Şarkılar ile birlikte sonunda konağa gelmiştik arabadan indik ve kapıdaki korumaların konağın kapısını açması ile birlikte konağın avlusuna girdik herkes aşağıdaki sedirde oturmuş çay içiyordu ve biz konağa girince bütün gözler bize döndü. Konakta beklemediğimiz birileri daha vardı ve keşke şimdi gelmeseydik dedim.
Sedirin olduğu tarafa baktığımda Elvan'ı gördüm ve onun yanında da hemen hemen Baran'ın annesinin yaşlarında bir kadın daha vardı sanırım annesi olabilirdi. Peki bu kız hangi yüzle bu konağa gelmişti hiç mi utanma duygusu yoktu. Onun yerinde ben olsam konağa gelmeyi bırak Mardin'e adım atamazdım.
Baran'ın annesi hevidar hanım sedirden kalkıp yanımıza geldi. "Baran oğlum niye erken geldiniz. Bir şey mi oldu çiftlikte?" Hevidar hanım böyle davrandığına göre elvan hiçbir şey anlatmamış demek ki. Zaten anlatsa burada duramazdı. "Yok ana bir şey olmadı gelinin sıkılmış orada tek olmaktan. Bizde konağa geçelim dedik."
Hevidar Hanım'ın arkasına doğru baktığımda Elvan'ın o sinsi bakışlarıyla göz göze geldim ama gözlerimi üzerinden çekmedim onadan korktuğumu düşünmesini istemiyordum. Bakışlarını ilk çeken elvan oldu. Hemen yanındaki kadına baktığımda Elvan'dan geri kalır yanı yoktu aynı onun gibi bakıyordu.
Baran'ın sesi ile gözlerimi onlardan ayırıp Baran'a baktım. "Ana yorgunluktan ölmek üzereyiz odayı hazır ettiniz mi?" Yalana bak ben yorgun falan değilim kendisi yorgun diye bende mi yorgun olacağım. "Oda daha hazırlanmadı ama senin eski odana geçin siz orayı daha boşaltmadık bir iki güne diğer odanın eksikleri tamamlanır siz de yerleşirsiniz." Hevidar Hanım konuşurken benim aklım başka bir yerdeydi. Acaba elvan ve yanındaki kadın hep burada mı kalacaklar. Aklımda bitmek bilmeyen sorular vardı.
"Tamam ana biz bi odaya gidelim biraz dinlenir sonra yanınıza geliriz. Ana biz gelmeden önce kahvaltıyı hazır edin yemek yemeden geldik." Hevidar Hanım başını tamam anlamında salladı ve yanımızdan ayrılıp gitti.
Baran'ın yeriden hareketlenmesi ile birlikte bende onunla birlikte tam merdivenleri çıkacakken arkadan bir ses bizi durdurdu. "Baran, bakıyorum da halana hiç selam vermez olmuşsun." Bir basamak önümde duran baran önce başını sesin geldiği yöne çevirdi sonra bütün vücudunu. "Karım yol yorgunu daha fazla ayakta dursun istemiyorum o yüzdendir. Hoş geldiniz." Sırf onlara laf sokmak için beni mi kullanman gerekiyor Baran ağa.
Ama bir yandan da hoşuma gitmişti çünkü Elvan'ın morarmış suratını izlemek bana keyif veriyodu. "Kızıma da bir hoş geldin'i çok mu görüyorsun." Baran sabır çeker gibi derin bir nefes aldı. Ve bir basamak aşağı inip benim olduğum basamakta durdu. "Eğer kızın hak etseydi hoş geldin derdim. Neyse sizin sohbetinize doyum olmaz ama malum biz yeni evliyiz karımla odamıza çıkalım bir ara yine konuşuruz." Dediğinde elini belime sardı beni Kendine doğru çekti ve birlikte yukarıya çıktık.
Odaya girdikten sonra Baran'ın karşısına geçtim. "onlara laf sokmak için niye beni kullanıyorsun." Sormadan edemedim ama aslında halasını niye sevmediğini merak ediyordum. "Yalan mı yeni evli değil miyiz?" Orası doğru ama bir şeyi atlıyordu. "Yok doğru dedin ama ben yol yorgunu falan değilim gayette enerjim var şuan." Elleri cebinde yanıma yaklaştı biraz kafasını yüz hizama doğru eğdi. "Madem o kadar enerjin var o zaman boşa harcama enerjini akşama sana lazım olabilir." Söylediklerinden sonra göz kırpıp yatağın yanına geçti ve sonra bir köşesine oturdu ama ben hâlâ olduğum yerde kala kalmıştım.
Arsız edepsiz ne dediğini kulakları duyuyor muydu acaba. Bence ya sağır ya da ne dediğini bilmeyen bir deli olmalı bu adam. "Ne biçim konuşuyorsun sen öyle. İyice arsızlaştın bu aralar haberin olsun."
Ben konuştukça o sırıtıyordu. "Abartıyorsun karıcım ne arsızlığımı gördün." Ay bide dalga geçer gibi soruyor. Saymaya başlasam akşam olurdu. Konuşmayı daha fazla uzatmadan dolabın önüne geçip kapısını açtım ve kendime göre bir elbise alıp banyoya doğru ilerledim. "Ne o karıcım sohbet ediyorduk." Ya sabır bi sus be adam. "İznin olursa bi duş alacağım." Dedim alay eder gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAZAL
Romans"Doğunun geleneksel törelerinin gölgesinde büyüyen iki ailenin kaderleri, bir kaçışla ve beklenmedik bir aşkla kesişiyor."