşturan Kara Kedi olacağım.

''İyi geceler Adrien.''

''Nathalie...''

''Bir sorun mu var?''

''Annem benden utanır mıydı?''

Nathalie sorduğum sorunun etkisinde kalmış olmalıydı ki konuşamadı. Kafasını eğip vereceği cevabı düşündü bir süre. Babamın lafının tersi bir şey söylemeyecekti, söyleyemezdi.

''Anladım. İyi geceler.''

''Üzgünüm Adrien.''

Nathalie başka bir şey söylemeden odadan çıktı. Ne bekliyordum ki?..

''Evlat sen iyi misin?''

''Plagg, peynir istiyorsan şu-''

''Hayır istemiyorum. Beyaz atlı prensimizin bana ihtiyacı var.''

''Beyaz atlı prens mi?''

''O sen oluyorsun, prensesin de Uğur Böceği tabii ki...''

Plagg ben mutlu olayım diye şebeklik yapıyordu. Duygusal bir kwami olmadığını iddia etse de aslında öyleydi.

''Niye öyle bakıyorsunuz majesteleri, yanlış bir şey mi dedim?''

Kendimi zorlayıp gülümsedim.

''Ha prensesin dedim diye bozuldun... leydin diyecektim. Özür dilerim majesteleri lütfen beni sarayınızdan atmayın.''

''Plagg...''

''Ah evlat her neyse... Biraz kafa dağıtmaya ihtiyacın var hadi gidelim.''

''Gidelim derken?''

''Dönüş işte amaaan...''

ladynoir shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin