TANITIM:
Ünlü Holding sahibi Kemal Günay kızı için özel üniversite'nin yeni ortağı olmuştur. Ailesine düşkündür. Karısı Menekşe ona iki tane kıymet vermiştir.
Bir kızı bir Oğlu vardır.
Kız: Ayçin Günay. 21 yaşında. Güzel kumral sacları vardır. Üniversite 3. Senesi
Erkek: kaya Günay. 27 yaşında. Yakışıklı mavi gözlü (babasından alınmış gen).Ve okulun diğer ortağı...
Hakan Aksoy. O da holding sahibi ama daha çok araştırma ve eğitim ile ilgilenir. Okul'un ortağı olması bir nevi buna bağlanabilir. Karısını yeni kaybetmişti.
Karısından tek kalan şey oğlu Savaş Aksoy
29 yaşında genç bir profesör olmuştur. Çok zeki ve derslerini mantıklı ve sitematik olarak anlatır. Duygusal bağı annesini kaybettikten sonra biter.
Okulun profesörü olan Savaş diğer ortağın kızı ile ilk günde yaşananlar yüzünden birbirlerine gıcık kaparlar.Bakalım neler olacak. Umarım yeni kurguyu begenirsiniz . Teşekkürler.
GEÇMİŞ BIR ZAMAN:
Geçmiş ile giriş yapıyoruz.
14 Yıl önce:
Okuldan çıktığımda şoför abi ben bekliyordu. Ama onu görmek istemiyordum. Zaten abim de geç gelecekti. Arkadaşlarım hep okulun yanında parka gidiyordu. Ama benim ailem tehlikeli olduğunu savunup beni göndermek istemediler.
Burun kırıştırıp arkadaşlarımla parka gittim. Ilk kez annemin sözünü çiğnedim. Bu beni üzse de gitmemek için bahane değildi. Abim gelene kadar oynar sonra gelirdim zaten.Arkadaşlarımla koşturarak parka doğru gittik. Şoför abi bekliyordu okul kapısında anca bekler zaten.
Hiç sevmiyorum. 30-40 yaşında. Hala da emekli olmuyor. Çok pis gıcık kapmıştım.Parka girdiğimizde her birimiz başka tarafa dağıldık. Bu park çok büyüktü. Bizim gibiler gitmesi yasaktı ama hepimiz zengindik bize ancak uyarıda bulunurlardı.
3. Sınıfa gidiyordum.Gözlerim boş olan salıncağı buldu. Hemen koşarak oraya gittim. Sonuçta birisi kapardı. Istemiyordum onların kapmasını. Benim olan hep benimdir.
Salıncağa koşarken birden yerdeki taşa takılıp düştüm. Acıdan inerken ellerim sürtünmeden kabuk soyulmuştu. Gözlerimden yaşlar aktı.
Önümde beliren bir çift şık ayakkabı ile bakıştım.
"Kalk ufaklık. Bu kadar ağlama." dedi sert sesi ile irkildim. Gözlerim yine doldu ve aktı.
"Ağlama diyorum. Ailen nerde senin?" Diye sordu. Bu kez sesi bir tık sakindi.
Ayakkabısı ile bakışmayı bırakıp kafamı kaldırdım.
Yeşil yaşlı gözlerim onun kapkara gözleri ile buluştu.Çocuğun gözleri simsiyahtı. Göz bebekleri bile belli değildi.
Ben ona şaşkınlıkla bakarken o eğildi.
"Ne oldu ufaklık nereye daldın?" Diye sordu.
Gözlerimi kırpıştırarak gözlerine bakmayı bırakıp ayağı kalktım.
"Ben dalmadım ki. Deniz yok burda." dedim anladığım şekilde.
Çocuk güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TALEBE AŞKI ZOR
RomanceBir talebe ve bir profesör... Birbirine duyulan nefret ve arzu... Yanlış duygular,yanlış kişiler. "yapmayın profesör" dedim,sesim arzulu ama bir o kadar da nefret kusarken. "Niye ? Zaten tüm okul bilmiyor mu ?" diye sordu alayla, gözleri gözlerime...